Buradasınız
1 Mayıs’a Doğru: İşçiler Konuşuyor /9
UİD-DER’in 1 Mayıs hazırlıkları sürüyor. İşçiler 1 Mayıs’ı değerlendirmeye devam ediyorlar. Gebze’de kimya fabrikasında çalışan bir işçiyle ve bir lojistik işçisiyle yaptığımız sohbeti yayınlıyoruz.
UİD-DER: Uluslararası birlik mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’a katılmak sizin için ne anlam ifade ediyor?
Kimya işçisi: Tüm işçilerin ortak paydası olan sosyal ve ekonomik hakların kazanımının yanı sıra, bunların korunması konusunda hassasiyetimizin ortaya konması açısından işçiler için önemi yüksektir. Ayrıca 1 Mayıs’ı en görkemli şekilde yaşamak, onu bize emanet edebilmek için canını ortaya koyan işçi sınıfı liderlerine ve yol arkadaşlarına namus borcumuzdur.
Lojistik işçisi: Öncelikle seslerimizi duyurabileceğimiz bir gün olduğu için önemlidir 1 Mayıs. Bireysel değil kolektif bir şekilde hareket edip taleplerimizi haykırdığımız bir gün. Dolayısıyla dünyadaki patronların gözü kulağı meydanlarda olacak. İşçilerin sesinden o kadar çok ürküyorlar ki, bizler bu korkuyu daha fazla hissettirmek için alanlarda kalabalık olmalıyız.
UİD-DER: Krizin faturasını ödememek için ne yapmalı?
Kimya işçisi: Bütün patronlar, hangi nedenle olursa olsun en kolay yol olan işçi giderlerini kısıtlama yoluna giderler. İşçiler krizin yükünü çekerken, patronlar alışageldikleri lüks yaşamdan hiç fedakârlık etmezler. Bunun önüne geçebilmek için patronların yalanlarına karşı işçileri bilinçlendirmek ve sağlam örgütlülükler yaratmak gerekir.
Lojistik işçisi: Haklarımızı sonuna kadar savunmalıyız. Bütün dayatmalara ve baskılara karşı dirençli olmalı ve bu saldırılara karşı neler yapılması gerekiyorsa sonuna kadar yapmalıyız. Örgütlü mücadeleyi sonuna kadar sürdürmeliyiz.
UİD-DER: İşçiler 1 Mayıs’ta hangi talepleri dile getirmelidir? Örneğin bu seneki 1 Mayıs’ın ortak sloganı “işten atmaları geri püskürtmek için 1 Mayıs’a” olabilir mi?
Kimya işçisi: İşten atılmaların engellenmesi talebi elbette en önemli taleplerden biri olmalı. Bununla birlikte asgari ücretin artırılması ve taşeron işçiliğe tamamen son verilmesi de önemli.
Lojistik işçisi: Tabii ki olabilir. Bunların yanında sosyal haklarımızı geri isteyen dövizlerimizle alanlarda olmalıyız. Meselâ parasız ulaşım-sağlık-eğitim istiyoruz. Sendikalaşmanın önüne çıkartılan engellerin aşılmasını talep etmeli ve almalıyız da.
UİD-DER: 1 Mayıs’ın kitlesel ve coşkulu olması, işçilere güven vermesi ve patronların yüreğine korku salması için sendikalar nasıl hazırlık yapmalılar?
Kimya işçisi: Bunun en etkili ve kesin yolu, sendikaların örgütlü oldukları tüm işyerlerinde 1 Mayıs’ta iş bırakma kararı almaları ve bunu net olarak hayata geçirmeleridir. Bunun önemini işçilere, tabana temsilcileri ve yöneticiler vasıtasıyla anlatmalarıdır.
Lojistik işçisi: Öncelikle sendikaların çok geniş kapsamlı bir eğitim vermeleri gerekiyor. Tüm üyelerin 1 Mayıs bilincini kavraması gerekli. 1 Mayıs’ın televizyonlardaki görüntüler gibi olmadığını anlatmalılar. 1 Mayıs, işçilerin sorunlarını ortaya koydukları bir gün oysa.
UİD-DER: Devletin ve patronların 1 Mayıs’ın içini boşaltmak ve katılımı azaltmak için her daim yaptığı karalamalara ve baskılara karşı ne yapmalıyız? Çevrenizden bu korkular yüzünden katılmayanlar oluyor mu?
Kimya işçisi: Türkiye’de siyasal iktidarlar ve egemen sınıflar 1 Mayıs’ın anlamını çarpıtarak kitleselleşmesini engellemek istemişlerdir. 1 Mayısları baskı ve şiddet yoluyla yasaklamakla yetinmemiş, ellerindeki bütün araçları kullanarak 1 Mayıs’a karşı kirli ideolojik bir mücadele sürdürmüşlerdir.
Bu kirli ideolojik mücadelede kullanılan en belirgin yalan, 1 Mayıs’ın “komünist bayramı” olduğudur. Bu yalan, zira bütün dünyada emekçilerin alanları doldurduğu gün, Türkiyeli işçileri alanlardan uzak tutmak için uydurulmuştur. 1 Mayıs ne solcuların bayramıdır, ne de korku ve şiddet günüdür. 1 Mayıs, komünistler de dâhil olmak üzere, hangi partiye oy verirse versin, hangi politik yaklaşımı savunursa savunsun, dini, dili, ırkı ne olursa olsun, ayrımsız tüm işçilerin birlik mücadele ve dayanışma günüdür. Bunu bütün işçi kardeşlerimize öğreterek ve korkutmaların önüne geçerek patronların bu oyununa son vermeliyiz.
Lojistik işçisi: Korkular yüzünden katılmayanlar tabii ki var. 1 Mayıs bizlere televizyonlardan sürekli korku günü olarak yansıtılıyor. Oysa 1 Mayıs biz işçilerin bayramıdır ve işçiler bunu böyle anladığında bakış açıları değişecektir. Bizler ve sendikalar bu gerçekleri sürekli anlatmalıyız işçi kardeşlerimize.
UİD-DER: İlk kez 1 Mayıs’a katılacak olanlara ne söylemek istersiniz?
Kimya işçisi: 1 Mayıs’a ilk kez katılacak olan işçi arkadaşlarıma söyleyeceğim şey, biz işçiler için anlamı büyük olan bu güne sahip çıkmalıyız. Bir sınıf olduğumuzu patronlara göstermek için el ele alanları doldurmalıyız.
Lojistik işçisi: Eğer bu ülkede işçiler haklarını almak istiyorlarsa, kesinlikle 1 Mayıs’a katılmaları gerekiyor. Çünkü 1 Mayıs alanında binlerce işçiyi gördüğümüzde, kendimize olan güvenimiz daha çok artacaktır. İşçiler kendi aralarında birleşirlerse, yani birlikte hareket ederlerse kazanırlar. O yüzden 1 Mayıs’a sadece kendimiz gelmemeli, çevremizdeki herkesi katmalıyız. Bunu kendimiz için değil geleceğimiz için yapmalıyız. Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın işçilerin bayramı.
UİD-DER: Teşekkür ederiz.
Sınıfsal Mirasımıza Sahip Çıkalım
Haydi 1 Mayıs’a!
- Grevci Tarkett İşçileri: “Birliğimizi Güç Haline Getirelim!
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...