Buradasınız
Sarıgazi’de Kadın Sağlığı Semineri
UİD-DER Kadın Komitesi’nden bir grup işçi

UİD-DER Kadın Komitesi yeni dönemde de çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Yeni çalışma döneminde ilk etkinliğimiz kadınları çok yakından ilgilendiren bir konu olan meme kanseri üzerine bir sağlık semineriydi. 22 Eylül Pazar günü Sarıgazi’de emekçi kadınlarla bir araya gelerek gerçekleştirdik seminerimizi. UİD-DER Kadın Komitesi olarak amacımız bu seminer sayesinde hem bilinçlenmek hem de işyerlerinde, evlerde hapsolmuş emekçi kadınların nefes alabileceği, yeni paylaşımlar ve dostluklar edinebileceği bir ortam yaratmaktı. Nitekim günün sonunda kadın arkadaşlarımızın yüzündeki mutluluk, ayrılırken dile getirdikleri teşekkür ve temenniler amacımızda başarıya ulaştığımızın işaretiydi.
UİD-DER Kadın Komitesi olarak seminere günler öncesinden hazırlanmaya başladık. Bildiğimiz, tanıdığımız bütün kadın arkadaşları davet ederek başladık işe. Seminerden bir gün önce de Cumartesi Pazarı’nın girişinde ve içinde, derneğimizin bulunduğu alandaki evlerde kadınlara ulaşarak derneğimizi anlattık ve seminerimize davet ettik. Söz konusu sağlık olunca kadınlar zaten oldukça duyarlıydı. Ancak biz çok iyi biliyorduk ki kadınların ilgisini çeken tek şey sağlık meselesi değildi. Kadınlar kırk yılda bir de olsa kendileri için bir şey yapmak, yeni insanlar tanımak ve dostların arsında bir gün geçirmek istiyorlardı.
Seminer günü geldiğinde ellerinde dostluk sofrasında paylaşmak üzere getirdikleri börekler, çöreklerle kadınlar birer ikişer gelmeye başladılar. Seminer bir sağlık semineriydi ama sıradan bir sağlık semineri değildi. Semineri sunan sağlıkçı arkadaşımız, meme kanseri gibi aslında bütün kanserlerin artmasının sebebinin bizzat bu yaşadığımız kâr düzeni olduğunu da anlattı bize. Seminerde çocukları da unutmadık tabi ki. Anneleri semineri dinlerken çocuklarımız ablalarıyla beraber boyama etkinliği yaptılar.
Seminerin sonunda evlerimizden getirdiğimiz yiyeceklerden oluşan oldukça zengin sofralar kurduk. Hep beraber hem yedik içtik, hem de sohbet ettik. Bir önceki gün pazar yerindeki davetimiz üzerine gelen iki kadın kardeşimiz, “iyi ki önümüzü kesmişsiniz, çok memnun olduk buraya geldiğimize” diyerek ifade ettiler memnuniyetlerini. Yine ilk defa derneğimize gelen bir başka kadın arkadaşımız şöyle dedi: “Hafta sonları genellikle yoğun oluyorum. Çocukların ödevleri, iş güç derken bir yere çıkamıyorum. Ama bugün buraya gelebilmek için dünden bütün işlerimi ayarladım. Demek ki insan bir şeyi yapmak istiyorsa ne yapıp edip işini gücünü ayarlayabiliyormuş. İyi ki gelmişim.” Yine aramızda akraba düğününe gitmek yerine derneğimize gelmeyi tercih eden misafirlerimiz vardı.
Dile getirilen duygular seminer için emek vermiş kadın komitemizdeki bütün arkadaşlarımızı onurlandırdı. Komitemize yeni katılan ve bu seminerdeki çalışmaların içinde bebeğiyle birlikte yer alan bir kadın arkadaşımızın seminerin sonunda söyledikleri ise hepimiz için çok anlamlıydı: “Keşke UİD-DER’le çok daha önce tanışmış olsaydım diyorum. Pek çok çocuklu kadın derneğe gelirken endişe duyabiliyor. İtiraf etmek gerekirse ilk geldiğimde benim de bir takım endişelerim olmuştu. Ama sonra buradaki ortamı görünce bu endişelerimin yersiz olduğunu anladım. Güven duyma sürecinde beni en çok etkileyen şey herkesin bir çabanın ve yardımlaşmanın içerisinde olmasıydı. Kadınlar genellikle çocuklarıyla bir yere gitmek istemezler. Çünkü çocukların düzeni bozulabilir, kadınlar sürekli çocuklarıyla ilgilenmek zorunda kaldıkları için kendilerini rahatsız hissederler. Ama ben burayı aile evi gibi görüyorum kendim için. Çünkü çocuklarımla burada herkes ilgileniyor. Ben biraz rahat edeyim, nefes alayım diye ilgilenildiğini biliyorum. Bu benim için çok değerli.”
UİD-DER Kadın Komitesi daha pek çok faaliyet ve etkinlikle çalışmalarına devam edecek. Tüm emekçi kadın arkadaşlarımızı çalışmalarımıza omuz vermeye davet ediyoruz.
Feniş İşçilerine UİD-DER Ziyareti
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- İspanya’nın güneyinde bulunan sanayi kenti Cadiz’de yaklaşık 30 bin metal işçisi grevde. 18-19 Haziranda 2 günlük grevlerinin ardından talepleri karşılanmayan işçiler 23 Hazirandan bu yana süresiz grevdeler. CCOO ve UGT sendikalarına üye işçiler,...
- Gençlik dönemi, insan hayatının en heyecanlı, en meraklı ve en enerjik zamanlarıdır derler. Bu yönleriyle gençlik bir nehre benzetilebilir; coşkulu, yönünü arayan, bazen de önüne çıkan taşlara çarpa çarpa yolunu bulan… Bazen hızlı, bazen yavaş akar...
- Yozgat Sorgun’da, 71 yaşındaki Selami Şimşek dede, çalıştığı inşaatın 6. katından düşerek yaşamını yitirdi. Akla ilk şu soru geliyor: “71 yaşındaki bir dedenin evinde torununu sevmek yerine, ne işi var inşaatın 6. katında?”
- Umutlarım, hayallerim, sevdalarım Sığmıyor ceketimin cebine Bunca zamandır ket vurulmuş umutlarıma Bunca zamandır kafeste tutulmuş ruhum, nefesim, aklım Sığar mı bu düzene gencim, yaşlım
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası taban maaş talebi, iş güvencesi ve özlük hakları için yıllardır yürüttükleri mücadelenin devamı olarak 25 Haziranda İstanbul Kadıköy’de bulunan sendika genel merkezi önünden Ankara’ya Milli Eğitim Bakanlığına...
- 24 Haziranda Demir Yol-İş, Yol-İş, Türkiye Sağlık-İş, TES-İş, Koop-İş, Tez Koop-İş, Türkiye Sağlık-İş, Genel Maden-İş, Türk Harb-İş, Şeker-İş sendikalarına üye işçiler İstanbul’dan Adana’ya, İzmir’den Hakkâri’ye il ve bölge temsilciliklerinin olduğu...
- Aile hekimliği sisteminde Kasım 2024 tarihi itibariyle yürürlüğe giren “Eziyet Yönetmeliği”nin insan ve toplum sağlığını riske atacak bir diğer uygulaması da geçici koruma statüsündeki mültecilerin ve göçmenlerin aile hekimliklerindeki kayıtlarının...
- İsrail devletinin 13 Haziranda İran’a saldırmasıyla birlikte emperyalist savaşın alevleri, hızla yayılmaya devam ediyor. Bu savaşın arkasındaki güç olan ABD, 22 Haziranda İran’daki üç nükleer tesisi bombalayarak yangını daha da büyüttü. Emperyalist...
- İtalya’da SI Cobas, USB, FISI ve FLAI gibi sendikaların silahlanmaya ve savaşa karşı seferberlik çağrısına kulak veren on binlerce işçi greve gitti. 20 Haziranda “Silahları bırak, maaşları arttır!” sloganıyla taşımacılık ve ulaşım başta olmak üzere...
- Binaların, konutların, otomobillerin, mobilyaların rengârenk boyalarının üretildiği DYO Boya’da işçiler, 22 Mayıstan bu yana grevde. İzmir ve Kocaeli’deki DYO Boya işçileri, enflasyon ve vergiler karşısında eriyen ücretlerinin arttırılmasını istiyor...
- İzmir Belediyesinde çalışan yaklaşık 23 bin işçinin 29 Mayısta başlayan ve 7 gün süren grevi yoğun bir kara propagandaya maruz kaldı. Belediye işçileri aşağılandı, tembel olmakla, çok yüksek ücret istemekle, hatta “vatan haini” olmakla suçlandı....
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55’inci yılında; TPI Kompozit grevinin 36’ıncı, DYO grevinin 26’ıncı gününde anlamlı bir yürüyüş gerçekleşti. Çiğli Sanayi Sitesi içinden başlayıp İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesine kadar süren yürüyüşte iki...
- 12 Haziran, 2002’den bu yana “Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü” olarak kabul ediliyor. Ancak bugün çocuk işçi sayısı, 1800’lü yıllardaki gibi vahşi kapitalizmin pençesinde büyüyor. İşçi çocukları kölece koşullarda çalıştırılıyor, iş...