Buradasınız
Türk-İş İşçi Temsilcileri Tekel Direnişini Konuştu
Türk-İş İstanbul Şubeler Platformu Temsilciler Kurulu, 17 Şubatta “Temsilciler Tekel Direnişini Konuşuyor” adıyla bir toplantı gerçekleştirdi. Mecidiyeköy Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıda, platform bileşeni sendikaların yöneticileri ile çeşitli işyerlerinden gelen temsilciler söz alarak konuşmalar yaptılar.
Yapılan konuşmalarda Tekel işçilerinin haftalardır devam eden direnişlerinin önemine vurgular yapıldı. Sendikaların Tekel işçilerinin mücadelesine yeterince destek vermediklerine dikkat çekildi. Sendika yöneticileri konuşmalarında, 4 Şubatta yapılan iş bırakma eylemi öncesinde paylarına düşen hazırlıkları gerektiği gibi yapmadıklarını söyleyerek özeleştiride bulundular. Direnişin bugüne kadar devam etmesinde demokratik kitle örgütlerinin verdikleri desteğin önemli bir payı olduğu belirtildi. Direnişçi işçileri oyalayan, her an anlaşma sağlanacakmış havası yaratarak direnişin zayıf düşmesine neden olan Türk-İş yönetimi eleştirildi. Sendikaların Tekel işçileri kadar kararlı olmaları gerektiği vurgulandı. Hükümetin Tekel işçilerine Şubat ayının sonunda müdahale edeceği açıklaması hatırlatılarak Tekel işçilerinin yalnız bırakılmayacağı, onlarla birlikte saldırılara karşı koyulacağı belirtildi.
Toplantının sonunda okunan sonuç bildirgesinde, sendikaların etkisizleştiği dönemde Tekel işçilerinin mücadelesinin yeniden umudu artırdığı, mücadelelerinin sonucu ne olursa olsun Tekel işçilerinin daha şimdiden kazandıkları, görevin bu kazanımları daha ileri noktalara taşımak için daha fazla çaba gösterilmesi olduğu ifade edildi. Mücadelenin daha ileri noktaları taşınması için yapılması gerekenler şöyle sıralandı:
- “28 Şubatta Ankara’da olmalıyız.
- Türkiye’de emek mücadelesi için önemli bir yer tutan İstanbul’da tüm işyerlerini kapsayan bir Temsilciler Kurulu toplantısı yapmalıyız.
- Direnişin kalıcı olması için eylem ve etkinlikleri yerellerde yapmalıyız.
- “5 Liranı İşçi Kardeşinle Paylaş” kampanyasını güçlendirmeliyiz.
- Mitinglerin İstanbul ayağının en kısa sürede İstanbul’da örgütlenmesini sağlamalıyız.
- Ortaya çıkan mücadeleyi İstanbul’da yapılacak 1 Mayıs’a taşımalıyız.
- Hükümetin direnişe müdahalesi halinde, bulunduğumuz her yerde sokaklara çıkıp tepkimizi göstermeliyiz.
Kararların açıklanmasından sonra toplantı sona erdi.
Bugüne kadar Tekel işçileriyle dayanışma adına yapılan eylemlerin olması gerekenin çok altında bir katılımla ve etkiyle gerçekleştiği ortada. Bu durumun havası toplantıya fazlasıyla yansıdı. Türk-İş yönetimine yapılan haklı eleştirilerin karşılığını bulması, militan sınıf sendikacılık anlayışına uygun bir çalışma tarzıyla hareket edilmesine bağlıdır. Son derece yaygın olan, işçilerin cep telefonlarına mesaj çekilerek eylem örgütleme anlayışı terk edilmelidir. Sermaye sınıfının ve onun temsilcisi olan hükümetlerin yalanlarının toplumda taraftar bulmasını engellemenin de, mevcut hükümete muhalif sermaye partilerinin Tekel işçilerinin eylemini kendi çıkarlarına kullanmaya kalkışmalarının önüne geçmenin de tek yolu militan sınıf sendikacılığıdır.
Son Eklenenler
- Gebze OSB’de faaliyet gösteren Fransa merkezli Mersen İstanbul Sanayi Ürünleri AŞ işçileri, grevlerinin 40. gününde Taksim Meydanı’ndan Fransa’nın İstanbul Başkonsolosluğu önüne protesto yürüyüşü düzenledi. Grevde yaşadıkları sendikal hak...
- 6 Şubat 2023’te gerçekleşen depremlerin ardından siyasi iktidar sözde deprem konutları inşa etmek üzere yasal düzenlemeler yaptı. Bu yasaya dayanarak bölgede yaşayanların rızası olmadan pek çok yaşam alanını “rezerv alan” ilan etmeye başladı,...
- 26 Mayısta Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının çağrısıyla sendikanın Ankara İl Temsilciliği önünde bir araya gelen öğretmenler, Milli Eğitim Bakanlığına yürüdü. MEB önünde basın açıklaması yapan öğretmenler, taban maaş hakkı ve çıkarılacak olan...
- Tüm Emekliler Sendikasının çağrısıyla, 25 Mayısta İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya, Eskişehir, Tarsus, Burhaniye ve Fatsa’da meydanlara çıkan emekliler “Açlığa ve Sefalete Hayır” diye haykırdı. Bursa’da Kent Meydanında gerçekleştirilen mitingde UİD-...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde ODAŞ Yel Enerji’nin işlettiği Alpagut kömür madeninde çalışan işçilerin sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta başlattığı direniş şirketle varılan anlaşma üzerine sonlandırıldı. Dev Maden-Sen, sosyal medya hesabından yaptığı...
- Sağlık alanındaki sorunlar kartopu gibi büyümeye devam ediyor. “Ekonomik krize çözüm” olarak ümüğümüzü sıkan iktidar, Orta Vadeli Program ve son olarak açıkladığı “kamuda tasarruf paketiyle” gerçek niyetini bir kez daha gösterdi. Kamuda tasarruf...
- 1 Mayıs yani işgününün kısaltılması, sömürü düzeninin son bulması mücadelesi bizimle yani bugünün işçi kuşakları ile başlamadı. Tam 138 yıl önce Amerikan işçi sınıfı attı o ilk adımı. İşte o tarihten sonra bu mücadele günü Amerika’dan Avrupa’ya,...
- Çorum/Dodurga’da ODAŞ Yel Enerji’nin işlettiği Alpagut kömür madeninde çalışan Dev Maden-Sen üyesi işçiler direnişlerini yeraltında sürdürüyorlar. İşçilerin aileleri ise yer üstünde direniş nöbetine başladı. Rize’de Fındıklı Ziraat Odası ile Esnaf...
- Perfetti Gıda’da sendikalaşma mücadelesi verdiği için işten atılan, bu haksızlığa boyun eğmeyi reddeden ve direnişe geçen işçinin gölgesinde oturduğu, gölgesinde sohbetlerin koyulaştığı, sınıf dayanışmasının güçlendiği ağacın dallarının kesilmesi...
- Türkiye’de ekonomik krizin derinleşmesiyle faturanın işçi sınıfına kesilmesi, çalışma koşullarının ağırlaşması, reel ücretlerin düşmesi giderek daha fazla sayıda işçinin sendikalaşmasını beraberinde getiriyor. Ne var ki yasal bir hak olan...
- Yerel seçimlerin ardından pek çok belediyede işten atma saldırıları başladı. İzmir Büyükşehir Belediyesinde çalışan İZENERJİ ve İZDOĞA işçileri işten atma saldırısına karşı oturma eylemi başlattı. Bursa Gemlik’te sendikalaştıkları için işten...
- İşyerinde ücretlerimiz düşük olduğu için patrondan zam istedik. Kararlı olduğumuzu gören patron ara zam yapamayacağını ama Temmuzda “iyi bir zam” yaparak bu durumu telafi edeceğini söyledi ve ekledi: “Söz namustur arkadaşlar, bana güvenmiyor musunuz...
- Egemen sınıfın yani patronlar sınıfının yarattığı ekonomik kriz her geçen gün daha fazla belimizi büküyor. Gencinden yaşlısına, erkeğinden kadınına, işçisinden işsizine hepimize fatura ediliyor bu kriz. Fakat bu süreçte en fazla yok sayılan, gözden...