Buradasınız
Sudanlı Emekçiler Devrim Diye Haykırıyor!
Sudanlı işçiler ve emekçiler 4 aydır ülkede diktatör El Beşir’in devrilmesi ve rejimin değişmesi için mücadele ediyor, meydanlarda taleplerini haykırıyor. Aralık ayında ekmeğe gelen zam bardağı taşıran son damla olmuş ve patlak veren öfke meydanlara akmıştı. İktidar, Sudanlı işçi ve emekçilerin mücadelesini şiddetle ezmek, bastırmak istedi. Buna karşılık kadın ve erkek işçiler, emekçiler artan bir kararlılıkla mücadelelerine devam ettiler. Kitlelerin büyüyen öfkesi karşısında ordu, 1989’dan bu yana iktidarda olan diktatör El Beşir’i tutuklamak zorunda kaldı. Darbeciler Beşir’i göndererek, kendilerinin de bir parçası olduğu rejimi ayağa kalkan emekçilerin öfkesinden kurtarmak istediler. Ancak gösteriler devam ediyor. Çünkü ordu, mevcut savunma bakanının başkanlık edeceği ve iki yıl sürecek bir askeri yönetim kurma kararı aldı. Halk ise devrilen hırsızın yerine başka bir hırsızın, başka bir diktatörün gelmesini istemiyor, askeri darbeye karşı çıkıyor. Yoksulluğun nedeni olan sömürünün ortadan kalkmasını istiyor, demokrasi ve özgürlük talep ediyor. Sudanlı emekçi kadınlar özgürlük ve eşitlik taleplerine sıkı sıkıya sahip çıkıyor ve mücadelenin ön saflarında yer alıyorlar.
Aralık ayından bu yana büyüyen öfkeyi durdurmak, on binlerce emekçiyi sindirmek isteyen rejim OHAL ilan etti, tüm gösteri, yürüyüş ve grevleri yasakladı, sokağa çıkma yasağı ilan etti, polisi kitlelerin üzerine saldı, insanlara kurşun sıktırdı, onlarca kişinin ölümüne yol açtı. Ancak tüm bu çabalarına rağmen meydanlarda “özgürlük” şiarlarının yükselmesine engel olamadı. Halk, “kurşun değil sessizlik öldürür”, “devrim istiyoruz” diye haykırarak eylemlerini giderek büyüttü.
Geri adım atmayan ve “Artık Git!” diyerek diktatörlük rejimini hedef halan emekçiler yasağa rağmen, meslek örgütlerinin çağrısıyla 8 Nisanda genel greve çıktılar. Beşir ve hükümetinin istifa etmesini ve yerine geçici sivil bir hükümetin kurulmasını talep ettiler. Hem özel hem de kamu sektörlerini kapsayan grev devam ederken, başkent Hartum’daki merkez ordu karargâhı önünde protestolarını sürdürdüler. 10 Nisanda Ulusal Uzlaşma Güçleri ile görüşen Ömer El Beşir, emekçilerin taleplerinin meşru olduğunu ancak çözümün “barışçıl yollardan” ve sandıktan geçtiğini açıkladı. Sandıktan ibaret demokrasi anlayışını kabul etmeyen, rejimin sandıkta nasıl hileler yaptığını bilen, eylemlerde onlarca emekçinin hayatını kaybetmesine neden olan rejimin artık yıkılmasını isteyen halk, açıklamayı kabul etmedi. Eylemlerin büyümesi üzerine El Beşir’i tutuklayan ordunun askeri yönetim kuracağını açıklaması, öfkeyi daha da arttırdı ve halk Savunma Bakanlığının önünde gece gündüz süren protesto gösterileri başlattı.
Cezayir’deki sınıf kardeşlerinin mücadelesinden de cesaret alan Sudanlı işçiler, emekçiler her şeyi göze aldıklarını, özgürlük, barış ve adalet istediklerini ifade ediyorlar. Sivil bir yönetim kuruluncaya kadar eylemlerine devam edeceklerini vurguluyorlar.
- Dünyanın Dört Bir Yanında Grev ve Kitlesel Eylemlerle İşçiler Mücadeleyi Büyütüyor!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Sürüyor, Savaşa Karşı Tepki Büyüyor
- Yunanistan’da Tren Katliamının Yıl Dönümünde Genel Grev
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Venezuela’da da İşçiler Hâlâ Toprak Altında!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Devam Ediyor
- İngiltere’de Meydanlar: “Filistin’e Özgürlük! Ateşkes Hemen Şimdi!”
- İngiltere’de İşçiler Grev Hakkına Sahip Çıkıyor
- Dünya Meydanları: Savaşa, Düşmanlığa, Baskı ve Zorbalığa Hayır!
- Arjantin’den İrlanda’ya İşçiler Grev Diyor
- İnsanlığa Büyük Acılar Çektiren Kapitalizme Karşı Birleşelim
- Sağlık İşçileri: 2024’te Her Şeye Rağmen Mücadele!
- Meksika’dan ABD’ye Büyük Göçmen Yürüyüşü: “Suçlu Değil Uluslararası İşçileriz!”
- Avrupalı İşçiler Belçika’da Haykırdı: “Kemer Sıkmaya Hayır!”
- İngiltere’de İşçiler Filistin İçin Silah Fabrikalarını Abluka Altına Aldılar
- Avrupa ve ABD’de İşçi Grevleri
- Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Gününde Emekçiler Meydanlarda
- Dünya İşçileri Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor!
- İşçiler Yoksulluğa, Sendika Düşmanlığına, Eşitsizliğe, Savaşa Karşı Mücadele Ediyor!
- İngiltere’de Emekçiler: “Ateşkes İstiyoruz! Şimdi!”
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...