Buradasınız
Aşırı İş Yükü Sağlık İşçilerini İntihara Sürüklüyor!
Tuzla’dan bir işçi
CHP Ankara milletvekili Murat Emir, 7 Kasımda Başbakanlık Bilgi Edinme Merkezi’ne (BİMER) intihar eden sağlık çalışanları hakkında sorular sordu ve nihayetinde aylar sonra da olsa 14 Mart Tıp Bayramı’nda sorduğu sorulara yanıtlar aldı. BİMER’in verdiği cevap insanı dehşete düşürüyor; son 3 yılda tam 431 hemşire, doktor, sağlık çalışanı canına kıymış. Kesintisiz 36 saat mesai yapan sağlık çalışanları fazla iş yükü, uzun çalışma saatleri nedeniyle intihara sürükleniyor.
Başbakanlık verilerine göre; 2015’te 10’u hekim, 71’i hemşire, 99’u diğer personelden oluşan 180 sağlık çalışanı; 2016’da 11’i hekim, 56’sı hemşire, 62’si diğer personel olmak üzere 129 sağlık çalışanı intihar etti. Geçtiğimiz yıl ise 3’ü hekim, 53’ü hemşire, 66’sı diğer personelden oluşan 122 sağlık çalışanı ağır çalışma koşullarını kaldıramadı. Yani buna göre; yalnızca son üç yılda 431 sağlık çalışanı intihar etti. BİMER’in bu verileri açıklarken “Daha önceki yıllara ait verilerin doğruluğu ve bütünlüğüne ilişkin tereddütler bulunuyor olması nedeniyle 2015 yılından itibaren sistemde bulunan veriler üzerinden gerekli çalışma yapılmıştır” demesinden, bu konuda sağlıklı bir bilgiye sahip olmadığımızı da anlıyoruz. Yani durumun açıklanandan vahim olması muhtemeldir.
Performans sistemiyle her 5 dakikada bir muayene yapmak zorunda kalan sağlık çalışanları çok kısıtlı bir zamanda sağlık hizmeti vermek zorunda kalıyorlar. Hastayı bir an önce muayene edip diğerine geçmek zorunda kalıyorlar. Hastane kuyruklarında bekleyen yorgun, halsiz hastalar gereken ilgi ve tedaviden yoksun kalınca da bu kez sağlık çalışanlarına tepki gösteriyorlar. Personel eksikliği nedeniyle 36 saatlik çalışmanın getirdiği yorgunluk tartışmayı ve stresi daha da büyütüyor. Acil kuyruklarında saatlerce bekleyen hasta, verilmesi gereken tedavi hizmetini alamayınca hıncını yetersiz sayıda, uzun saatler çalıştırılan sağlık personelinden çıkarıyor.
Yeterli personel ve ekipman olmadığı için saatlerce çalışan sağlık isçilerinden sağlıklı tedavi beklemek ne kadar mümkün olabilir? Hastanelerde sağlıkta yenilikler yaptığını iddia eden hükümet, sağlık çalışanlarını intihara sürükleyen “sağlıksız” çalışma koşullarını ise gözlerden gizlemeye çalışıyor. Kapitalizmin çarkları işçi ve emekçiler için yaşam alanı bırakmıyor. Sağlık işçilerinin yaşadığı sorunlar ancak örgütlü mücadeleyle çözülebilir.
İnsan Toplumsal Yaşamla İnsandır
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- KESK TÜİK’in Sahte Enflasyon Rakamlarını Protesto Etti
- Harb-İş Eskişehir Şubesinden TİS Eylemi
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...