Buradasınız
Brillant’ta İflas Tezgâhı ve Toplu İşçi Kıyımı
Sefaköy’den bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
İşçi işten kendisi ayrılsın, tazminat almadan çıkıp gitsin diye işçiye akıl almaz baskılar uyguluyorlar. Bir bakmışsınız işçinin önüne istifa kâğıdı konmuş, bir bakmışsınız işten çıkarılan işçiye “haklarımı aldım” diye ihbarname imzalatılıyor. İşçiyi tazminatsız işten atmak için her yol mubah! Daha geçen hafta, çöpe atılan bir bez parçasını herkesin gözü önünde alıp eve götürmek isteyen bir işçiyi hırsızlıkla suçladılar. Sırf tazminat ödememek için işçiye iftira atana, insanların onuruyla, şerefiyle oynayana ne denir? Üstelik “istifanı imzala hırsızlık tutanağını verelim sana” diyorlar işçiye. Yeter ki işçi tazminat almadan çıkıp gitsin! İşçiye komplo kuran, ardından şantaj yaparak oyuna getiren fabrika yönetimi diyecek söz bırakmıyor geriye.
Şimdi yeni bir tezgâh daha kurulmuş Kıraç’taki fabrikalardan birine. Baydemirler, kendisine ait Baydok firmasının iflas ettiğini ilan ediyor işçilere. Kârlılığıyla, sürekli büyümesiyle, ihracatıyla, Mısır’da kurduğu fabrikalarla övünen Baydemirler patronu bir kez daha işçinin hakkını gasp etmek için tezgâh kuruyor. Utanmaları, sıkılmaları yok! 450 işçiye “isteyen kendisi işi bıraksın” diyorlar. 20 işçi istifa ediyor. İşçilerin alacaklarını 1 ilâ 3 yıl arasında ödeyeceklerini duyuruyor Baydemirler yönetimi.
Mücadeleci İşçiler Baydemirler Fabrikası Önündeydi
İşten atılan ve hakkını arayan Brillant işçileri, 30 Ekim Cumartesi günü, C vardiyası girişinde, Kıraç fabrikasının önünde iflas yalanını teşhir ettiler ve işçileri uyanık olmaya çağırdılar. “İflas Yalanına Kanmayacağız!”, “İşten Atmalar Durdurulsun!” sloganlarıyla seslendiler içeriye. Müdürlerde bir panik havası başladı. Servislerin çıkış kapısını değiştirdiler, işçilerle eylemci işçiler birbirlerini görmesinler diye koca koca mazot tankerlerini araya park ettiler ve bu araçları çalıştırıp sürekli olarak gaz verdiler ki, eylemcilerin sesi fabrika bahçesinden duyulmasın. İşçiden, mücadeleden nasıl da korkuyorlar.
Konuşma yapan eylemci işçiler ses çıkararak eylemi sabote etmeye çalışan tanker şoförlerine şu sözlerle teşekkür etti: “Bu araçların şoförlerine de teşekkür ediyorum. Eğer böyle yapmasalardı biz yönetimin ne kadar panik olduğunu, ne kadar korktuğunu anlayamayacaktık.”Bahçeye park edilmiş tankerlerin kıyısından köşesinden merakla eylemcileri görmeye çalışan işçilere müdürler engel olmaya çalıştılar. İşten atılan Brillant işçilerin ellerinde, “İflas Değil Yağma”, “Yağmaya Karşı Mücadele”, “İşten Atmalar Durdurulsun” yazılı dövizler vardı.
Eylemci işçiler yaptıkları konuşmalarda iflas söyleminin işverenin yeni bir tezgâhı olduğunu anlattılar ve bunun sonuçlarıyla mücadele etmek gerektiğini vurguladılar.
Sessiz Sedasız Gidersek Esas O Zaman Kaybetmişizdir!
Servislerine binmek üzere paydos eden ve bahçede ara ara beliren işçilere şöyle hitap edildi: “Baydemirler yönetimi büyük bir yağmaya hazırlanıyor. Bunların ne kadar yalancı olduklarını daha öncesinden de biliyoruz. Şimdi daha büyük bir tezgâh kuruyorlar. Kesinlikle bunların oyununa gelmeyin! Bunların niyeti belli: Bunlar, sizleri işten çıkartırken birikmiş tazminatlarınıza da el koymaya çalışıyorlar. Hani onlar bize yıllardan beri ‘biz bir aileyiz’ diyorlardı. Bu aile nereye gitti? Neden bizler zarara ortak ediliyoruz da kâra gelince unutuluyoruz? Duyan arkadaşlar duymayanlara anlatsın! Kesinlikle çıkışları kabul etmeyelim. Eğer sessiz sedasız gidersek esas o zaman kaybetmişizdir. İşyerinizi terk etmeyin. Biz bu süreçte sizlerin yanınızda olacağız, sizi yalnız bırakmayacağız.”
Eylem boyunca sloganlar ve konuşmalar kesilmedi. İçerideki işçilerden eylemci işçilerin telefonlarına “konuşmalar net duyulmuyor, daha yüksek sesle devam edin” mesajları geliyordu. Konuşmalar esnasında fazla gürültü çıkartan yöneticilere eylemcilerden siren sesi ve sürgülü demir kapının tekmelenmesiyle yani onlarınkinden çok daha yüksek bir sesle karşılık verildi. Kapının kırılarak içeriye baskın yapılmasından endişelenen müdürler kapı önüne doluştular. Birbirlerine “daha ne bekliyorsunuz, çağırın polisi” diyorlardı ama bir tanesi bile aramayı denemiyordu. İşçiler fabrikanın diğer kapısından kaçırılmak istendi. Buna hazırlıklı olan eylemcilerin bir kısmı da diğer çıkışa giderek seslerini işçilere ulaştırmaya devam ettiler.İşçilerin uğurlanmasının ardından “biz de işten atıldık” diyerek yanımıza gelen ve bizimle tanışmak isteyen işçi arkadaşlarımızla oradan ayrıldık.
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Asırlar boyunca kalem ve kâğıdın tek sahibi egemenler oldu. Böylece olayları, bu olaylardan çıkarılacak sonuçları kendi ihtiyaçları doğrultusunda kurgulayıp kaydettiler, yani tarihi yanlı ve yanlış anlattılar. Bu nedenle resmi tarih, egemen...
- Siyasi iktidar 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etti. “Aile yılı” ifadesi kendi başına bakıldığında kulağa hoş gelebilir. Ancak bunu dile getirenlerin bugüne kadar yaptıklarına ve paketin içeriğine bakıldığında durumun hiç de aile ve toplumun mutluluğu...
- Yeter be hey/ Uyan/ Uyanalım artık bu beyhude uykudan/ Emektir doğadakini işleyip dönüştüren/ Tüm zenginlik;/ İşçinin kolunun gücü/ Gözünün feriyle oluşur
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...