Buradasınız
Âdem Yarıcı’nın İntiharı: İşsizlik Haykırıyor!
Ekonomik kriz derinleştikçe işsizlik ve yoksulluğa mahkûm olanların sayısı artıyor. TÜİK’in verilerine göre geniş tanımlı işsiz sayısı 7 milyonu aşmış durumda. Her 4 gençten biri işsiz. İşsiz kalan ve çıkış bulamayan emekçiler, tepki olarak kendilerini yakıyor, intihar ediyorlar. Antakya’da işsiz Âdem Yarıcı da içine itildiği bunalımdan çıkamadı ve hayatına son verdi.
Hatay’da Valilik önünde intihar girişiminde bulunan Âdem Yarıcı, “çocuklarım aç” diyerek üzerine benzin döktü ve kendini ateşe verdi. Valilik önündeki görevliler Âdem Yarıcı’ya yangın tüpleriyle müdahale ederek ateşi söndürdüler. Yarıcı ateşi söndürenlere, çocuklarının aç olduğunu ve işsizlikten bunaldığını söyledi. Ancak Hatay’da yanık ünitesi olmadığı için Mersin’deki hastaneye sevk edilirken ambulansta kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
Âdem Yarıcı’nın ölümünün ardından, yaşadığı dram ve onu intihara sürükleyen nedenler basına yansımaya başladı. İnşaatlarda boya işçiliği yapan Yarıcı, ekonomik krizden en çok etkilenen inşaat sektöründeki durgunluktan dolayı iş bulamıyordu. 2 ay önce Hatay Büyükşehir Belediyesi önünde yine intihar girişiminde bulunmuş, ‘Ocak ayında işe alacağız’ sözü üzerine intihardan vazgeçmişti. Ancak verilen sözün tutulmaması üzerine Âdem Yarıcı’nın bunalımı derinleşti. Evine ekmek götüremeyen, iki çocuğunun temel ihtiyaçlarını karşılayamayan Yarıcı, 2 hafta önce de eşinden boşanmıştı. Sadece 2 gün önce, oğlunun doğum günü nedeniyle arkadaşından bir kola parası istemiş. İnsan Hakları Derneği Hatay Şube Eş Başkanı Servet Üstün Akbaba’nın yaptığı açıklamaya göre, ağabeyinin engelli çocuğu için verilen 300 liralık bakım parasıyla geçinmeye çalışıyordu. Ölümünden bir gün önce de işsizlikten bunaldığını söyleyerek kardeşinden helallik istemiş.
Yarıcı’nın intihar girişimi haberini twitter’da paylaşan Barış Yarkadaş’ın paylaşımına yine siyasi iktidarın bir temsilcisi, Ağrı Belediyesi Meclisi’nin AKP’li üyesi Selma Gökçen ibretlik bir karşılık verdi. Gökçen, duygusuz ve pervasızca şu yorumda bulundu: “Kimse açlıktan kendini yakmaz. Öyle olsaydı Nijerya, Çad, Zambiya, Haiti, Madagaskar, Yemen ve Sirra Leone gibi ülkelerde insan kalmazdı. Böyle ucuz siyasi manevraları millet yemez.” Hatay Valiliği ise yaptığı açıklamada, Âdem Yarıcı’nın Sosyal Hizmetlerden sosyal ekonomik destek yardımı, çocukları için şartlı eğitim yardımı ve şartlı sağlık yardımı aldığını iddia ederek, “Vatandaş, eşinden boşanmış ve uzaklaştırma cezası almıştır. Psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle daha önce de kendini yakma teşebbüsünde bulunmuştur” dedi. AKP’li Gökçen’e göre açlıktan dolayı bir insanın kendisini yakarak intihar etmesi “ucuz siyasi bir manevra”, Valiliğe göre ise sorunun kaynağı psikolojik rahatsızlıklar!
Son dönemde moda oldu. Siyasi iktidar, işsizlikten ve yoksulluktan bunalıp intihar edenler için “psikolojik”miş diyor! Böylece gerçek sorunların üzerini kapatmak istiyor. Oysa Âdem Yarıcı işsizlik nedeniyle içine girdiği bunalımdan kurtulamamış, hayattan umudunu kesmiş, hayatına son vermiştir. Siyanürlü intiharla gündeme gelen ölümlerin nedeni de, derinleşen ekonomik kriz ve bunun yol açtığı çıkışsızlıktı. İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibel Ünli de gencecik yaşında aynı nedenlerle yaşamına son verdi. Siyasi iktidar, “psikolojik” diyerek toplumda algı oluşturmaya çalışıyor. Sanki psikolojik sorunlar, toplumsal sorunlardan bağımsızmış gibi! Diğerleri gibi Âdem Yarıcı’nın psikolojisini ve ruhsal bütünlüğünü bozarak intihara sürükleyen işsizliktir! İşsizliğin sorumlusu da bu siyasi iktidar ve kapitalizmdir!
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...