Buradasınız
Ankara’da “Emekçi Kadınlar Mücadeleye” Etkinliği

UİD-DER Kadın Komitesi’nin başlattığı “Emekçi Kadınlar Mücadeleye!” kampanyasının açılış etkinliği 20 Kasımda Ankara’da düzenlendi. Kampanyanın “Kadına Şiddete Hayır, Her İşyerine Kreş, Doğum İzni Uzatılsın, Gece Vardiyası Yasaklansın!” taleplerinin dile getirildiği etkinliğe, değişik sektörlerden pek çok kadın işçi katıldı.
Etkinliğin ilk bölümünde UİD-DER Kadın Komitesi’nin çalışmalarını anlatan videolar ve müzik gurubumuzun söylediği türküler eşliğinde kampanyanın tanıtımı yapıldı. Emekçi kadınların yaşamlarıyla patronlar sınıfının kadınlarının yaşamları arasındaki derin fark anlatıldı. Emekçi kadınların yaşadığı tüm sorunların kaynağında kapitalizm olduğu belirtildi. Kapitalizmin erkek egemen zihniyeti derinleştirdiği, emekçi kadınların sorunlarını katmerleştirdiği ifade edildi. Etkinliğin ikinci bölümünde emekçi kadınlar söz aldı. İşyerlerinde yaşadıkları sıkıntıları, kampanya ile ilgili duygularını, taleplere olan desteklerini paylaştılar.
Hizmet sektöründe çalışan bir kadın işçi, işyerinde düşük ücretle uzun saatler çalışmak zorunda olduğunu, patronunun kendi işinin haricinde başka işlere de bakmasını istediğini, işi bitip eve döndüğünde evdeki mesaisinin başladığını ve çok yorulduğunu anlattı. “Kadınız! Biz de insanız” diyen kadın işçi UİD-DER’le tanıştıktan sonra kendisini daha güçlü hissettiğini söyledi ve kampanyanın önemine değindi.
10 yıldır sağlık sektöründe çalışan bir kadın işçi gece vardiyasının kendi üzerinde yarattığı olumsuz etkiyi anlattı. Bütün gece çalıştıktan sonra eve gidip uyuduğunda hayatın devam ettiğini, komşu gürültüsü ya da sokaktan geçen bir satıcının sesiyle uykusunun bölündüğünü anlattı. Vardiyadan çıktıktan sonra sosyal hayata adapte olamadığını, üstelik bir kadın olarak çifte ezilmişlik yaşadığını, vardiyalı çalışmanın insan doğasına aykırı bir çalışma şekli olduğunu dile getirdi. Kampanyayı desteklediğini söyleyen kadın işçi, UİD-DER Kadın Komitesi’nin kampanyasını çalıştığı işyerinde kadın emekçi arkadaşlarına anlatacağını söyledi.
Taşeron firmada çalışan kadın temizlik işçisi, çifte ezilmişlik yaşadığını ve kadın olarak çalışmanın çok zor olduğunu söyledi. Çalışma şartlarını, hamileliğini ve yaşadığı sıkıntıları anlatan kadın işçi, “doğum yardımı” denen paranın “hikâye” olduğunu söyledi. Zor bir hamilelik geçirdiğini, doğum izninin yetersiz olduğunu, işyerinde sütünü sağma imkânı olmadığını, çocuğunu sütten kesmek zorunda kaldığını söyledi. Ayrıca aldığı düşük ücret nedeniyle çocuğunu kreşe veremediğini, çocuğu annesine bırakmak zorunda olduğunu ve aile düzeninin olmadığını anlattı. Çalışma şartlarından da bahseden kadın işçi, çalışırken şeflerinin fotoğraflarını çektiğini ve bunu sosyal ortamlarda paylaştığını anlattı. Bunun da bir taciz olduğunu dile getiren işçi, fotoğrafların nerede ve ne şekilde kullanıldığını bilmediğini, bunun kişilik haklarına bir saldırı olduğunu, bundan çok büyük rahatsızlık duyduğunu dile getirdi. Patronların baskılarına karşı birlikte ve örgütlü mücadelenin önemini UİD-DER’de öğrendiğini anlatan kadın işçi kampanyayı yürekten desteklediğini söyledi.
Fabrikada çalışan bir kadın işçi şartlarının çok kötü olduğunu, fabrikada çok sayıda kadın işçi çalıştığını tuvalet için bile izin verilmediğini söyledi. Dinlenme için verilen 15 dakikalık molada işlerini halletmeleri istenen işçilerin oluşan kuyruk nedeniyle en basit ihtiyaçlarını bile gideremediklerini söyledi.
Sohbetin sonunda kampanya taleplerimizi içeren dövizlerle hep birlikte fotoğraflar çektirdik ve kampanyamızı, mücadelemizi daha fazla emekçi kadınla buluşturmak dileğiyle etkinliğimizi sonlandırdık.
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/