Buradasınız
Tersane Patronlarına Kıyak Raporu
Gebze’den bir metal işçisi
Tersanelerde meydana gelen iş cinayetlerinin ardından hükümet tarafından gündeme getirilen ve burjuva medyada “Tuzla tersanelerinin kurtuluşu” olarak lanse edilen yedi maddelik rapora bakıldığında, bu raporun iş kazalarının önlenmesi ve yaşanan sorunların giderilmesi için düzenlenmediği, aksine hükümetin tersane patronlarına bir kıyak daha yaptığı açıkça görülüyor. Raporun yedi maddesi şöyle sıralanıyor:
· Tersanelerdeki sıkışıklığın ortadan kaldırılması ve üretim planlaması yapılması
· Tersanelerin sıkışıklık nedeniyle Yalova’ya kaydırılması
· Tuzla tersaneler bölgesinin organize sanayi bölgesi olması
· Tamamlanan çekek, tekne, imal ve tersane yönetmenliğinin kısa sürede yürürlüğe sokulması
· Gemi sanayii için altı adet meslek lisesi kurulması
· Gelişen sektörde iş sağlığı ve güvenliği müfettişlerinin arttırılması
· İşçi sağlığı ve güvenliği için acil bir eylem planı yapılması. Yaz tatilinde bölgedeki okullarda iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilmesi
GİSBİR bünyesinde örgütlenen büyük tersane sahipleri, sektörün büyümesiyle birlikte 2003’ten beri Tuzla’nın sanayi bölgesi ilan edilmesini ve tersanelerin Yalova’ya kaydırılmasını istiyorlardı. Bunun sebebi ise organize sanayi bölgesiyle teşviklerden yararlanmak ve üretimi Yalova’ya kaydırarak Tuzla’daki küçük tersane sahiplerini devreden çıkarmak ve tekelleşmeyi sağlamaktı. Patronlar kalifiye işgücü talebini de sıkça dile getiriyorlardı. Raporda öngörülen meslek liseleri de işte bu talebin karşılanmasına yöneliktir. Bu maddeler tamamen patronları ilgilendiriyor. Biz işçileri ilgilendiren madde ise son maddedir ve sözde, iş cinayetlerinin önüne geçmek için formüle edilmiştir. Bizler cahiliz ve o yüzden ölüyoruz ya, eğitilmemiz gerekiyor! Oysa çalışma koşullarının eğitimle hiç alakası olmadığı açık.
Meselâ istatistiklere göre iş cinayetlerinin nedenlerinden biri olarak gösterilen elektrik çarpmalarına bakalım. Bütün taşeronlar çalışacakları ekipmanları kendileri getiriyorlar ve bütün kablolar eklenmiş biçimde birbirlerinin üstünden geçiyor. Patronlar kaçak elektrik rölesi bile takmıyor, çünkü maliyet fazla.
Bir diğer ölüm nedeni ise yüksekten düşme. Yüksekte çalışmak için kurulan iskeleler sabitlenmiyor ve bir punto dahi atılmıyor. Çünkü puntoların iş bittikten sonra taşlanarak kesilmesi gerekiyor ve bu da patronlar için zaman kaybı demek. Herhalde eğitimle işçilere sabitlenmeyen iskelelerde emniyet kemeri takılması öğretilecek ve böylece işçi ölümlerine son verilecek!
En temel sorunlardan olan taşeron sorunu ise raporda gündeme bile alınmamış. Görüldüğü gibi iş cinayetlerindeki artışın ardından gelen bu rapor, tersane patronlarının biriken taleplerini karşılamaktan öte bir işe yaramayacak. Tersane işçilerinin sorunlarıyla ilgili patronlardan bir şey beklemek boştur. Yapılması gereken, işçilerin örgütlülük ve mücadele için eğitilmeleridir.
Uno Direnişçilerinden Basın Açıklaması
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...
- Dükkânda televizyon açıktı ve haber bülteninde “Kenya’da halk sokaklarda” haberi dönüyordü. O sırada içeri giren bir müşteri bir süre televizyona baktıktan sonra “Ya abi! Şu Kenyalılar bile sokağa çıkıyor, biz halen sesimizi çıkaramıyoruz” dedi ve...
- İzmir, Aydın, Bolu, Uşak, Manisa ve Karabük’te toplam 8 ayrı bölgede çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar yine küle döndü. Günlerdir süren orman yangınları, müdahalenin de gecikmesiyle birlikte yerleşim yerlerine sıçradı; çok sayıda ev ve sanayi...
- “Sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirilen saldırı politikalarının sonucu olarak sağlıkta özelleştirmenin önü alabildiğine açıldı. Zamanla kamu hastanelerinde verilen sağlık hizmeti niteliksiz ve yetersiz hale getirildi. Böylelikle iktidarın...
- 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçti. Marmara depremi bu toprakların gördüğü en büyük felaketlerden biriydi. Deprem kuşağında olduğu bilinen Türkiye’de egemenler yine emekçilerin canını hiçe saymıştı. ‘99 depremine kadar irili...
- UİD-DER, 15-16 Haziran Genel Direnişinin 54. yılında adına yaraşır bir anma gerçekleştirmişti. Ben de o salonu dolduran ve yüreği mücadele için atan işçilerle aynı heyecanı yaşamıştım. Etkinlik sonrasında her yaştan UİD-DER’li işçilerin sohbetlerini...
- Bursa’da Gemlik Gübre Sanayi A.Ş’de çalışan 6 işçi DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atıldı. Lastik-İş Sendikası, işverenin işçilerin sendikalı çalışma hakkına saldırarak işçi atmasını ve içeride baskıyı arttırmasını...
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.