Buradasınız
Taşeron Sistemine ve Hak Gasplarına Karşı Birlikte Mücadeleye!
Hacettepe Hastanesi’nden bir taşeron işçi

Gün geçtikçe çalışma koşullarımız daha da kötüye gidiyor. Esnek ve güvencesiz çalışma biçimi olan taşeron çalıştırma sistemi biz işçilerin örgütlenmesinin önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Her işyerinde olduğu gibi bu durum Hacettepe Hastanesi’nde de yaşanıyor. Yeni çıkan yasalarla birlikte daha yoğun iş temposu, daha düşük ücret ve artan çalışma saatlerine mahkûm ediliyoruz.
Taşeron firma aracılığıyla çalışmanın zorluklarından biri de bir sabah işe geldiğimizde yapılan ihale ile yeni bir şirketin ve onunla birlikte gelen yeni kuralların bizi beklemesi oluyor. Şirket değişikliği nedeni ile şirket yöneticileri de değişir ve bizler kimlerle muhatap olacağımızı bilemeyiz. Taşeron çalışma kölelikten başka bir şey değildir. Patrona işgücümüzü tekrar satmamız için sadece asgari ücret verilir. Ancak biz bu parayla yalnızca “yaşayabiliriz”. Diğer ihtiyaçlarımız onların umurunda bile olmaz. Aldığımız ücret yetmeyince mesailere kalırız ya da dışarıda ek işler yaparız. Böylelikle geçmişte mücadeleyle kazanılmış 8 saatlik işgünü hakkı fiilen ortadan kaldırılmış olur. Bu da yetmezmiş gibi yeni çıkan yasaların hiçbiri biz işçileri korumuyor. Örneğin “Ulusal İstihdam Stratejisi” adı altında çıkarılacak olan yasa tam bir hak gaspı. Bu yasa içerisindeki “kölelik büroları” işçileri belirli sürelerle patronlara kiralayacaklar ve işlerine gelmediğinde kapının önüne rahatlıkla koyabilecekler. Haksızlığa uğrayan işçi hakkını aramak için muhatap bile bulamayacak. Yani dostlar patronlar bizleri daha fazla baskı altına alıp, işsizlikle daha çok terbiye edecekler.
Gerçeklik buyken biz taşeron işçilerin “kadro hayali” de tarihe karışıyor. Ama patronlar ve onların temsilcileri biz işçileri bir gün vereceklerini söyledikleri kadrolarla oyalamaya devam ediyorlar.
Taşeron sistemine ve yaşanılan haksızlıklara karşı gelebilmenin tek koşulu bizlerin haklarını bilen, haklarının peşinden giden birer işçi olmamızdır. O halde vakit kaybetmeden bir işçi arkadaşımızı daha bu mücadeleye katmak için var gücümüzle çalışalım.
Kaza Değil!
“Yarım Olmaz, En Az 1 Kilo Alacaksın!”
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
Son Eklenenler
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...