Buradasınız
Azdan Çok, Çoktan Az Gidiyor!
Bağcılar’dan bir işçi
Geçmişten gelen, kökleri eskiye dayanan bir atasözümüz vardır; “azdan az çoktan çok gider.” Bu atasözünü çoğumuz duymuşuzdur, yeri geldiğinde de kullanmışızdır. Okullarda, televizyonlarda, gazetelerde genelde toplanan vergilerin bu genel ilkeye dayandığını söyleyip dururlar. Bizler de haliyle bunun böyle olduğunu kabul ederiz. Peki, gerçekte bu böyle midir? Yani zenginlerden daha çok yoksullardan daha mı az vergi alınıyor?
Kardeşler öncelikle bize çocukluğumuzdan beri öğretilen bir yanlışı görmemiz gerekiyor. O da sanki patronlarla işçiler eşitmiş gibi bir algı yaratılmasıdır. Bir yanda milyarları kazanan lüks içinde yaşayan patronlar sınıfı, diğer tarafta sefalet ücretleriyle yoksulluk içinde yaşamaya çalışan biz işçiler. Bu durumda patronlar sınıfı ile nasıl eşit olabiliriz? Tabi ki eşit değiliz. Bu gerçekliğin üzerini örtmek içinse “vergide adalet” yani “azdan az çoktan çok” diyerek aslında hem doğrudan hem de dolaylı olarak bizden aldıkları vergilerle kazandığımız üç kuruşa da el koyuyorlar.
Yılsonunda çok vergi ödemekle övünen, vergi rekortmenleri sıralamalarında boy gösteren patronlar, işçilerin her yılın vergi şampiyonu olduğunu dillendirmezler. Sırtlarına yüklenen yüksek vergiler yüzünden işçilerden 2019 yılında toplanan gelir vergisi 96 milyar lira olurken, patronlardan toplanan kurumlar vergisi 78 milyar lirada kalmıştır. Aradaki fark 20 milyar liraya yakındır. Kaldı ki onlardan kesilen vergiler çeşitli vergi afları, teşvikler adı altında yine patronların kasalarına akıtılmaktadır. Bir de dolaylı vergiler var. Asgari ücretli bir işçi ile dolar milyarderi bir zengin yediğine içtiğine aynı miktarda vergi veriyor. Ödediğimiz vergiler katlamalı olarak artıyor. Şimdi bu durumda patronlar mı çok vergi ödüyor, yoksa biz işçiler mi? Bizler daha çok vergi ödüyoruz. Peki, karşılığında ne alıyoruz? Yoksulluk, yoksunluk. Patronlar ise zenginliklerine zenginlik katıyorlar.
Patronlar “azdan az çoktan çok” vergi diyorlar ama bizler için gerçek “çoktan az azdan çok” aldıklarıdır. Yoksulluk içinde yaşıyoruz. Krizin yükünü sırtımıza yüklemeye çalışan patronlar aldığımız üç kuruşa da el koyarken bunun hakkaniyetli bir durum olduğuna ikna etmek istiyorlar bizi. Ses çıkarmamızın önüne geçmek için, kendi çıkarlarını ifade etmek için bu atasözünü kullanıyorlar. Bizler de kendi sınıf çıkarlarımız için bu atasözünü kullanıyoruz. Mesela işyerlerinde haklarımızı geliştirmek, haksızlıklara karşı mücadeleye giriştiğimizde korkmadığımız, kaybedecek bir şeyimizin olmadığını ve kararlılığımızı anlatmak için kullanıyoruz. O yüzden patronlar sınıfına diyoruz ki azdan az çoktan çok gider!
Triangle’ın Kadın İşçileri ve 8 Mart
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Kasım ayı boyunca İstanbul ve İzmir’in ilçe belediyelerinde TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle grevler yaşandı. İstanbul’da Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Bayrampaşa ile Genel-İş’in örgütlü olduğu Ataşehir, Kadıköy ve Maltepe...
- Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından devlet başkanının azledilmesine yönelik önerge 14 Aralıkta mecliste kabul edildi. Devlet başkanı Yoon Suk Yeol görevinden uzaklaştırıldı. Başkent Seul ve diğer şehirlerde önergenin görüşüldüğü...
- Çalıştığım işyerinde bazı işçi arkadaşlarım aldıkları düşük ücretin sebebinin yaptıkları işten kaynaklandığını, daha iyi maaş alabilecekleri bölümlere, görevlere veya mesleklere gelerek maddi sorunlarının çözüleceğini düşünüyorlar. Bu yolla hem iş...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası kademeli grev kararı almıştı. 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin...
- Son zamanlarda her şey pahalanırken işçi ve emekçilerin hayatının ne kadar ucuzladığını hep birlikte görüyoruz. İzmir’de bir anne 5 çocuğunun üzerine kapıyı kilitleyip işe çıktığında, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında 1 ilâ 5 yaşındaki...
- Filistin’de bir yıldır süren savaşta 43 binden fazla insan katledildi. Sokaklarda çocukların sesleri yankılanırken şimdi bombaların gürültüsü ve sessiz çığlıklar yankılanıyor. Peki, Filistin’de bu kahredici savaşın tek sorumlusu Siyonist İsrail...
- Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz günlerde gerek kamuda gerekse de özel sektörde çalışan, farklı sendikalara üye doktor, hemşire, tıbbi sekreter, temizlik işçisi, paramedik, ATT gibi sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. UİD-DER’de daha önce...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta GE Grid...
- 17 Temmuzdan bu yana direnişte olan Polonez işçileri, taleplerinin karşılanmaması üzerine Ankara’ya yürüme kararı aldılar. 7 Aralıkta “Anayasal Hak Yürüyüşü” başlattılar. İstanbul’da Çatalca ve Kartal’da, Kocaeli’de Gebze’de önlerine dikilen polis...
- Sendikalı oldukları için işten atılan ve 5 aydır işlerine sendikalı olarak dönmek için mücadele eden Polonez işçileri, tüm yasaklara, baskılara, karalamalara rağmen mücadeleden vazgeçmiyor. İşçiler direnişlerinin 146. gününde Çatalca’dan Ankara’ya “...
- Sermaye sınıfının tatlı kârları uğruna işçileri sefalete, kölelik koşullarına mahkûm etmek isteyen siyasi iktidarsa MESS’e bağlı fabrikalarda bir kez daha “erteleme” adı altında grev yasağı ilan etti.
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davanın 10...