Buradasınız
Deriteks’ten Basın Açıklaması ve 1 Mayıs Çağrısı
Tuzla Organize Deri Sanayi Bölgesi’nde 27 Nisan Çarşamba sabahı iki saatlik iş durdurma eylemi ve basın açıklaması yapıldı. Deriteks Sendikası’nın gerçekleştirdiği basın açıklamasına emekten yana kurumlar ve işçi örgütümüz UİD-DER de katıldı. Basın açıklamasının konusu deri sanayindeki işten atmalar, toplu sözleşme ve 1 Mayıs’tı. Toplu sözleşme görüşmelerinde işverenler işçilerin Kazlıçeşme greviyle kazandıkları ve o zamandan beri var olan aile yardımına göz dikti. Bununla birlikte 20 maddede uyuşmazlık tutuldu, arabulucuya gidildi. Diğer yandan patronların işten atma saldırıları da devam ediyor.
Deri işçileri sabah saat 8.00’da Uyguner Deri önünde toplanmaya başladı. Daha sonra sloganlarla işten çıkarmaların olduğu ve işçilerin direnişe çıktığı Derimsan Deri önüne yüründü. Yol boyuna şu sloganlar atıldı: “Yaşasın Sınıf Dayanışması”, “Sözleşme Hakkımız Grev Silahımız”, “1 Mayısta 1 Mayıs Alanlardayız”, “Derimsan Şaşırma Sabrımızı Taşırma”, “Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği!” Derimsan Deri önünde önce Deriteks Tuzla Şube Başkanı Binali Tay bir konuşma yaptı. Tay, konuşmasında şunları vurguladı: “Derimsan işçilerine içeride hâlâ baskılar devam ediyor. Derimsan işvereni sendika düşmanlığı yapmaya devam ediyor. Eğer bu fabrikayı işveren çalıştırmak istiyorsa işçileri geri alsın. İşçilerin anayasal hakkına saygı duyulana kadar, işçiler geri alınana kadar mücadelemiz devam edecek. İşverenler yıllardır aldığımız aile yardımını masada tartışmaya açtılar. Yarından itibaren arabulucuda bir çözüm çıkmazsa biz greve hazırız.” Tay, ayrıca 2016 yılında nasıl bir süreçte 1 Mayıs’a gidildiğine, taşeronlaştırma, özel istihdam büroları gibi artan saldırılara değinerek kitlesel bir 1 Mayıs çağrısı yaptı. “Tüm işçilerin şimdiden 1 Mayısını kutluyorum” diyerek konuşmasını bitirdi.
Ardından Deriteks Genel Başkanı Musa Servi basın açıklamasını yaptı: “Artık işverenler, işçileri kiralık işçi bürolarından alacak. 1800’lü yılların kölelik koşullarını geri getirmek istiyorlar. Kıdem tazminatının fona devredilmesi ile amaç kıdem tazminatı almayan işçilere kıdem tazminatı vermek değil. Amaç tazminat alanların da elinden kıdem hakkını almaktır. Dünyada ve Türkiye’de işçi sınıfı çok yoğun saldırı altındadır. Türkiye işçi sınıfına dayatılan esnek çalışma adı altında kiralık işçi büroları, kıdem tazminatının gaspı, memurlara dönük saldırılar var. Tüm bu saldırılar emekçileri daha fazla köleleştirmek, mücadele ederek aldıkları hakları ellerinden geri almak içindir. Fakat bu saldırıları püskürtmenin yolu 1 Mayıs mücadele ve dayanışma gününde demokratik taleplerimiz etrafında alanlara çıkmaktan, mücadele etmekten geçmektedir. 1 Mayıs iş saatlerinin 16 saatten 8 saate düşürülmesi için verilen mücadele sonucu ortaya çıkmıştır. Bu mücadelede bedel ödenmiştir. Taksim önemlidir ama 1 Mayıs kitlesel bir şekilde kutlanmalıdır. Konfederasyonlar 1 Mayıs’ı sembolik bir şekilde kutluyorlar. 1 Mayıs’ı İstanbul’da ortak bir şekilde diğer konfederasyonlarla beraber Bakırköy Halk Pazarı Meydanı’nda kutlayacağız.” Servi, işveren sendikasının toplu sözleşme döneminde işverenlere Deriteks Sendikası’nın yetkisine itiraz için başvurmalarına dair yazı gönderdiğini ve direniş ile 29 yıl önce kazanılmış aile yardımı hakkının geri alınmak istendiğini belirtti. Arabulucu raporundan sonra 6 gün bekleyeceklerini ve daha sonra grev kararı alacaklarını söyleyen Servi, her zamankinden daha güçlü bir şekilde 1 Mayıs’a katılmak gerektiğini vurgulayarak konuşmasını bitirdi.
Basın açıklamasından sonra halaylar çekildi ve işçiler 2 saat iş durdurma eyleminin ardından işbaşı yapmak için işyerlerine dağıldılar.
En Mühim Mesele
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
- Erciyas Çelik Boru İşçileri Grevde
- Özak İşçileri İstanbul ve Urfa’dan Seslendi: Geri Adım Atmayacağız
- Özak Tekstil İşçileri Direnişlerini İstanbul’a Taşıdı
- Şahinkul Makina İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Kromevye’de Hukuksuzca İşten Çıkarılan İşçi Direniyor!
- 2023’ten 2024’e Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor!
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Grevlerle Direnişlerle Sürüyor!
- Corning Optik Grevinde Anlaşma Sağlandı!
- İstanbul’da Özak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Eylemleri
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...