Buradasınız
Sefaköy’de “Uzayan Çalışma Saatleri, Kısalan Yaşamlar” Semineri
Samatya’dan bir sağlık işçisi
UİD-DER Sefaköy temsilciliğimizde yaptığımız “Uzayan Çalışma Saatleri, Kısalan Yaşamlar” adlı seminere, deri, sağlık, büro, plastik, hizmet, kâğıt ve tekstil sektörlerinden işçilerin yanı sıra öğrenciler de katıldı. İki bölümden oluşan seminerin ilk kısmında, işçi sınıfının geçmişte uzun iş saatlerine karşı verdiği mücadeleler ve elde ettiği kazanımlar anlatıldı. İşçilerin kazandıkları haklara sahip çıkmamaları nedeniyle sefalet ücretine mahkûm edilmişliğimizin devam ettiği dile getirildi. Saldırılara karşı koymanın yolunun ise örgütlenmekten geçtiğinin altı etraflıca çizildi.
Seminerimizin ikinci kısmında sunucu arkadaşımız sorulan sorulara cevap verdi. Seminerin bu kısmında çoğumuzun kafasındaki sorular cevaplarını bulmuş oldu.
Plastik sektöründen bir işçinin “Neden mesaiye kalıyoruz? Neden ücretlerimiz bu kadar düşük?” sorusunu sunucu arkadaşımız şöyle yanıtlandırdı:
“Öncelikle, patronlar bizleri zorla mesailere bırakıyorlar. İş saatleri daha fazla uzuyor bu şekilde. Bu çalışma koşulları bizleri sosyal yaşamdan kopartıyor, ömrümüzü çalışıyor. İkincisi, geçinemiyoruz, çünkü aldığımız ücret yetmiyor. Asgari ücreti belirleyen kurul patronlardan, devlet temsilcilerinden ve Türk-İş bürokratlarından meydana geliyor. Patronlar ve devlet asgari ücreti istedikleri gibi belirliyorlar. Bu durumda mesai bir çözüm gibi gözüküyor, ama daha fazla çalışarak da geçinemiyoruz. Oysa ücretlerimizin yükseltilmesini sağlamalıyız, ama örgütsüzüz. Çözüm örgütlenmektir.”
İnşaat sektöründen bir işçi ise, fazla mesai ücretlerinin nasıl hesaplandığını sordu. Sunucu arkadaşımız, yasaya göre fazla mesai ücretinin normal mesai ücretinin yüzde elli fazlası olarak, bayram ve resmi tatillerde ise yüzde yüz fazlası olarak hesaplandığını dile getirdi.Gıda sektöründen bir işçinin, “fazla mesaiye kalmak zorunlu mu?” sorusu ise şöyle yanıtlandı:
“Yasaya göre hiçbir işçi rızası olmaksızın fazla mesaiye bırakılamaz. İşverenin bir çizelge hazırlayıp işçilerin mesaiye kalıp kalmayacağını sorması gerek. İşçi fazla mesaiye gitmediği için işten atılamaz. Haftalık 45 saatten fazla çalışma fazla mesai olur. Tüm bunlar yasalarda var. Ama örgütlü değilsek yasalar bir işe yaramaz.”
Bilmediğimiz birçok şeyi seminerde öğrendik. Haklarımızı almak ve daha iyi yaşamak için örgütlü olmamız gerektiğinin altı bir kez daha çizildi. Neden bu kadar uzun çalıştığımızı, bu kadar uzun çalışmamızın patronlar için nasıl kârlı olduğunu ve yaşamlarımızın nasıl tükenip gittiğini konuştuk. Tüm saldırılara, 1 Mayıs’ta örgütlü bir şekilde alanlara çıkarak dur diyebileceğimizin de altı çizildi. Etkinliğimiz, yaklaşan 1 Mayıs’a çağrıyla bitirildi.
1 Mayıs sınıf mücadelesinin bir barometresidir. 1 Mayıs patronların işçi sınıfının örgütlülüğünü ölçtüğü ve ona göre tutum aldığı bir gündür. 1 Mayıs bütün dünya işçilerinin aynı anda kutladığı tek gündür. Kadın, erkek, yaşlı, genç tüm işçiler, 1 Mayıs’ta yerimizi alalım. Hep birlikte sloganlarla taleplerimizi haykıralım.
Son Eklenenler
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...