Buradasınız
Ruhsatsız Atölye, Ruhsatlı Katliam!
Tuzla’dan bir deri işçisi
31 Ocakta, Davutpaşa’daki ruhsatsız bir havai fişek atölyesinde büyük bir facia yaşandı. Sabah 09:45 sularında bir tekstil atölyesinde buhar sıkışmasından dolayı kazan patladı. Bu patlamanın ardından bu kez de üst katta havai fişek üreten bir atölyede patlama yaşandı. Bu patlamalarda 22 işçi ölürken, 177 işçi yaralandı. Bu katliamın hesabını verense olmadı. 9 Haziran 2005’te Ümraniye Dudullu Demirciler sitesinde de ruhsatsız bir havai fişek deposunda buna benzer bir patlama olmuştu. Biri çocuk altı kişinin ölümüyle, bir kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan bu patlama hâlâ hafızalarımızdan silinmemişken benzeri bir facianın yaşanması işçilerin yaşamlarının pamuk ipliğine bağlı olduğunu gözler önüne seriyor.
Bu olayın kaza olarak nitelendirilemeyeceği çok açık. Yaşananlar tam anlamıyla bir katliamdır ve burjuva devletin de bu katliamda büyük payı vardır. Bir katliamdır, çünkü ruhsatsız ve mühürlenmiş bir işyeri olmasına rağmen devlet o işyerinin çalışmasına ses çıkartmamıştır. O bölgede ruhsatsız olarak çalışan daha birçok işyerinin olduğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı da dâhil olmak üzere birçok ağız tarafından dillendirilmiştir. Bu bir katliamdır, çünkü iş güvenliği kuralları her zamanki gibi patronlar tarafından hiçe sayılmıştır. Patlayıcı madde üretilen bir işyerinde iş güvenliği kurallarının hiçe sayılması ölüme davetiye çıkarmak değil de nedir? Ama patronlar sınıfı bu tarz masraflı teferruatlarla ilgilenmek istemiyorlar. Onlar için önemli olan üretimin öyle veya böyle devam etmesi ve tatlı kârların cebe akmasıdır. Bir patlayıcı madde imalathanesinin yüzlerce işyerinin dip dibe bulunduğu bir yerde faaliyet göstermesi bunun kanıtıdır. Nitekim ölen işçilerin çoğunluğu çevre atölyelerde çalışmaktaydı.
Yeni bir “kaza” oldu ve bir kez daha işçiler öldü. Eğer biz işçiler bizlere reva görülen kaderi değiştirmek için ayağa kalkmazsak değişen hiçbir şey olmayacak. Yeni “kazalar” olacak ve yeni işçi kardeşlerimiz hayatlarının baharında ölüp gidecekler. Tıpkı Tuzla Tersanelerinde ya da maden ocaklarında çalışırken “iş kazası” sonucunda ölen işçi kardeşlerimiz gibi!
Kapitalist sömürü düzeni işçilere sadece acı ve gözyaşı veriyor. Bu düzen çoktandır ömrünü tamamlamış bulunuyor. Biz işçilerin tek çaresi var: bir araya gelerek örgütlenmek ve mücadele etmek. Ne demiş işçi sınıfının önderleri: “İşçi sınıfının zincirlerinden başka kaybedeceği hiçbir şey yok. Ama kazanacakları bir dünya var.” Eğer mücadele vererek bu dünyayı kurtarırsak işte o zaman geçmişin bütün acıları silinecek ve yepyeni bir dünya kurulacak. İnsanların mutlu yaşadığı bir dünya!
Tekel İşçisi Yalnız Değildir!
Davutpaşa’da Toplu İşçi Katliamı
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
Son Eklenenler
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...