Buradasınız
“Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
İzmir’den bir İşçi Dayanışması okuru

Antik Çağ filozoflarından Efesli Heraklitos milat öncesinden bize “değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” diye seslenir. Ama biz işçiler öyle bir sabah uyandığımızda değişmeye başlayamayız. Ancak örgütlü bir işçiyle bir tesadüf sonucu tanışmamızla başlar değişim serüvenimiz. O güne değin beynimizdeki ve dilimizdeki her şey egemenlerin düzenlerini sürdürmek için söylediği “böyle gelmiş, böyle gider” yalanının yansımasıdır. Böyle inandırıldığımız için hiçbir şeyin değişmeyeceğinin canhıraş savunucusu oluruz. Hatta o savunduğumuz görüşlere birileri itiraz ettiğinde “bunlar benim kendi görüşlerim” diye de iddia ederiz. Oysa ne böyle gelmiştir, ne de böyle gitmek zorundadır. Hayatta her şey değişmektedir.
Meramımı kendisini yakından tanıyan arkadaşlarımızın “yüreği çok güzeldi” diye andıkları sevgili Rüzgâr’ımızın ablası ve abisinin ifadeleriyle sizlere aktaracağım. Ablası şöyle demişti: “Kardeşim, bize ‘siz benim ailemsiniz. Hepinizi çok seviyorum. UİD-DER ise benim kendi seçtiğim ailemdir. UİD-DER ailemi de çok seviyorum. Benim değişip dönüşüp bilinçli bir işçi olmam UİD-DER ailem sayesindedir’ demişti. Kardeşim ömrünün son 4 yılını sizin aranızda çok mutlu yaşadı. Kardeşimin sizin aranızda ne kadar değiştiğini her halinden görüyorduk. İyi ki varsınız. Onun anıları sizinle yaşıyor. Sizleri yakından tanıdıktan sonra kardeşimin neden çok mutlu olduğunu şimdi çok iyi anladım.” Bu ifadeler çok anlamlı ve önemliydi. Güzel gözlü minik kızı şiir okurken video çekiyordu, gözlerine baktım. Gözlerinden damlalar istemsizce yüzüne süzülüyordu. Daha sonra o an ne hissettiğini sordum. “Kızım henüz çocuk. İleride ‘dayının arkadaşlarının arasında şiir okumuştun’ diye anlatacağım kızıma” demişti.
Rüzgâr’ımızın abisi ise “kardeşim çocuk yaşında çalışmaya başladı. Biraz büyüdükten sonra, tespih sallayan, mahallenin serseri tipleriyle arkadaşlık etmeye başlamıştı. Uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklar edinecek diye endişe ediyorduk. O serseri arkadaşlarından uzak tutmak için sürekli peşindeydik. Arabesk müzikler dinlerdi. Gece geç saatlerde eve geliyordu. Kardeşim eve gelene kadar annem onun gelmesini beklerdi. Dört yıl önce kardeşimin eve kitap getirip okuduğunu görünce, çok şaşırmıştım. Okuduğu kitapların hepsi işçileri anlatan kitaplardı. Artık arabesk değil, sol görüşlü müzikler dinlemeye başlamasına da çok şaşırmıştık. Sonra UİD-DER’e gidip geldiğini anlatmıştı bize. Bizi de UİD-DER’e götürmek istiyordu. Çok güzel ve önemli bir yer olarak anlatıyordu UİD-DER’i. Sizleri yakından tanıyınca, kardeşimin nasıl değişip dönüştüğünü anladım. Sizleri tanıyınca, kardeşimin anılarının sizlerin arasında yaşatıldığını gördüm. Çok sevindim. Kardeşimin anılarını yaşatmak için, ben de sizlerin yanında olacağım. Evimde İşçi Dayanışması gazetesinin pek çok sayısı var ama açıkçası okumuyordum. Fark ettim ki bilmediğim ne kadar çok şey varmış, bundan sonra bütün yazıları okuyacağım.”
Dünden bugüne sınıfımızın mücadelesinde yerini almış herkesin anılarını yaşatırız, ne şekilde ve nasıl yitirmiş olursak olalım. Bugün aramızda olmayan sınıf büyüklerimizi de düne değin yanı başımızda bizimle beraber mücadelemizin bir parçası olan sınıf kardeşlerimizi de asla unutmayız. Yeni serpilip büyümeye başlayan çocuklarımıza bakıyor, “bekle beni küçüğüm, umudun karatmadan, sevincin yitirmeden” türküsünü söylüyoruz birbirimizin sesine sesimizi katarak. Bizden evvel aramızdan kopartılanlara borcumuzu onların yerlerine de mücadele ederek ödeyebiliriz.
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
- Ümitsizlik Fareleri Öldürür, Peki Ya İnsanları?
- Haksızlığı Görüyorsan Harekete Geç ve Örgütlen!
- “Keşke Sendikayı Getiren Arkadaşları Dinleseydik”
- Panterler Konuşsaydı
- Kapıda Kalmak
- Örgütlenen İşçilerin Değişim Serüveni
- Düzenin Çürütücü Etkisinden Bizi Örgütlü Mücadele Kurtarır
- Kapitalizm Çok Çalıştırarak da Öldürür
- “Belki Ben, Belki Sen”
- Mutlu ve Umutlu Olmanın Formülü Örgütlü Mücadele
- Çöpten Toplanan Kalemler
Son Eklenenler
- İnsanlığın elindeki bunca bilgi birikimine, teknolojik gelişmelere ve deneyimlere rağmen bir afetin felakete dönüşmesi ancak bilinçli tercihlerin sonucu olabilir. Yaşadığımız sermaye düzeni kapitalizmde kâr her şeyden önce gelir ve eğer kâr...
- Değişim Yaratacak ve Yeni Bir Dönem Açacak Olan Emekçilerin İradesidir! İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Fransa’dan sonra Doğu Avrupa ülkesi Çekya hükümeti de emeklilik yaşını yükseltmek üzere hazırlıklara girişti. Hükümet, 65 olan emeklilik yaşını 68’e çıkarmak istiyor. İşçilerse zaten mezarda emeklilik demek olan 65 yaş sınırının daha da...
- Fransa işçi sınıfı Macron hükümetinin emeklilik yaşını 64’e çıkarmasına genel grevlerle karşı koymaya devam ediyor. Ülkede, 23 Marttan sonra 28 Martta da milyonlarca işçinin katıldığı grevler gerçekleştirildi. Böylelikle Fransa işçi sınıfı Ocak...
- 27 Martta Almanya’da son yılların en büyük grevi yaşandı. Havaalanları, demiryolları, limanlar tramvay, otobüs ve metrolar 24 saat boyunca çalışmadı. Ulaşım ve kamu hizmetleri durdu. Grev alanlarında mitingler, gösteriler yapıldı.
- Çalışma koşullarının düzeltilmesi, baskıların son bulması ve ücretlerine yüzde 25 oranında zam yapılması talebiyle direnişte olan Mata Otomotiv işçileri, direnişlerinin 30. gününde Ankara’daydı. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan...
- Ben Güneş, 17 yaşındayım. Nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum. Burası artık Hatay diyebileceğim bir yer değil, benim alıştığım Hatay değil. Çok garip bir şey, doğup büyüdüğüm yerin böyle yıkılışını görmek… Bunu yaşayacağımızı düşünmedim hiç. Tabii...
- İstanbul/Tuzla’da bulunan Mata Otomotiv işçileri, 27 Martta Ankara’ya yürümek üzere İstanbul Endüstri ve Ticaret Serbest Bölgesinde toplandılar. Daha insani koşullarda çalışmak isteyen ve haklı taleplerini duyurmak için Ankara’ya yürümek isteyen...
- Mata Otomotiv’de 27 Şubatta üretimi durduran 1000 işçi, hakları için 27 Martta Ankara’ya yürüyor. Mata işçileri, iş güvenliği önlemlerinin alınması, yönetim ve amirlerin uyguladığı baskının son bulması ve yüzde 20 ek zam yapılması için işten kaçınma...
- Tıpkı depremden önce olduğu gibi depremden sonra da devlet yetkilileri sorumluluklarından kaçmaya devam ediyorlar. Hatta umursamazlıkta adeta birbirleriyle yarış halindeler! İlk imdada koşanın devlet olmasını bekleyen depremzedeler hayal kırıklığına...
- Depremzede emekçiler bu kış günlerinde sıcak bir yuvadan yoksunlar. Çoğunun giyecek doğru düzgün bir kıyafeti ya da belki sarılacak bir battaniyesi yok. Çocukların ayaklarında ayakkabıları yok. Kimisi sıcak bir çorbadan yoksun. Deprem bölgesinde...
- DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından Cengiz Holding binası önünde direnişçi işçilerle birlikte kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Satera Elektrik işçilerine direnişteki Mata işçileri ile MKS işçileri de destek verdi. Eyleme DİSK’...
- İran’da kız çocuklarının eğitim gördüğü okullarda 30 Kasım 2022 tarihinden beri zehirlenme vakaları görülüyor. İlk olarak Şiilerin kutsal saydığı Kum kentinde bulunan Kum Kız Sanat Okulunda görülen zehirlenme vakası, kısa sürede diğer okullarda da...