Buradasınız
Grev ve Direnişler Artarken Eksik Olan Ne?

İstanbul Esenyurt’ta Sunny (Atmaca) işçileri sendikal hakları için mücadeleye devam ediyor. Patronlarının TÜYAD isimli bir sermaye örgütünün yönetim kurulu üyesi olduğunu hatırlatan işçiler, “örgütlenmek patrona serbest, işçiye yasak mı” diye soruyor. Çelik-İş Sendikası üyesi işçiler, işten atma saldırısı karşısında eylemlerini sürdürüyor.
İstanbul Tuzla’da faaliyet gösteren ETF Tekstil fabrikasının patronu fabrikayı kapatacağını duyurup onlarca işçiyi işten atmıştı. Fabrika önünde direniş başlatan DERİTEKSüyesi işçilerin direnişi 100. günü geride bıraktı. İstanbul Çekmeköy’de bulunan entegre hindi fabrikası Alphindi’de çalışan işçiler ise patronun sendikadan istifa etmeleri için yaptığı baskılara ve bir arkadaşlarını işten çıkarmasına karşı iş bıraktı.
İzmir Kemalpaşa ve Manisa Turgutlu’da bulunan Gates (Rapro) Hortum’da çalışan dört işçi sendika üyesi oldukları için işten çıkarıldı. DİSK’e bağlı Lastik-İş üyesi işçiler şirketin Kemalpaşa’da bulunan fabrikası önünde eylem gerçekleştirdi. İzmir’deki bir başka hak mücadelesini ise İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı taşeron firma tarafından işten atılan evde sağlık ve bakım işçileri veriyor. Haksız yere işten atılan işçiler, güvenceli koşullarda işbaşı yapana kadar eylemlerini sürdüreceklerini söylüyorlar.
İzmir’de bulunan Efe Rakı’ya ait Distile fabrikasında çalışan işçiler sendikalaştıkları için işten atılmıştı. Patronun sendika düşmanı tutumundan vazgeçmesi, atılan işçilerin geri alınması için Tekgıda-İş Sendikası fabrika önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Benzer bir durum Sütaş’ta da yaşanıyor. İşçilerin sendikal örgütlenme hakkını 10 yıldır tanımayan ve sendikalaşmanın önüne geçmek için işten atma saldırıları gerçekleştiren Sütaş yönetimi Tekgıda-İş tarafından protesto edildi.
Bursa’da bulunan Technomix fabrikasında Türk Metal üyesi işçilerin başlattığı grev sürüyor. Çoğunluğu kadın olan işçiler, sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmeyeceklerini dile getiriyorlar. Manisa’da bulunan Termokar fabrikasından atılan Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin direnişi de sürüyor.
Çelikler Holding’e ait Afşin-Elbistan Linyitleri (AEL) Kömür İşletmesinde çalışan 350 işçi maaşlarının iyileştirilmesi için iş bıraktı. İstanbul Bayrampaşa Sebze ve Meyve Halinde çalışan işçiler de sigortasız, kuralsız ve güvencesiz çalıştırılmalarına karşı iş bırakırken taleplerini kabul ettirmeyi başardılar.
Grev ve direnişlerin giderek arttığı bölgelerin başında Kocaeli geliyor. Birleşik Metal-İş Gebze 1 No’lu Şube üyesi Asen Metal işçilerinin Dilovası’nda bulunan fabrika önündeki direnişi 100. gününü geride bıraktı. Dünya çapında faaliyet gösteren e-ticaret şirketi Amazon’un Gebze’de bulunan Türkiye deposu Ceva Lojistik önünde ise DGD-Sen üyesi işçiler eylemler gerçekleştiriyor. Yine Gebze’de bulunan Pulver Kimya fabrikası önünde Petrol-İş Sendikası üyesi işçilerin direnişi sürüyor. Patronun sendika düşmanı tutumuna boyun eğmeyen işçiler eylemlerine devam ediyorlar.
Düzce ve Manisa’da bulunan Standart Profil fabrikalarında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, ücretlerinin iyileştirilmesini talep etmiş fakat işveren ara zam yapmayacağını duyurmuştu. Bunun üzerine iş bırakan ve fabrikadan ayrılmama kararı alan işçilerin eylemleri sonuç verdi. Ücretlere yüzde 28 ek zam yapıldı, tüm işçilere 1500 liralık alışveriş çeki verildi.
Manisa Soma’da Türkiye Kömür İşletmelerine (TKİ) bağlı Soma Ege Linyitleri İşletmesi (ELİ) bünyesindeki Eynez açık ocağının bir bölümünün özelleştirilmek istenmesine karşı işçiler eylemler gerçekleştirmişti. İş bırakma eylemleri yapan, çadırlar kurup nöbet tutan, özelleştirme karşıtı imza kampanyası yapan ve son olarak Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirmek isteyen işçilerin mücadelesi sonuç verdi. Türkiye Maden İşçileri Sendikası yöneticileri, devlet yetkilileriyle yaptıkları toplantılarda özelleştirme olmayacağı bilgisini aldıklarını duyurdular.
Eksik olan ne?
Grev ve direnişlerin sayısında son süreçte belirgin bir artış var. Emek Çalışmaları Topluluğunun araştırmalarına göre 2020’de 706 olan toplam eylem sayısı, 2021’de önemli bir artışla 827’ye çıkarken, grev ve direnişlere katılan işçi sayısı 46 binden 83 bine çıktı. Türkiye işçi sınıfı 2022’ye ise çok hızlı bir giriş yaptı. 2022 yılı için geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesinin ardından işçiler, düşük zamlara itiraz etmeye ve ek zam talep etmeye başladılar. Bu doğrultuda birkaç fabrikada başlayan üretimi durdurma eylemlerinin kazanımla sonuçlanması, diğer işçileri de etkiledi ve ek zam talebiyle başlayan eylemler ülke geneline yayıldı. Yılın ilk üç ayı yüzlerce işyerinden on binlerce işçinin fiili direnişleriyle, işyeri işgalleriyle geride kaldı.
İçinden geçtiğimiz sürece dair öne çıkan tek husus eylemlerin sayısal artışı değil. İşçiler taleplerini kabul ettirmek için doğrudan üretimi durduruyor yani üretimden gelen güçlerini kullanıyorlar. Son bir yılda yüzlerce işyerinde fiili grevler, işyeri işgalleri gerçekleştirildi. Bir başka husus ise eylemlerin yaygınlığıdır. Türkiye işçi sınıfı hareketi uzun yıllar boyunca esas olarak Marmara ve Ege bölgelerinde varlık gösterdi. Ancak uzun süredir dikkat çektiğimiz üzere Anadolu’daki işçi kitlesi de bu süreçte yavaş yavaş çeşitli eylemlerle varlığını hissettiriyor. Sık sık Antep’ten, Sivas’tan, Konya’dan, Çorum’dan işçi eylemleri haberleri geliyor.
Türkiye’de toplum çok yönlü ve köklü bir dönüşüm geçiriyor. Ülke genelinde 300’ün üzerinde organize sanayi bölgesi, bunun yanı sıra onlarca serbest bölge ve on binlerce tekil işletme bulunuyor. Nüfusun yüzde 93’ünden fazlası şehirlerde yaşıyor ve toplum daha fazla işçileşiyor. İşçi eylemlerinin gelişiminin arkasında da eylemlerin yaygınlığının arkasında da toplumun yaşadığı bu köklü dönüşüm ve buna eşlik eden işçi sınıfını yoksullaştırma politikalarına tepki vardır. Siyasi iktidarın politikaları nedeniyle 2018’den bu yana işçi sınıfının tüm kesimleri uçurumdan düşercesine yoksullaşmaya başlamıştır. Yükselen enflasyon ve ağırlaşan hayat pahalılığı kaçınılmaz olarak hoşnutsuzluğu ve tepkileri beraberinde getirmiştir. Üstelik işçi ve emekçileri siyasi iktidarın söylediği gibi güzel günler değil, daha zorlu ve kahırlı günler bekliyor. Bu da işçi hareketi açısından yeni eylem dalgalarının yükselişe geçeceğinin önemli bir işaretidir.
İşte burada büyük bir çelişkinin altını çizmekte fayda var. Grev ve direnişlerin sayısı artıyor ancak kazanım haberleri neden aynı oranda artmıyor? Kuşkusuz bunun sebebi Türkiye işçi sınıfının örgütsüz olmasıdır. İşçi Dayanışması’nın 167. sayısında belirttiğimiz üzere işçilerin bilinç ve örgütlülük düzeyiyle yaptıkları eylemlerin niteliği ve sertliği arasında ciddi bir açı var. Ocak ayında ek zam talebiyle yükselen hareketi düşünelim, yüzlerce fabrikada üretimi durdurma eylemleri ve işyeri işgalleri gerçekleşirken, bir iki istisnai örnek dışında bu eylemleri gerçekleştiren işçiler sendikalaşmaya yönelmedi. Dolayısıyla ek zam taleplerini patrona kabul ettirenlerin bile eline kalıcı herhangi bir şey geçmedi. Alınan zamlar buhar olup uçtu.
Peki, ya sendikalar? Sendikalar işçilerin en temel mücadele örgütleridir ancak bugün ne yazık ki büyük oranda işçilikten kopmuş, bürokratlaşmış yöneticiler tarafından yönetiliyor. Hâl böyle olunca sendikal haklar ve işçi sınıfının çıkarları için mücadele etmek yerine kendi koltuklarını korumaya odaklanıyorlar. Sene başında patlayan ek zam mücadelelerini sahiplenmek, başarıya ulaştırmak veya sendikal örgütlülüğe taşımak konusunda sendika yöneticilerinin büyük çoğunluğu kılını bile kıpırdatmadı. İşçiler mevcut bilinç düzeyinin düşüklüğü sebebiyle bir patinaj yaşarken, sendikal hareketin içinde bulunduğu durum bu alandaki çıkışsızlık sarmalını büyütüyor.
Türkiye işçi sınıfını ekonomik ve siyasal olarak zorlu bir süreç bekliyor. Bu süreçten ağır yaralar almadan çıkmanın formülü döne döne vurguladığımız gibi patronlara karşı birleşmek ve bilinçlenmektir, yani doğru ve sağlam bir örgütlülüğü kuşanmaktır. İşçiler, öğrenciler, emekçi kadınlar, emekliler… İşçi sınıfının tüm kesimleri bir araya gelmek, örgütlenmek, dayanışma içinde hareket etmek zorundadır! Birlik ve dayanışma ekmek kadar, su kadar gereklidir. Sendika üyesi işçiler, sendikaların tepesine çöreklenmiş bürokrat sendikacıları sendikalarından def etme bilinciyle hareket etmelidir. Ancak bu şekilde sendikalar işçilerin mücadeleci örgütleri haline gelebilir. İşçi sınıfı ancak doğru bir örgütlülüğe kavuştuğunda ve emeğin örgütlü cephesi büyüdüğünde bu gidişata dur diyebilir, içinde bulunduğu çıkışsızlık sarmalından kurtulabilir!
- Antep’te Tekstil İşçileri Düşük Zamlara Karşı Mücadele Ediyor
- Kaynak Tekniği İşçileri Grevde
- Yolbulan Metal İşçileri Eylemlerine Devam Ediyor
- GE Grid Solutions Grevinde Anlaşma Sağlandı
- Schneider Elektrik’te Anlaşma Sağlandı
- Genel-İş Üyesi İZBB İşçileri İş Bıraktı
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Direnişçi Polonez İşçileri: “Direne Direne Kazandık!”
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
- Green Transfo’da Grev Başladı
- İşçilerin Grev-Direniş Rehberi
- İşçiler “146+Bir Polonez” Belgeselinin Galasında Buluştu
- Arıtaş Kriyojenik İşçileri de Greve Çıktı
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Polonez Direnişçileri Çatalca Adliyesi Önünde
- Polonez İşçileri Baskılara Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor!
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grev Ateşi Büyüyor: Grid Solutions ve Schneider Elektrik de Grevde!
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- İşçi Dayanışması 202. Sayı Çıktı!
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Suriyeliler Geri Dönecek mi?
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- İşçi Sınıfının Ortak Mücadele Dili: GREV!
- Umudumuzu ve Direncimizi Güçlendirelim, Mücadelemizi Büyütelim!
- İşçi Dayanışması 201. Sayı Çıktı!
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- Devlet Bütçesi Kimin Bütçesi?
- İşçilerin Tek Çıkış Yolu Birlik, Dayanışma ve Mücadeledir!
- İşçi Dayanışması 200. Sayı Çıktı!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
Son Eklenenler
- Aralık ayında tüketici fiyatlarının yüzde 1’in biraz üzerinde yükseldiği, yıllık enflasyonunsa azalarak yüzde 44 civarında gerçekleştiği açıklandı. Bu oranlara bakarak enflasyonun hız kestiğine, ücret zamlarının “beklenen enflasyona” göre belirlenip...
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...