Buradasınız
UİD-DER İşçileri Birlik ve Dayanışmaya Çağırıyor!

Kapitalist kâr düzeninde sürekli bencillik kışkırtılıyor, insan ilişkileri de dahil her şeye çıkar odaklı bakılması sağlanmaya çalışılıyor. İşyerlerinde işçiler birbirleriyle rekabete sokularak yarıştırılıyorlar. Patronların amacı bellidir: İşçiler bir araya gelmesin, bilinçlenmesin ve dayanışma içinde olmasınlar! Böylece işçileri istedikleri gibi yönetmek ve sömürmek istiyorlar. İşte bu koşullarda, işçilerin birliğini ve dayanışmasını sağlayan UİD-DER gibi örgütlerin bulunması çok önemlidir. UİD-DER, işçilerin en temel sorunlarını gündeme getirip bu yönde çalışmalar yürütüyor. Geçtiğimiz yıl boyunca işçilerin bilinçlenmesi için pek çok konuda eğitim seminerleri, kadın ve genç işçilerin sorunlarına dair etkinlikler, film gösterimleri, şiir dinletileri ve tiyatro gösterimleri yapıldı. Patronlar karşısında bilinçli ve güçlü olmaları için işyeri örgütlenmelerinde işçilere destek verildi. “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyası tüm hızıyla sürdü ve on binlerce işçi iş kazaları konusunda bilinçlendirildi. UİD-DER, işçilere ulaşmaya ve büyümeye devam ediyor. Yeni dönemde derneğimizin bu faaliyetleri çeşitlenerek ve gelişerek devam edecek.
Hükümet ve patronlar sınıfı, önümüzdeki aylarda işçilerin iliğini ve kemiğini kurutacak, haklarımızı tümüyle ortadan kaldıracak büyük bir hazırlık içinde. AKP hükümetinin Meclis’ten geçirerek yasalaştırmak istediği paket içinde neler yok ki! Taşeronlaştırmanın temel çalışma biçimi haline getirilmesi, özel istihdam büroları aracılığıyla işçilere köleliğin dayatılması, sendikal hakların tırpanlanması, kıdem tazminatının kaldırılması… UİD-DER, bu saldırılar karşısında “işçilerin sorunlarına kim sahip çıkacak?” diye soruyor ve işçileri birlik olmaya çağırıyor. Çalışmalarını daha da yoğunlaştırıyor. UİD-DER’li işçiler, patronlar sınıfının dayatmaları karşısında sessiz kalmayacaklarını kapsamlı faaliyetleriyle ortaya koyuyorlar.
Çalışmalarını daha da büyüten UİD-DER, tüm temsilciliklerinde ve çalışma bölgelerinde yeni çalışma dönemi şenlikleri düzenleyecek. Bu şenliklerde, UİD-DER’in işçilerin devasa sorunlarına çözüm bulmak için yaptığı çalışmalara yer verilecek. Yeni dönemde yapılacak çalışmaların coşkusu paylaşılacak. İşçilerin sorunlarının çözümünün mümkün olduğunu ve bunun için işçilerin birliğini ve dayanışmasını güçlendirmek gerektiğini savunan UİD-DER, mücadele azmini, kararlılığını işçilere taşıyacak. Bir araya gelen işçilerin neler başarabileceğini gösterecek ve işçilere umut aşılayacak.
Her geçen gün daha çok işçinin güç verdiği “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyası, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Buluşmaları etkinlikleriyle devam ediyor. UİD-DER İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Komitesi, sokak etkinlikleri ve fabrika buluşmaları ile işçilere ulaşıyor, bilinçlendiriyor ve onları örgütlüyor. İşçilerle bir araya gelinen bu etkinliklerde iş kazalarının engellenmesi için işyerlerinde alınması gereken önlemler hakkında bilgi veriliyor. Bu önlemlerin alınabilmesi için patronlara karşı nasıl mücadele edilmesi gerektiği anlatılıyor. İş kazası geçirmiş işçilere ve iş cinayetlerine kurban giden işçilerin yakınlarına hukuki destek sağlanıyor. İşçilerin sorduğu “ne yapmalıyım?” soruları cevaplanıyor.
UİD-DER’in bu çalışmaları kadın-erkek, genç-yaşlı her sektörden işçinin katılımıyla ve çabasıyla yükseliyor. İşçiler, UİD-DER saflarında bir araya geliyorlar ve patronlar sınıfının dayatmaları karşısında bilinçli ve örgütlü olmanın coşkusunu yaşıyorlar. UİD-DER, tüm işçileri kendi saflarına katılmaya ve bu coşkuyu yaşamaya davet ediyor. UİD-DER saflarını güçlendirmek, patronlar karşısında mücadeleyi ve işçilerin gücünü yükseltmek demektir. Bu bilinçle çalışan UİD-DER’li işçiler, tüm sınıf kardeşlerine “gelin UİD-DER saflarında bir araya gelelim ve patronlara örgütlü işçilerin gücünü gösterelim” diye sesleniyorlar.
İşçi kardeşler, sizler güç verdikçe UİD-DER yeni çalışma döneminde daha da büyüyecek. UİD-DER büyüdükçe işçi sınıfının gücü ve patronların korkusu büyüyecek. Tüm işçileri UİD-DER ailesinin bir neferi olmaya, işçi dayanışması coşkusunu paylaşmaya davet ediyoruz.
İşçiler Dur Demezse Kim Dur Diyecek?
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/