Buradasınız
Yılın İlk 8 Ayında 1494 İşçi Hayatını Kaybetti
En tehlikeli işkollarında bile iş güvenliği önlemlerini maliyet olarak gören ve önlem almayan sermaye düzeni her ay çok sayıda işçinin hayatını kaybetmesine neden olmaya devam ediyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin Ağustos ayı iş cinayetleri raporuna göre geçen ay boyunca gerçekleşen iş cinayetlerinde en az 174 işçi hayatını kaybetti. Yılın ilk 8 ayında iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin sayısı ise en az 1494’e ulaştı. Raporda yer alan veriler şöyle:
- İş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerden 7’si kadın işçi, 11’i çocuk işçi.
- 6’sı Suriyeli, 4’ü Rusyalı, 3’ü Afgan, 1’i Gürcistan ve 1’i İranlı olmak üzere 16 göçmen/mülteci işçi hayatını kaybetti.
- Tarım işkolunda 21 işçi ve 16 çiftçi,
- Hemen hemen her gün bir iş cinayeti gerçekleşen inşaatlarda en az 27 işçi,
- Sağlık işkolunda Covid-19 nedeniyle 12 işçi,
- 51 yaş üstünde en az 44 işçi hayatını kaybetti.
- İş cinayeti sonucu en çok ölüm İstanbul’da gerçekleşti. 18 işçinin hayatını kaybettiği İstanbul’u 10’ar ölümle Antalya, İzmir ve Maraş takip ediyor.
- İş cinayetlerinin nedenlerine göre daliılımında ise ölümlerin yüzde 24’ü trafik-servis kazası, yüzde 13’ü Covid-19, yüzde 12’si ezilme-göçük, yüzde 9’u kalp krizi, yüzde 9’u yüksekten düşme nedeniyle gerçekleşti.
İşçilerin çalışma şartları Covid-19 salgını boyunca daha da ağırlaştı. Pandemi koşullarını fırsata çeviren patronlar, daha az sayıda işçiyle daha çok üretim yapılmasını dayattılar. İşlerine geldiğinde yasağa rağmen işçileri işten çıkardılar. İşçilerin sendikalaşmasını engellediler veya sendikal hakları büyük oranda çiğnediler. İşsizlik tehdidi altında çalışmaya zorlanan işçiler iş kazalarına ve iş cinayetlerine daha çok maruz kaldılar. Tüm bunlar nedeniyle Covid-19 salgını gerçek anlamda işçi, emekçi hastalığı haline geldi ve bu nedenle iş cinayetlerine kurban giden işçilerin sayısı daha da arttı. Siyasi iktidarla el ele veren sermaye sınıfına karşı işçilerin haklarını, sağlıklarını ve canlarını koruyabilmelerinin tek yolu örgütlenmek!
Zam Zam Zam!
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
- Kocaeli İSİG Meclisi: AKP’li Yıllar ve İş Cinayetleri Rejimi
- Kazakistan’da Maden Faciası
- Ermenek Katliamının 9. Yılı: İş Cinayetlerinin Hesabını Birleşen İşçiler Soracak
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...