Buradasınız
Amaç İşçi Güvenliği mi Patronlara Kaynak Aktarmak mı?
İstanbul/Sarıgazi’den bir işçi
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortaklaşa finanse edilen Madencilikte İş Sağlığı ve Güvenliğinin Geliştirilmesi Projesi (MİSGEP) kapsamında 80 yeraltı maden şirketine Temmuz ayında 732 bin lira, Ağustos ayında 850 bin lira, Eylül ayında ise 898 bin lira olmak üzere 3 ayda yaklaşık 2,5 milyon lira hibe desteği sağlandı. Bu proje kapsamına giren kömür vb. maden çıkaran yeraltı maden şirketlerine 24 ay boyunca çalıştıracakları iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık görevlileri eğitimler için para verilecek. Bu süre zarfında hibe edilecek tutar toplamda 7,6 milyon euro olacak.
Peki siyasi iktidarın MİSGEP’ten beklentisi gerçekten iş güvenliğini sağlamak mı? Bugüne kadar her vesileyle sermayeye kaynak aktarmanın yolunu bulan iktidarın niyetinin bu olduğuna inanmak mümkün değil. Siyasi iktidar gerçekten samimi olsaydı yerin altında ömürlerini tükettikleri halde aylarca paralarını alamadıkları için kapılarını çalan Soma ve Ermenek maden işçilerine kapılarını kapatmaz, işçilerin üzerine polisi ve jandarmayı salmazdı. İşçi ölümlerinin yaşandığı işyerlerinde patronlar ceza almıyor, adeta ödüllendiriliyor. 2020 yılında Sakarya’daki Coşkunlar Havai Fişek fabrikasında meydana gelen patlama sonucu 7 işçi hayatını kaybetmişti. Bu katliamın ardından Coşkunlar patronu için verilen “moral yemeği”, patronların ve iktidarın ikiyüzlülüğünün sembolü olmuştu. Soma katliamı davasında patronun aldığı ödül gibi ceza da öyle…
2012 yılında çıkartılan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uygulamaları sürekli ertelendi. Kamu kurumları ve 50’nin altında işçi çalıştıran az tehlikeli işyerleri için kanunun yürürlüğe girmesi geçtiğimiz yıl dördüncü kez ertelendiğinde bahane pandemiydi. Ne var ki yasanın yürürlüğe girdiği maden gibi tehlikeli işyerlerinde de her şey kâğıt üzerinde kaldığı için iş kazalarının önüne geçilemiyor. Her yıl ortalama 2000 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesi, işçi ölümlerinde Türkiye’nin Avrupa’da birinci olması yasanın kâğıt üzerinde kaldığının en acı göstergesidir.
İş kazaları ve iş cinayetleri Türkiye’de çok büyük bir sorundur ve bu sorunun çözümü MİSGEP gibi göstermelik projeler olamaz. Bu projede de her şey kâğıt üzerinde kalan formalitelerle dolu. Hibe alan firmaların kâğıt üzerinde birkaç çalışma yaparak, işçilerin çalışma koşullarında hiçbir anlamlı iyileştirme yapmadan aldıkları paraları sermayelerine ekleyeceklerini biz çok iyi biliyoruz.
Bugüne kadar sadece güdük bir iş güvenliği yasası çıkarmakla yetinen, bu yasanın gereğinin yerine getirilip getirilmediğini bile denetlemeyen, iş cinayeti yaşanan fabrikaların patronlarını koruyup kollayan bir iktidarın “iş sağlığı ve iş güvenliğinin geliştirilmesi” için böyle göstermelik bir adım atması şaşırtmıyor elbette. İşçiler için hayat memat meselesi olan bir konuyu sermayeye kaynak aktarmanın vesilesi haline getirmesi de şaşırtmıyor. İş güvenliğini sağlamak o kadar zor değil hâlbuki. İşverenlerin denetlenmesi, iş güvenliği kurallarına uymayan patronlara yaptırım uygulanması, iş güvenliği uzmanları ve sağlık çalışanlarının maaşlarını işverenden değil her ay patronlardan kesilen amam sendikaların denetlediği devlet fonundan almalarının sağlanması, iş kazaları ve iş cinayetleri davalarının uzatılıp sündürülmesine izin verilmemesi gibi önlemlerle iş kazaları çok büyük oranda önlenebilir.
İşçilerin sınırsız sömürü altında, seslerini çıkarmadan, her şeye razı gelerek çalışmasını isteyen patronların gözünde işçilerin sağlığının da canının da bir önemi yok. Patronlar sınıfı ile işçilerin çıkarları taban tabana zıtken, iktidar her konuda patronların yanında durarak safını belli etmişken biz işçilerin birbirimizden başka tutunacak dalı olmadığını bilmemiz gerekiyor. İş cinayetlerinin son bulması bizim elimizde, örgütlü gücümüzdedir!
- Tarkett Grevine Dayanışma Ziyareti
- Katillerden Merhamet Kapitalizmden Barış Beklenemez
- Fernas Madencileri Yalanlara Sessiz Kalmıyor
- Eker Süt’te Direniş, Elba Bant’ta Grev, Befesa’da Kazanım
- Umudun Gitarı Çalmaya Devam Ediyor!
- Polonez Gıda ve Akcanlar Tekstil’de İşçiler Mücadeleden Vazgeçmiyor
- 78’liler Girişimi: “44. Yılında 12 Eylül Tüm Boyutlarıyla Sürüyor”
- Narin’in Katledilmesi Onlarca Kentte Protesto Edildi
- Kâr Hırsıyla İşlenen Cinayet: Zulmünüze Boyun Eğmeyeceğiz!
- İsrail’de Yüz Binler Ateşkes Talebiyle Meydanlara Çıktı!
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Onlarca Kentte Eylem
- Kendimiz İçin Yürümeli ve UİD-DER Ailesini Büyütmeliyiz!
- Bu İşareti Yapanlar Kim?
- İktidar’ın “Vergide Adalet” Yalanı
- “Kenyalılar Bile” mi?
- Yangınlar da Sorumsuzluk da Aynı!
- Sağlıkta Talan, Hep Yalan Dolan!
- 1999’dan Bugüne Önlem Yok, Adalet Yok!
- “Şu Ablanız Çok İyi Bir Dinleyicidir”
- Patronların Saldırılarına İşçiler Mücadeleyle Cevap Veriyor
Son Eklenenler
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...
- Fransa’nın en büyük sendika konfederasyonu Genel İşçi Konfederasyonu CGT’nin çağrısıyla 1 Ekimde Fransa genelinde işçi ve emekçiler greve gitti. İşçiler ücretlerin yükseltilmesini, kamu hizmetlerine ayrılan fonların arttırılmasını, işsizlik...
- Katil İsrail devleti, Gazze’deki saldırılarını bir yıldır sürdürürken Lübnan’a yönelik son saldırılarıyla bölgeyi daha da büyük bir yıkıma sürüklüyor. Gazze’de 42 bine yakın insanı öldüren, Lübnan’ı bombalayarak birkaç günde bine yakın insanı...
- 24 Eylülde Avustralya’nın en büyük sağlık sistemi NSW’ye bağlı çalışan binlerce sağlık işçisi iş bıraktı. Eylül ayı içerisinde 2 kez iş bırakan işçiler, Sidney’deki Hyde Park’tan Parlamento Binasına yürüyerek “yüzde 15 zam istiyoruz” sloganlarını...
- Belediye otobüslerinde boşsa karşılıklı dörtlü koltuklardan şoför tarafında cam kenarına otururum. Oturduğum yerde sola yaslandığımda rahat ederim. Sebebi omurgamdaki eğikliktir. Bedenimdeki daha doğrusu omurgalarımdaki eğikliğin nedeni, 1989 Bahar...
- Siyasi iktidar sürekli ekonominin iyiye gittiğini propaganda ediyor. Muhalifinden yandaşına tüm ekonomistler de ekonominin düze çıkması için hep birlikte fedakârlık yapmamız gerektiğini söylüyorlar. Ekonomi büyüdüğünde patronundan işçisine hepimiz...