Buradasınız
Soma Faciasından Şirket de AKP de Sorumlu!

Soma faciasının ardından aileler tarafından açılan tazminat davalarının görüldüğü Soma İş Mahkemesi, İstanbul Üniversitesi’nden bilirkişi heyetine rapor hazırlattı. Facianın meydana gelmesinde kusur, ihmal durumları ve miktarlarının yüzdelik olarak belirlenmesi amacıyla hazırlanan rapor hakkında, Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan basın açıklaması gerçekleştirerek açıklamalarda bulundu. Arslan, Soma Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sorumlu kişiler hakkında soruşturma açılması için soruşturma izni istediğini, ancak bu talebin iki kez reddedildiğini hatırlattı. Yayınlanan bu raporlarla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından gerekli önlemlerin alınmadığını ortaya koyduğunu ifade etti.
Heyetin yaptığı araştırmaların sonucunda iki ayrı bilirkişi raporu hazırlandı. 9 kişilik heyetten 7 kişinin raporuna göre Soma Kömürleri A.Ş. yüzde 70 oranında kusurlu bulundu. Aynı raporda Türkiye Kömür İşletmeleri’nin (TKİ) yüzde 15, Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün (MİGEM) yüzde 10, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yüzde 5 oranında kusurlu olduğu belirtildi. Diğer 2 kişinin oluşturduğu rapora göre ise sorumluluk oranları şöyle: Soma Kömürleri A.Ş. yüzde 50, TKİ yüzde 30, MİGEM yüzde 10, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yüzde 5.
Ali Arslan’ın yaptığı açıklamalarda, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. şirketinin, TKİ, MİGEM ve Bakanlıkların kusurlarını şöyle sıraladı:
Şirketin yüzde 70’lik kusurlarının bazıları: “Üretim zorlaması. Kapsamlı bir risk değerlendirmesinin yapılmaması. İş sağlığı ve güvenliği meslek eğitiminin mevzuat hükümlerine uygun şekilde verilmemesi. İşletmedeki iç denetim faaliyetlerinin gerektiği şekilde yerine getirilmemesi. Ocağın havalandırma konusunda hatalı uygulamalar ve sorunların çözümlenmemesi. Ocak şartlarına uygun maskenin seçilmemesi. Maskelerin kontrol ve bakımının gerekli şekilde yapılmaması. Gaz izleme sistemindeki sorunlar ve bunların giderilmesi konusunda kayıtsız kalınması. Elektrik enerjisi ile çalışan cihazlardan bir bölümünün yanmaz özellik taşımaması. Yangında mücadele ve tahlisiye konusunda yetişmiş yeterli sayıda personel bulundurulmaması ve bu işlemler için gerekli araç gereç ve alt yapısı oluşturulmaması.”
TKİ’nin kusurları: “İmzalanan Hizmet Alım Sözleşmesi’nin 19. Maddesi’nde İşin sözleşme ve eklerinde tespit edilen standartlara (kalite ve özelliklere) uygun yürütülüp yürütülmediği idare tarafından görevlendirilen Kontrol Teşkilatı aracılığıyla denetlenir’ hükmü yer almaktadır. TKİ, projede belirtilen üretim miktarının Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından kısa bir zaman süreci içinde önemli miktarda artırılmasına karşı kayıtsız kaldı. Ayrıca TKİ’nin Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından hazırlanan, TKİ Genel Müdürlüğü İşletme Dairesi Başkanı ve Yeraltı Kontrol Müdürü tarafından onaylanan Haziran 2011 tarihli ‘Ege Linyitleri İşletmesi Müessesi Müdürlüğü Eynez Karanlıkdere Yeraltı Sahasında Kömür Üretme İşine Ait Revize Uygulama Projesinde’ gündeme getirilen S panoları hava dönüşlerinin ikinci bir yol ile yeryüzüne bağlanması işinin tamamlanması konusunda inisiyatif kullanmadığı, işletmedeki, havalandırma, gaz izleme sistemi ve ocak havasının analizi, yangınla mücadele ve tahlisiye konularındaki eksiklik ve hatalı uygulamaların düzeltilmesi için girişimde bulunmadığı.”
Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün (MİGEM) kusurları: Raporda, ocaktaki bazı panolarda seri havalandırma sisteminin uygulandığı, onaylı projede yer almadığı halde kara tumba yöntemiyle üretim yapıldığına dikkat çekildi. Raporun devamında “1’nci Revize Projesi’nde, sözleşmede belirlenen yıllık 1 milyon 500 bin ton üretimin gerçekleştirilebilmesi için yeraltı ve yerüstü çalışanların sayısı 2 bin 26 kişi olarak belirtilmesine rağmen bu kapasitenin sağlanması için biri yedek iki adet dakikada 2 bin 500 metreküp kapasiteli vantilatör kullanılmış. Ancak, 2012 yılında kömür üretimi 3 milyon 816 bin 15 ton, 2013 yılında ise 3 milyon 566 bin 457 ton olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılının Mart ayında, hak ediş dosyasından alınan sigortalı olarak prim yatırılan toplam işçi sayısı ise 3 bin 367’dir. Üretim iki katından fazlasına çıkmış, çalışan sayısı artırılmış olmasına rağmen, havalandırma sisteminin aynen korunmuş olması iş sağlığı ve güvenliği yönünden çok büyük bir ihmali ortaya koymaktadır” denildi.
Bunların yanında, yangın tehlikesi olduğu halde ocakta kullanılan makine ve ekipmanların bir bölümünün ex-proof özelliği (patlayıcı ve tehlikeli ortamlarda kullanılan elektrikli ürünler) taşımadığı, bantların alev yürütmez tipte olmadığı, yanıcı özelliğe sahip ahşap tahkimat malzemesi kullanıldığı, kömür damarlarının kendiliğinden yanmaya eğilim açısından yüksek riskli sınıfa girdiği bilindiği halde, terk edilen eski üretim alanlarında gerekli önlemlerin alınmadığına da yer verildi.
AKP hükümetinde olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu ise, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Eynez Yer altı Kömür Ocağı’nda iş sağlığı ve güvenliği açısından hatalı uygulamalar ve eksiklikler bulunmasına rağmen, denetimler de hiçbir noksanlık belirtmemiş olması ve denetimleri gereken şekilde yapmadığı için yüzde 5’lik oranda kusurlu bulundu.
Raporda yer alan eksiklikler facianın göz göre göre geldiğini ortaya koyuyor. Oranlar şirketten Bakanlıklara doğru azalmış olsa dahi, Bakanlık müfettişlerinin sorumluluklarını yerine getirmiş, gerekli önlemleri almış olmaları halinde yüzlerce işçinin ölümünün engellenebileceği de ortaya çıkmış bulunuyor.
Facianın hemen ardından AKP’li Bakanlar olayda hiçbir sorumlulukları olmadığını iddia etmiş, Bakanlar da Başbakan da akıllara ziyan açıklamalarda bulunmuşlardı. Erdoğan “Bunlar olağan şeyler, bu işin fıtratında ölüm var”, Enerji Bakanı Taner Yıldız “Bu işi 301-302 ölüyle kapatırız” açıklamalarıyla yüzlerce işçinin ölümünü normalleştirmeye çalışmışı. Erdoğan’ın müşaviri Yusuf Yerkel adlı insan müsveddesinin bir madenciyi tekmelerken görüntülenmesi, tepkilerin daha da yükselmesine neden olmuştu. Yükselen tepkiler üzerine ise geri adım atmak ne kelime, AKP’nin taşeronu gibi çalışan medya tepki gösterenleri “Soma üzerinden darbe girişimi yapmakla” suçlamıştı.
Seçimlerde işçilerden oy isteyen AKP, emekçilerin gözlerini boyamak amacıyla zaten yapılması gereken icraatları allayıp pullayıp “biz yaparız onlar konuşur” propagandasını yapıyor. AKP döneminde sermayenin önü açılmış, yeni zenginler peyda olmuş ama iş cinayetleri de tırmanışa geçmiştir. Yalnızca 2015’in ilk 9 ayında 1317 işçi iş cinayetlerine kurban edilmiştir. Ormanları, sit alanlarını sermayeye peşkeş çekerek palazlanmalarına yardımcı olmuş, bütün işkollarında ve özellikle sağlık ve inşaat alanında taşeronlaştırmayı yaygınlaştırmıştır. Ücretler düşmüş, iş saatleri uzamıştır. Göstermelik denetimler dışında hiçbir önlem alınmadığı meydana gelen iş cinayetlerinden anlaşılıyor.
Yüzlerce işçinin canını hiçe sayanlara karşı işçi sınıfı gerekli cevabı kendi haklarına sahip çıkarak, birlik olarak, mücadele ederek verecektir, vermelidir.
Vardiyalı İşçinin Uyku Mücadelesi
İşçiler Yük Hayvanı mı?
- Yine Yangın, Yine Katliam!
- Soma’yı Hatırlamak
- Soma'yı Unutma, Örgütlen, Hesap Sor
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
Son Eklenenler
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...