Buradasınız
Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
Sefaköy’den bir eğitim emekçisi
Son günlerde en büyük medya kuruluşları tarafından tekrar tekrar verilen bir habere göre Covid-19 önlemlerinin sonucunda ortaya çıkan açlık, Covid-19’dan çok daha fazla insanın ölümüne neden olabilir. Aslında sözü burada bitirmek lazım! Ya da artık daha yüksek sesle ve hep birlikte söz söylemeyi seçmek lazım. Gerçekleri görüp hayatı değiştirmek için hep birlikte harekete geçmek lazım. “İnsanların sağlığını düşünüyoruz” deyip sözde önlemler aldılar. Ama hastalığın öldüremeyeceği kadar insan öldürdüler ve öldürmeye devam ediyorlar! İşte geleceğin dünyasına bırakılacak not budur! Tarihin yazacağı gerçek budur!
Egemenler salgının yayılmaya başladığı ilk zamanlarda hastalığın herkesi etkilediğini, ayrım yapmadığını söylüyor ve koronavirüsün sınıflarüstü davrandığını papağan gibi tekrarlıyorlardı. “Kaderimiz ne kadar da birbirine bağlıymış” diyorlardı. Güya korona zengin-fakir, ünlü-ünsüz, patron-işçi hiç ayırt etmeden herkese bulaşıyor, herkesi öldürebiliyordu. Bu sözleri tekrarladıkça inandırıcılıkları da artıyordu. Sonra birbiri ardına önlem paketleri açıklanmaya başladı. Koronavirüs ayrım yapmazken nedense bu paketler fena halde ayrım yapıyordu. Sadece şirketleri, kodamanları koruyup kolluyor, yoksul işçi ve emekçilere daha fazla yük bindiriyordu. Çünkü kapitalist düzenin egemenlerinin, muktedirlerinin meşrebi budur! Çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapıyorlar, onu uyguluyorlar. İşçi ve emekçilerin sağlığını, vaziyetini umursamadıkları gibi krizin faturasını da onlara kesiyorlar.
Hepimizin bildiği gibi yaşanan krizden çıkış arayan patronlar, fırsat bu fırsat deyip Covid-19 şapkasını kafalarına geçirdiler. İnsanlara “hepimizin sağlığı için önlemler alıyoruz” diyerek kriz içindeki ekonominin fişini çektiler. Ücretsiz izinlerden sigortasız çalıştırmaya, on milyonları işten atmaktan işçi eylemlerini yasaklamaya kadar sözde pandemi önlemleri aldılar. Yetmedi, “ekonomiyi canlı tutmak”, “istihdamı korumak” bahanelerinin arkasına sığınarak güvencesiz çalıştırma planlarından kıdem tazminatını gasp etme planlarına kadar her türlü uğursuz planı yeniden gündeme getirdiler. Hepimiz biliyoruz ki bu yapılanların sağlık önlemleri ile hiçbir ilgisi yok. Bu yapılanlar ikiyüzlü sermaye sınıfının sinsi saldırılarıdır! Şapka düşmüş kel görünmüştür! Aldıkları sözde sağlık önlemleri sermaye sınıfını korudu ama işçi ve emekçilerin sefaletini ve açlığı arttırdı. Şimdi yüz milyonlarca insan daha işsizlikle, on binlerce insan daha açlıkla boğuşuyor.
Kardeşler dünyamıza egemen olan sömürü düzeninin biz işçileri konumlandırdığı yer belli. Bizleri patronların sermayesini büyütmek üzere çalışmak zorunda olan ücretli köleler olarak görüyorlar. İşsiz, aç kalmamızı ya da hastalıktan ölmemizi zerre kadar umursamıyorlar. Sistemleri krize girince, eskisi gibi kâr edemediklerinde bizleri işten atıp kirli bir mendil gibi köşeye fırlatıyorlar, açlığa mahkûm ediyorlar. Biz işçiler patronlardan ve onların sömürü düzeninden iyi bir şeyler bekleyemeyiz. UİD-DER’li işçiler olarak, İşçi Dayanışması okurları olarak başından beri kapitalistlerin oynadıkları tiyatronun nedenini biliyoruz. Koronavirüsü krizin örtüsü haline getiriyorlar ve sömürü düzenini bizim öfkemizden korumaya çalışıyorlar. Biz örgütlü işçiler, işçi sınıfının bu oyunu bozması için çalışıyoruz.
Yaşasın Örgütlü İşçi Sınıfı, Yaşasın İşçilerin Birliği!
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...