Buradasınız
Türkiye’de Tarım: Gıda Fiyatları El Yakarken Çiftçiler Zararda
Ankara’dan otomotiv işçisi
Geçtiğimiz ay, Kırşehir’in Değirmenkaşı köyünde uzun yıllardır çiftçilikle uğraşan Şevket Eker’in traktörüne tarlada çalışırken haciz nedeniyle el konuldu. Şevket Eker Tarım Kredi Kooperatifinden gübre ve ilaç gibi ihtiyaçlar için kredi kullanmıştı. Borcunun bir kısmını ödemişti ancak geri kalan yaklaşık 40 bin lirasını ödemekte zorluk çekti. Traktörüyle tarlasında çalışırken karşısında jandarma, avukat ve icra memurlarını gördü.
Şevket Eker, tarlada eli ayağı olan traktörün çekiciyle gidişini izlerken çaresizliğini şu şekilde ifade etmişti: “Bir donumuz kaldı bacağımızda satılmadık. Kimseye söyleyecek bir sözümüz kalmamış. Hiç kimseye gücümüz yetmedi. Tarlada çalışan traktörü bağladılar. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı vardı, çiftçinin traktörüne haciz konulsa da bağlanıp götürülmesi yoktu. Şimdi işimizi görecek traktör elimizde kalmadı. Tarlamızda bağladılar gittiler. Biz ne yapacağız, kime derdimizi anlatacağız? Bize bir çözüm yolu bulun, çaresiz kaldık.” Bu çaresizliği binlerce çiftçi yaşıyor. Çiftçilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının yapılandırması için tanınan başvuru süresi 31 Temmuzda doldu. Şu anda icralık durumda olan binlerce çiftçi evini, traktörünü, tarlasını kaybetmekle karşı karşıya…
Çiftçiler üretim maliyetlerinin artmasına, siyasi iktidarın çiftçiyi bitirme noktasına getiren tarım politikalarına karşı isyanlarını birçok yerde haykırıyorlar. Geçen aylarda Adana’da karpuz üreticileri, hem üreticinin hem de tüketicinin zarar gördüğünü, mazot, gübre ve ilaç fiyatlarındaki artışlarla çiftçinin nefes alamaz duruma geldiğini söylemiş, seslerini Tarım Bakanı Pakdemirli’ye duyurmaya çalışmışlardı. Denizli’de ise tarımda kullanılması gereken suyun 6 ay boyunca elektrik santrallerine verilmesi nedeniyle Sarayköy Ovası güneşten kavrulmuş, ürünler kurumuştu. Buğdayı ve yoncası kuruyan, pamuk ekimini yapamayan çiftçiler “Bu iş bizi doyurmuyor. Devlet bir verip üç alıyor” diyerek isyan etmişti. Türkiye’nin birçok yerinde çiftçiler artan üretim maliyetlerinden dolayı zarar ediyorlar.
Siyasi iktidarın çiftçiyi zora sokan tarım politikaları sadece üreticileri değil tüketicileri de olumsuz etkiliyor. Marketlerde, pazarlarda sebze meyve fiyatları el yakıyor. Gıda fiyatlarındaki artışın sorumlusunun stokçular, fırsatçılar, marketler olduğunu söyleyen iktidar sözcüleri yalan söylüyor, aklımızla alay ediyorlar. Daha inandırıcı olmak için de marketlere baskınlar, denetlemeler yapıyorlar. İktidar yine film çeviriyor! Ama senaryo da oyunculuklar da artık kimseye inandırıcı gelmiyor. Doların alıp başını gittiği, çiftçinin yüksek maliyetler altında ezdirildiği, tarladaki traktörünün bağlandığı, enerji santralleri, madenler, barajlar ve konut yapımı için tarım alanlarının yok edildiği koşullarda gıda ürünlerinin fiyatlarının düşmesini beklemek ham hayaldir. Gıda ürünlerindeki fahiş fiyatların sorumlusu siyasi iktidardır. Ve bu sonuca yol açan politikalar iktidarın bilinçli bir tercihidir.
İktidar çiftçiye verdiği hiçbir sözün gereğini yerine getirmedi. Hükümet kendi döneminde çıkardığı Tarım Kanunu’na uysaydı, zarar eden çiftçiye fark ödemesi yapılarak zararı telafi edilecek, salgın hastalık dönemlerinde ilave tedbirler alınacaktı. Aynı kanuna göre çiftçiye verilen destek GSYH’nin yüzde 1’inden az olmamalıyken iktidar bu yasaya yıllarca uymadı. TÜİK’e göre 2021 yılı ikinci çeyreğinde tarımdaki büyüme yüzde 2,3 düzeyinde kaldı. Sadece bu büyüme oranı bile “çiftçimizin yanındayız” diyenlerin yalan söylediğini göstermeye yeter. Sermayenin hizmetindeki partiler asla çiftçinin, işçinin, emekçinin dostu olamazlar. Çiftçilerin dostu kendileri gibi alın teriyle üreten işçiler, emekçilerdir.
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- “Şehrin En Güzel Yerindeki Mezar”
- Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
- Ne Kadar Örgütlüysek O Kadar Nefes Alırız
- Bursa’da Gelirde ve Vergide Adalet Eylemi
- Belediye İşçileri ve Sağlık Emekçileri Ücret Gasplarına Karşı Eylemler Yapıyor
- Sesimizi Duyurmak İçin Grevdeyiz
- Bunlar Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- Filistin Sendikalarından Eylem Çağrısı
- Taksim’de İsrail’in Saldırıları Protesto Edildi
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- İktidar ve Sermaye Sahipleri Doymak Bilmiyor
- Ankara Gar Katliamının 9. Yılında Barış Karanfilleri Anıldı
- 10 Ekim Katliamında Hayatını Kaybedenler Ankara’da Anıldı
- Sınıf Dayanışmasıyla Daha Güçlü Hissediyoruz
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Elba Bant Grevine Dayanışma Ziyareti
- KESK: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- UİD-DER’in Lübnan Sendikalar Birliğinin Dayanışma Çağrısına Yanıtı
Son Eklenenler
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...
- İSİG Meclisi’nin raporuna göre Ekim ayında 164 işçi, yılın ilk on ayında ise en az 1540 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Türkiye’de iş kazaları ve iş cinayetleri en yakıcı sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Her gün en az 5 işçi hayatını...
- Belediye işçileri artan hayat pahalılığı karşısında biraz olsun nefes alabilmek için ücretlerini yükseltmek istiyorlar. Buna karşılık belediyelerin yönetimleri ödenek olmadığı bahanesiyle işçilere düşük ücret dayatıyorlar. İstanbul ve İzmir’in ilçe...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- İngiltere’de 100 binin üzerinde insan Filistin halkıyla dayanışmasını göstermek ve emperyalist savaşa hayır demek için 2 Kasımda yeniden meydanlara çıktı. Başkent Londra’da 21. kez düzenlenen ulusal eylem gününde on binler hükümet binalarının...
- İspanya’da 29 Ekim Salı günü yaşanan sel felaketinde can kaybı 250’ye ulaştı. İspanya’nın doğusundaki Valencia bölgesinde etkili olan aşırı yağışlardan sonra meydana gelen sel felaketi büyük bir yıkıma neden oldu. Kurtarma ekipleri felaketten...
- Sevgili işçi kardeşlerim, yazının başlığı mücadele örgütümüzün ve işçi sınıfının çalışkan evlatlarından kadim bir dostuma aittir. Bir Afrika atasözü “aslanlar kendi tarihlerini yazana kadar, av hikâyeleri her zaman avcıların kahramanlığını...
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...