Buradasınız
Sincan’da Yaşamın İki Yüzü
Ankara’dan UİD-DER’li bir işçi
Ankara’nın Sincan ilçesi işçilerin ve özellikle fabrika işçilerinin yoğun olarak yaşadığı bir bölge. Sabah saatlerinde ana caddelerden yüzlerce işçi servisi geçiyor ve binlerce işçiyi ve emekçiyi fabrikalara, üniversitelere, devlet dairelerine taşıyor. Hafta sonları Sincan civarındaki alışveriş merkezleri, parklar, Sincan merkezdeki mağazalar, restoranlar, işçi aileleriyle, nişanlı ya da sevgilileriyle ele elele dolaşan işçilerle dolup taşıyor.
Fabrika işçilerinin fazla mesailerle birlikte ortalama geliri 800 TL civarında. Memurlarınki 1500 TL’ye kadar çıkabiliyor. Sincan içindeki mağazalarda çalışanlarınki ise genellikle ya asgari ücret ya da bunun altında ve çalışma süreleri günlük 10-12 saat. Fabrikalarda çalışan işçiler, özellikle son 2-3 yıldır eskisinden çok daha kötü koşullara boyun eğmek zorunda kalıyorlar. Fazla mesai ücretleri ödenmiyor ya da eksik ödeniyor, maaşlar gecikiyor, yemekler kötüleşiyor ve eksiliyor. Bir ay içinde sadece 1 gün izin yaptıran fabrikalar var.
İşçilerin hepsi bu koşullardan rahatsız, fakat ağızlarında hep aynı laf: “Buna da şükür!” Çünkü hiçbir şeyin değişebileceğine inanmıyorlar. Ve çok korkuyorlar. Patronlarla karşı karşıya gelmekten, işten atılmaktan, arkadaşları tarafından ihanete uğramaktan, yaşamlarının değişmesinden korkuyorlar. Yani aslında kabuklarından çıkmaktan korkuyorlar. Asgari ücret alıp, mesaisi düzenli yatırılan, sigortası yatan, servisi olan işçiler işsizleri görüp kendini kral gibi yaşıyorum sanıyorlar. Çünkü bizim emeklerimizle kurulan sarayları ve onların içinde oturanları göremiyorlar bile. Mesaisi düzgün yatmayan, ücretleri düzgün ödenmeyen, yemekleri yenmeyecek durumda olanlar ise bir an önce tazminatlarını alıp başka yerde iş bulma derdinde. Ama bu işsizlikte bu bile çok zor, tek bir işyeri yok ki koşulları daha iyiye gitmiş olsun. Yani işçilerin daha iyi diye geçtiği işyerleri de her geçen gün çoğalan bin bir sorunla dolu.
Peki, ne olacak bu manzaranın sonu? Böyle gitmeyeceği kesin! Çünkü her geçen gün çalışanlar için koşullar daha kötüye gidiyor ve işçiler hayatta kalabilmek için hep daha kötüsüne razı olmak zorunda kalıyorlar. Gün geçtikçe de patronlar tarafından sömürülmenin ve şefler, müdürler tarafından aşağılanmanın onursuzluğuna alışır ve bütün bunları kabullenir duruma geliyorlar.
Bütün bunları kabullenip, hazmetmek çok zor biliyorum. Ve Sincanlı işçi kardeşlerime soruyorum, hakkımız olanı patronlardan geri alıp insan gibi onurlu yaşamak için ne yapabileceklerini bir kez olsun düşündüler mi? Düşündülerse veya düşünmeye başladılarsa, UİD-DER’li işçiler her türlü sorularına cevap vermek ve onurlu mücadelelerinde yanlarında olmak için hazırlar.
30 Maden İşçisinin Sözü
Mersin Çernobil Olmayacak!
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
- Ümitsizlik Fareleri Öldürür, Peki Ya İnsanları?
- Haksızlığı Görüyorsan Harekete Geç ve Örgütlen!
- “Keşke Sendikayı Getiren Arkadaşları Dinleseydik”
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...