Buradasınız
“Tarafsızmış”, Ne Tarafsızı?
İzmir’den emekli bir işçi

Ey sınıf kardeşlerim, sözüm sizlere! Örgütlenmez ve sınıfımızın bilincine erişmezsek, erişmek için mücadele etmezsek, bu %1 ve onların çanak yalayıcıları bizim her birimizi sulu dereye götürür, susuz geri getirirler! Şimdiye dek sayısız defa duyduğumuz, “ben tarafsızım” sözünü söyleyenin kesinkes bizden olmadığını bir kenara yazmalıyız!
Malum, ihtiyar emekçilerin dışında akıllı telefonu olmayan kalmadı. Sömürücü %1, en ucuzunun fiyatı asgari ücrete eş akıllı telefonları satmakla yetinmiyor. Akıllı telefonlar aracılığıyla her saniye cebimize bir şeyler gönderiyor. Cebimizde kalanları tırtıklamak ve daha da önemlisi aklımızı çelmek için! Sınıf bilincimiz ve süzgecimiz varsa, iletişimin, teknolojinin bu denli ilerlemiş olmasından ziyadesiyle istifade edebiliriz. Ama sınıf bilincimiz ve süzgecimiz yoksa başımızı anında döndürebilirler!
Geçen gün “cebime” bir video geldi. Başlık cazip ve vurucu! Konu asgari ücret, yani milyonlarca işçinin kulağının duymak istediği cinsten! “2019 asgari ücreti (atlamadan izlemenizi öneriyorum çünkü… )” diyor.
Video, 2018 yılının çok sert geçtiği ve yılın sonuna yaklaşıldığı için asgari ücretin gündemde yer almaya başladığı cümleleriyle açılıyor. Her şeye yüzde yüz zam geldiğinden başlayarak ta ciğerimizden yakalamaya çalışıyor! Domatesi 8 liraya yememizi bağladığı yer çok enteresan ve çok tanıdık! “Kara gün fırsatçıları” diyor. İki ay önce 50 kuruşa satılan suyun 1 lira olduğunuysa, “iyi de sen Uludağ’ın tepesinden getirdiğin suyu, dolarla mı alıyorsun?” diye anlatarak midemize doğru ilerliyor! Cem Karaca’nın “su bedava” şarkısını hiç dinlememiş anlaşılan “tarafsız” zevat! Hemen ardındansa, içine zehir gizlenmiş naneli şekeri uzatıyor! Kılcal damarlarımıza doğru ilerliyor, “şu an kabaca 1600 lira olan asgari ücretle geçinmek başarılı bir illüzyon gibi bir gösteriden daha zor bir işin altından alnının akıyla çıkmak demektir” diyor. (Yer sofrasında üç küçük çocuğun yemek yemesi görüntüleri eşliğinde) Elbette yersen! İstanbul’da en ücra yerlerde bile kiraların 800-1000 liradan aşağı olmadığını, faturaları vs. anlatıyor. “Peki, bu insanlar nasıl geçiniyor?” diye de hiç bilmediğimiz bir soru soruyor! Asgari ücretlilerin beklentilerinin 2 bin lira olduğunu, ancak imkânların buna el vermediğini ekliyor, “tarafsız” şahsiyet.
Devamında gelen cümlelerse, biz işçi ve emekçileri önce hüngür hüngür ağlatıp, ardından da, kredi kartından ne kadar çekebiliyorsak çekip hükümete gönderttirecek cinsten! “Tarafsız” şahsiyet, maaşlarımız cebimize girmeden kesilen vergilerin artmış olmasının müsebbibi olarak bizi görüyor. Emeklilere verilen bayram ikramiyesi, evde bakım, hastanelerde acillerde para alınmaması, hatta “başı ağrıyanın bile, ambulans çağırarak hastaneye gitmesi”, durumu kötü olan ailelere yapılan yardımlar, okullarda dağıtılan kitaplar asgari ücrete iyi bir zam yapmanın önünde engelmiş. “Bu videoda kesinlikle bir taraf tutarak cümle kurmadım. Sadece olması muhtemel gerçekleri konuşmak ve ayağımızı şimdiden yorganımıza göre uzatmamızı sağlamak için hazırladım” diyor videoyu yapan. Ve asgari ücreti belirlemiş bile! 2019’da 1830 lira olacakmış asgari ücret.
Bugün egemenler ve onların medyası, bilcümle çanak yalayıcıları biz işçiler adına kararlar veriyorlar. Nasıl yaşayacağımıza, ne kadar çalışacağımıza, hatta evimizin içine kadar karışmaya çalışıyorlar. Bize biçilen yorgan nedense hep boyumuzdan kısa kalıyor. Çakallar sürüsü gibi dört bir yandan saldırıyorlar. Bu zırvalıklara kanmamanın tek bir yolu var. Sınıfını bil, safında yerini al.
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...