Buradasınız
Şirinevler’de Stant: Düşmanlığa da Savaşa da Hayır!

Savaşın alevleri yoksul halkları yakmaya devam ediyor. Emekçi ailelerin evlerine cenazeler geldikçe, Cumhurbaşkanı ve Başbakan “durmayacağız, savaşa devam edeceğiz” nutukları atıyor, yoksul emekçileri savaşa razı etmek için milliyetçilik zehrini pompalamayı sürdürüyor. Oysa ölenler kendi evlatları değil, işçilerin, emekçilerin, gariban çocuklarıdır.
Kâr ve iktidar hırsı yüzünden her alanda ölüme itilen işçi ve emekçilere seslenmek için 23 Ağustos Pazar günü Şirinevler meydanında UİD-DER’li işçiler olarak stant açtık. İşçi kardeşlerimize, “savaş istemiyoruz!” diye seslendik ve onları artan sefalet koşullarına, savaşa karşı mücadele etmeye çağırdık.
Savaş kışkırtıcılığına karşı halkların kardeşliğini dillendiren dövizlerimiz, bildirilerimiz ve İşçi Dayanışması bültenimizle açtığımız standımıza, pek çok sektörden işçi ve emekçi yoğun ilgi gösterdi. Sohbet ettiğimiz işçiler bizlere şunları aktardı:
Emekli bir işçi: “Benim oğlum şu an askerde. Her gün yüreğim ağzımda yaşıyorum. Ama dikkatimi çeken şey; villalardan hiç şehit cenazeleri çıkmıyor. Torunlarımı, çocuklarımı bunlar için askere göndermeyeceğim. Ne benim ne de Kürt annelerin evlatları ölmesin. Kimsenin evladı ölmesin!”
İşten çıkan bir grup işçi: “İşçi”, “Taşeron”, “Savaş” gibi kelimeleri görür görmez merak edip, standı ziyaret etmek istedik. Böyle zor bir dönem yaşarken, ne kadar önemli bu çalışmanız.”
Bir kadın işçi: “LCW’de çalışıyordum. Bu markayı duyan pek çok insanın aklına renkli, güzel kıyafetler gelir. Fakat içerde çalışan işçiler için durum öyle değil. Çalışma koşullarımız ve ücretlerimiz çok kötüydü. Bu yüzden işten ayrıldım. Ama nereye gittiysem koşullar aşağı yukarı hep aynı. Bu yüzden kalıp mücadele etmek gerekiyormuş. Şimdi savaş istiyor tuzu kurular. Ama bizler işçiyiz ve her yerde ezilen yine bizleriz. İşçilere bunları anlatmanız çok anlamlı ve önemli. Bunda payı olan herkese teşekkürler.”
Bir üniversite öğrencisi: “Şu an okuyorum ama geleceğimden çok endişeliyim ve korkuyorum. Savaşlar son bulsun.”
Bir tekstil işçisi: “İşçiler olarak bu sorunu sahiplenmeniz ve bu kadar hazırlık yaparak meydanlarda olmanız beni çok şaşırttı ve mutlu etti.”
Bir erkek işçi: “Ben Türk’üm. Ama ölenlerin hepsi insan ve gariban insanlar. Bu kan durdurulsun artık. Düşmanlık da son bulsun.”
Meydandan geçen birçok işçi ve emekçi savaşa ve sefalet koşullarına karşı öfkelerini belirterek geçtiler.
İşçilere sıra gelince bütçe bulamayan hükümet, sıra savaş ve kendi iktidarı olunca milyar dolarları gözden çıkarabiliyor. Konu işçi ve emekçilerin haklarına gelince bin dereden su getiren ve her türlü kirli oyunu oynayan patronlara ve temsilcileri hükümetlere aldanmamalıyız. Bizler dinimiz, dilimiz, rengimiz ne olursa olsun ortak sorunlar yaşayan işçileriz. Bu yüzden bu düşmanlığa, savaşa hayır deyip, birlik olmalıyız.
Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği!
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
Son Eklenenler
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...