Buradasınız
Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
Ankara’dan emekçi kadınlar

Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar yoksulluk yüzünden öldüler. Haklı olarak emekçiler bu duruma öfkelerini dile getirdiler. Sonra iktidar sözcülerinden bir kadın çıktı ve “siz de her şeyi paraya bağlıyorsunuz” dedi, “annenin yaşam tarzı” gibi şeyler geveledi. Bu sözler üzerine elbette çok konuşuldu. Bir grup emekçi kadın olarak iktidar sahiplerinin sorumluluğu üzerlerinden atmak için her türlü yalanı söylemekten çekinmediklerini, emekçileri aldattıklarını konuştuk.
Elbette onlar böyle şeyler söylerken sorumluluklarını gizlemek istiyorlar, bizler de onların işaret ettiği pencereden bakalım ve yoksulluğumuzu, bize sefaleti yaşatan bu düzeni sorgulamayalım istiyorlar. Zihnimizi karıştırarak mesela bu olayda anneyi suçlayalım, “çocuklarını nasıl yalnız bırakır?” deyip ona kızalım istiyorlar. Egemenler her zaman onların istediği gibi düşünmemiz için çalışıyorlar. Bunun için medyayı da kendi çıkarları doğrultusunda kullanıyorlar. Dizilerde, gündüz kuşağı programlarında, haberlerde kadınları bir formata hapsediyorlar. Kadına yönelik şiddet, taciz haberleri sürekli tekrar ediliyor. Özellikle gündüz programlarıyla “herkes kötü, herkes suçlu olabilir, kimseye güvenilmez” gibi bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Bizim sohbetimizde bir emekçi ablamız o tip programlarda gördüklerinden sonra kızına çok dikkatli olmasını tembih ettiğini, onun için çok korktuğunu söyledi mesela. Elbette kadına şiddet, kadın cinayetleri, çocuklara yönelik taciz ve tecavüz çok ciddi sorunlarımız. Ama bu tür programlar bu sorunlara çözüm üretmediği gibi toplumda korku ve güvensizliği besliyor. Sorunlar son derece magazinel bir şekilde ve bireysel düzeye indirgenerek, özellikle kadınlar suçlanarak konuşuluyor. Burada amaç belli: Emekçileri korkutmak, birbirine güvensizleştirmek, zihinleri bulandırmak!
Bu tür programlarda emekçi kadınlar olarak yaşadığımız yakıcı sorunlara hiç yer verilmiyor. Asgari ücretle geçinebiliyor muyuz? Hayat pahalılığı karşısında ne yapabiliriz? Çocuklarımız nasıl besleniyor, yetersiz beslenmeden dolayı sağlıksız mı oluyor? Anneler işe gittiklerinde çocuklarına nasıl bakılıyor, neden ücretsiz kreşler yok? Bunlar gibi can yakan sorunlarımız görmezden gelinirken kadın cinayetleri ve benzeri haberlerin döne döne yayınlanmasının amacı emekçi kadınların kendilerini yalnız ve çaresiz hissetmeleri, korku içinde yaşamalarını sağlamaktır.
Diğer yandan en yakın örneğiyle Polonez direnişinde olduğu gibi emekçi kadınlar grev ve direnişlerde öne çıkıyorlar. Ancak televizyonlarda bu gibi örnekleri ne kadar görebiliyoruz? Hakları için mücadele eden emekçi kadınları, direnen işçilerin kararlı mücadelesini görsek yaşadığımız toplum ve insanlar hakkında daha farklı düşünmez miyiz? Haberlerde, gündüz programlarında hep aynı şeyler, bizi korkuya, endişeye itecek şeyler var. Çoğu zaman ürkütücü detaylar döne döne ve abartılarak veriliyor. Tüm bunlar başka gerçek yokmuş gibi sunuluyor. Ama Polonez direnişi de gerçek. Neden bu haberler veriliyor da işçi direnişleri, emeklilerin hak mücadeleleri, emekçi kadınların mücadeleleri yer bulmuyor televizyonlarda, medyada? Çünkü egemenler bu güzel örnekleri görmemizi istemiyorlar; onların istediği gibi düşünelim, birbirimizden korkalım, bir araya gelip sorunlarımıza çözüm aramayalım istiyorlar. Hayat pahalılığından kadın cinayetlerine, emperyalist savaşlardan çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakacağımıza kadar tüm sorunlarımız için ancak birlikte mücadele edersek çözüm üretebiliriz. Kapitalist kötülükler dünyasının karşısına emeğin ve güzelliğin dünyasını koyabiliriz. Bunun için emekçi kadınlar olarak UİD-DER’de bir araya gelmeliyiz. Sorunlarımıza ve topluma nasıl bakmamız gerektiğini İşçi Dayanışması’ndan öğrenmeliyiz.
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
Son Eklenenler
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....
- Pakistan’da binlerce tekstil işçisi, hakları için haftalardır mücadele ediyor. Arjantin’de emekliler her Çarşamba günü düzenledikleri protestolar devam ediyor. Tunus’un en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Birliği (UGTT) üyesi toplu taşıma...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK, 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine dair, Kamu İşveren Heyeti teklifinin açıklanmasının ardından, 13 Ağustos Çarşamba günü Türkiye’nin pek çok kentinde ortak basın...