Buradasınız
UİD-DER İşçileri Birlik, Halkları Kardeş Olmaya Çağırdı
Ortadoğu’da devam eden savaş yaygınlaşıyor ve ne zaman biteceği belirsiz. Savaşın sonuçlarını yoksullar, işçiler ve emekçiler ödüyor. Savaştan kaçıp kurtulmaya çalışan yüz binlerce mülteci, Avrupa’ya geçip normal bir yaşam sürdürmek istiyor. Ama her gün yüzlerce mültecinin ölümüne sebep olan acı olaylarla karşılaşıyoruz. Pek çok insan, bu acı görüntüleri ekranlardan yürekleri burkularak izlerken çaresizlik, umutsuzluk içerisine sürüklenebiliyor. İçeride ise AKP’nin tırmandırdığı, Türk ve Kürt gençlerin öldüğü bir haksız savaşla karşı karşıyayız.
Ama tüm bu olanlar karşısında çaresiz değiliz. UİD-DER’in “Savaş da İstemiyoruz Düşmanlık da!” adıyla yürüttüğü çalışmalar ne yapılması gerektiği noktasında ışık tutuyor. UİD-DER, çarenin işçilerin, emekçilerin birlikte mücadele etmesinde olduğunu anlatıyor. Bu kapsamda hafta sonu bu kez Kartal ve Maltepe’de stantlar kuruldu. Stantta, egemenlerin çıkarları için başlatılan savaşta işçi ve emekçilerin bir çıkarı olmadığı, savaştan kaçan küçücük bebeklerin, çocukların, kadınların katillerinin bu sermaye düzeni ve onların siyasetçileri olduğu anlatıldı.
UİD-DER’li işçilerin taşıdığı mülteci Aylan bebeğin Bodrum sahiline vuran cansız bedeninin fotoğrafını gören anneler, babalar hatta çocuklar bir kez daha yüreklerinde o acıyı hissettiler. Aylan bebeğin de yaşamaya hakkı vardı, şeker yemeye, oyun oynamaya… Ama Aylan gibi yüz binlerce çocuğa, bebeğe Ortadoğu’yu dar ettiler, aileleriyle birlikte evlerinden barklarından göç etmelerine sebep oldular. AKP’nin yol verdiği haksız savaşta da Kürt çocuklar öldürülüyor, ananler babalar acıya boğuluyor. Bir yanda iş cinayetlerinde, öte yanda savaşlarda sermayedarların çıkarları için feda edilenler hep yoksul, gariban işçiler-emekçiler ve onların çocukları oluyor. Kartal’da, Maltepe’de işçilere bu şekilde seslendiğimizde alkışlarla destek verdiler.
Sohbet ettiğimiz kadın-erkek, genç-yaşlı pek çok insan savaşta kimlerin ölüme gönderildiği, savaşın kimin çıkarına olduğu ve bu yakıcı soruna karşı işçilerin birlik, halkların eşit ve kardeş olması gerektiği konusunda hemfikirlerdi. Pek çok insan ayrımcılığın, milliyetçiliğin bir kenara atılması, mültecilere el uzatılması gerektiğini söylediler. Çocuğuyla birlikte caddede gezen, alış-veriş yapan anneler-babalar, yaşamın her zaman böyle olağan gitmeyebileceğini, yarın belki aynı zulümle, aynı savaş tehlikesiyle kendilerinin de karşılaşabileceklerini anlattılar. Bu durumdan korktuklarını, çocuklarının geleceklerinden kaygılandıklarını ifade ettiler. Bu sorunlara karşı neler yapabileceklerini sordular.
Ortadoğu’da, Afrika’da savaş son bulmadıkça yüz binlerce mülteci akın akın göç yollarını tutmaya ve bu yollarda binlercesi daha can vermeye devam edecek. Savaşı durduracak ve egemenlerin çarklarına çomak sokacak olan ise işçilerden başkası değildir. Bunun için tarihe dönüp bakmak yeterlidir. Ne zaman işçiler etnik, kültürel, ulusal, dinsel her türlü ayrımı, kutuplaştırmayı bir kenara bırakıp birlik olmuş ve güçlü bir şekilde egemenlerin karşısına dikilmişlerse o zaman savaşı durdurabilmişler. Bizler UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önlerinde, caddelerde, sokaklarda, meydanlarda kısacası sesimizin ulaştığı, gücümüzün yettiği her yerde işçi kardeşlerimize sesleniyoruz; gelin işçiler olarak birleşelim, gelin Türk-Kürt-Arap ayrımı yapmadan işçilerin birliğini, halkların kardeşliğini sağlayalım ve bizleri milliyetçilik tuzağına düşürmeye çalışan, bizleri ölüme sürükleyen egemenlere güçlü bir şamar indirelim. “Savaş da İstemiyoruz, Düşmanlık da!” diye haykıralım.
Ben Alan Kurdî
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
- Emperyalist Savaş Emekçiler İçin Yıkımdır! Ukrayna’da Emperyalist Savaşa Hayır!
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...