Buradasınız
41 Canımızı Daha Aldılar! Kaza Kader Değil Katliam!

Bartın’ın Amasra ilçesinde, Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı maden ocağında 14 Ekim akşamı meydana gelen patlamanın kaynağının grizu olduğu belirlendi. Son açıklamalara göre yaşamını yitiren madencilerin sayısı 41’e çıktı. Pek çok madencinin hastanelerdeki tedavisi ise sürüyor. Soma’nın, Ermenek’in acısı halen yüreklerimizde tazeyken 41 madenci kardeşimiz daha sermayenin kâr hırsının kurbanı oldu. 41 işçi kardeşimizin daha ocağına ateş düştü. Madencilerin evlerinden yine ağıtlar yükseliyor. Yürekten yaralıyız, çok öfkeliyiz!
Bugüne kadar pek çok madenci katliamından sonra kaderci açıklamalar gerçekleştiren Erdoğan’ın ağzından yine benzer ifadeler döküldü: “Biz kader planına inanmış insanlarız. Bunlar her zaman olacaktır, bunu da bilmemiz lazım.” İş cinayetlerine kader diyenler, bu kaderin sermaye sahiplerinin ve saraylarda yaşayanların evine neden uğramadığını açıklamıyorlar! Daha şimdiden ortaya çıkanlar yaşananın kader olmadığını, bu katliamın göz göre göre geldiğini ortaya koyuyor.
Soma, Karadon, Küre, Mustafakemalpaşa, Ermenek, Gediz, Dursunbey, Şirvan, Aşkale, Kozlu… Şimdi de Bartın! AKP’li yıllarda 2000’e yakın maden işçisi iş cinayetleri sonucu yaşamını yitirdi. Madenciler “bu mesleğin fıtratında” olduğu için değil, kader olduğu için değil sermayenin kâr hırsı yüzünden hayatını kaybediyor. Bartın’da meydana gelen katliamın da benzer şekilde göz göre göre geldiği ortaya çıktı. Sayıştay’ın TTK 2019 Yılı Denetim Raporunda katliamın meydana geldiği maden ocağında üretim derinliğinin -300 metreye ulaştığı, çalışılan damarlarda gaz içeriklerinin yüksek olduğu ve grizu patlama riskinin arttığı belirtiliyor. Peki, ortada Sayıştay raporu olmasına rağmen, grizu tehlikesi açık açık ortadayken nasıl oluyor da bunca insanın yaşamı tehlikeye atılabiliyor? Çünkü işçinin canı, egemenlerin gözünde sudan ucuz!
Sayıştay ayrıca, işçi sayısının tehlike doğuracak boyutta azaltıldığını, arızaların giderilemediğini, yer altı haberleşme sisteminin uzun süreler kesildiğini, 24 saat takip gerektiren tehlikeli gaz ölçümü sisteminin sağlıklı işlemediğini raporunda ortaya koymuş. Öte yandan rapora göre “2019 yılsonu itibarıyla müessesede 2014 tarihli norm kadroya göre 110 olması gereken hazırlık işçi sayısının 35’e, 42 olması gereken barutçu sayısının 1’e, 53 olması gereken tarama söküm ve bakım işçi sayısının 13’e, 126 olması gereken nakliyat işçi sayısının 39’a, 43 olması gereken mekanizasyon işçi sayısının 23’e düştüğü; lavvar işçiliği, yerüstü mekanizasyon, elektrik-elektronik, kompresör cihaz bakım tamir, kuyu vinç, motor, talaşlı imalat gibi yerüstü ve yeraltı sanatlarında da belirgin işçi açığı olduğu, 3 vardiya tertip yapılamadığı için kritik arızalara zamanında müdahale edilemediği bu durumun üretimi ve iş güvenliğini etkilediği görülmektedir.”
Raporlar işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini sağlayamayacak derecede eksik personel çalıştırıldığını, katliamın göstere göstere geldiğini ispatlıyor. Bir madenci yakını katliamın gerçekleştiği maden sahasında bizzat Erdoğan’a: “Kardeşim 10 gün önce ‘burada gaz kaçağı var bizi patlatacaklar’ demiş. Nasıl ihmal oldu?” diye sordu. Elbette cevap alamadı! Biz de soruyoruz, nasıl ihmal oldu? Bu katliam göz göre göre nasıl geldi?
Amasra’daki kömür madeni bir kez daha tüm emekçileri yasa boğan bir katliama sahne olmuştur. Bu düzen kâr düzenidir, rant ve yağma düzenidir! Bu düzende işçilerin sağlığı ve yaşamı sermayeye kurban edilmektedir. Önlemleri almayan, denetimleri yapmayan, işçi katliamlarını cezasızlıkla ödüllendirenler birinci derecede sorumludur. İş cinayetlerini normalleştirmeye, kader-fıtrat olarak adlandırmaya çalışanlar sorumludur. Türkiye işçi sınıfı olarak sorumluların hesap vermesi için seferber olmalıyız. Her geçen gün daha fazla kâr için daha fazla canımızı alan bu düzene karşı emeğin örgütlü cephesini büyütüp güçlendirmeliyiz!
İş Kazaları Kader Değildir! İş Cinayetlerine Son!
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
- Soma Katliamının 10. Yılında Eylemler
Son Eklenenler
- Dünyanın pek çok ülkesinde işçi ve emekçiler, gençler eşitlik ve özgürlük talepleriyle, daha iyi bir yaşam özlemiyle bir araya geliyor, meydanlara çıkıyor. Almanya’da yapılan görkemli eylemlere katılan insanlar bu eylemlerine “iyi insanların isyanı...
- Geçtiğimiz günlerde, sigorta girişleri 1 Ekim 2008’den sonra olanların, emekli olduktan sonra çalıştıkları takdirde emekli maaşlarının kesileceği gündeme geldi. Üç kuruşluk emekli maaşıyla değil geçinmek, zorunlu gıda harcamasını bile karşılamak...
- Gece vardiyasında çalıştığımız bir gün elektrik kesildi. Biz de karanlıkta ayrı ayrı beklemek yerine üretimdeki arkadaşlarla yan yana geldik. Haliyle sohbet etme şansımız oldu. Bir ablamız iş kazası geçirmiş ve işvereni dava etmiş. İş güvenliği...
- Kapitalizm altında sağlık sistemi bolca kâr elde edilen büyük bir rant kapısı haline getirildi. Sağlık sektörü patronları için durum böyleyken sağlık çalışanları açısından tablo uzun çalışma saatleri, can güvenliğinin olmadığı iş ortamı, ağır...
- Ben Tahran Üniversitesinde öğrenciyim. Üniversiteye bağlı bir yurtta kalıyorum. Örgütlü bir şekilde hareket etmediğimiz için her gün yeni bir felaket haberiyle uyanıyoruz. Geçtiğimiz ay 14 Şubat akşamı bir arkadaşımızı kaybettik. Hem yurt hem de...
- Sağlık çalışanları 14 Mart Tıp Bayramında Türkiye genelinde iş bıraktı, hastaneler ve İl Sağlık Müdürlükleri önlerinde, kent meydanlarında basın açıklamaları yaptı.
- Suriye’nin Lazkiye, Tartus, Humus ve Hama kentlerinde 6 Martta başlayan Alevilere yönelik saldırılarda yüzlerce kadın, erkek, çocuk katledildi. “Eski rejim kalıntılarının temizlenmesi” bahanesiyle gerçekleştirilen saldırılarda cihatçı çeteler evlere...
- İstanbul Şişli Belediyesi’nde DİSK/Genel-İş Sendikasına üye işçiler, ücretleri zamanında ödenmediği ve eksik ödendiği için 12 Martta belediye önünde eylem yaptı. İstanbul Tuzla’da bulunan Kuzey Star Tersanesi’nde taşeron şirkette çalışan DİSK/Limter...
- Almanya genelinde Birleşik Hizmet Sendikası Ver.di’nin çağrısıyla 10 Martta ülke genelindeki havalimanlarında 24 saatlik bir uyarı grevi gerçekleştirildi. Grev nedeniyle Frankfurt, Münih, Berlin ve Hamburg gibi en büyük ve en işlek havalimanlarında...
- Kış neredeyse geçiyor ve şu sıralar çevremdeki herkesten “hastalandım, bir türlü geçmiyor, öksürük devam ediyor” gibi şeyler duyuyorum. Ben de bu hastalığı yakın zamanda atlattım. Sonra kafama şu takıldı: Neden hastalıklar bu kadar uzun sürüyor? Bu...
- Hepimizin bildiği gibi sağlığa erişim bizim için neredeyse imkânsız hale gelmiş durumda. Sağlıklı kalmak, yoksullar için Fizan kadar, hatta uzay kadar uzak bir mesele haline geldi. Tıp teknolojisi hızla ilerliyor, ancak sömürü düzeni biz işçileri...
- Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde Arslanbey Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Tezcan Galvaniz’de toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 11 Martta grev başladı. İzmir Narlıdere Belediyesi taşeron şirketi olan NAR-BEL’de...
- İşçilerin bilinç ve örgütlülük düzeyini yükseltmek için çalışan UİD-DER, bu amaçla işçi sınıfının saflarında mücadele eden sanatçıları ve eserlerini işçilere tanıtmaya devam ediyor. UİD-DER Web TV, bu kapsamda filmleriyle işçi sınıfını anlatan...