Buradasınız
Dev Gövdesiyle Yürüyor Haziranda
Gebze’den metal işçisi bir kadın
Her fotoğraf karesinde ayrı bir duygu, her marşında, her şarkısında ayrı bir coşku ve her duyduğumuz seste ayrı bir inanç, ayrı bir direnç çiçeği açtı ufukta. Bugüne kadar hiç bilmiyor değildik tarihimizi, hiç duymamış değildik 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişini. Fakat “Aylardan Hazirandı İşçiler Tarih Yazdı” güncellemeleriyle birlikte, her anına, öncesinden sonrasına, sonrasından bugünlere uzanan uzun bir yolculuk yaptık. Yalnızca geleneğimizi değil geleceğimizi de yaşattı gözlerimizde.
“İşçi durursa dünya durur” diyordu Kemal Türkler, “işçi durursa gemi durur, hayat durur.” Durdu! Çünkü kendi emekleriyle kurdukları, savundukları, örgütlendikleri sendikaları kapatılmak isteniyordu işçilerin. Tercüman gazetesinde ise şöyle yazıyordu: “Solcuların tahrik ettiği işçiler olaylar çıkardı.” O günleri bize yaşatan bir işçi ise şöyle anlatıyordu: “Biz hasta geçer diye yolun tamamını kapatmadık. Ama askerler yolu büsbütün kapatmıştı. Biz yine de onlara bugün askersiniz yarın işçi olacaksınız diyorduk.” Her şeye rağmen geçemediler nehir gibi onca koldan akıp gelen işçi selinin önüne. Zamanın egemenlerine korku salan işçi sınıfı dersini verdi patronlara. İşçi sınıfı “artık buradayız” diyordu. Gücünü örgütlü ve haklı oluşundan alıyordu. Aradan mücadele ve kazanım dolu yıllar geçti ve 1980’e gelindiğinde koparıldı dalından o fidanlar. Köklerine varana kadar kazınmak istendi. Ama tarihe kazınan o izleri silmek öyle kolay değil.
UİD-DER’in Uyanıştan Başkaldırıya İşçi Tiyatrosundan bir fotoğraf görüyorum. Kemal Türkler’i canlandıran UİD-DER’li bir işçi ve kolunda Sebahat Türkler. Sebahat ablanın bakışları gitmiyor gözlerimden. Bakışlarında onur, bakışlarında hüzün, coşku, öfke, gurur, hasret. Ama bakışlarında en çok ne Kemal’inin ne de işçi sınıfının mücadelesinin ölmediği inancı. Kemal’ini uğurlarken arkasından “işçi sınıfı seni unutmayacak Kemal’im” diyordu. Ne onu ne seni ne de işçi sınıfının mücadelesini yok edemediler. Bu gün UİD-DER’in ulaştığı her yerde, yeni fidanlar boy veriyor, yepyeni direnç çiçekleri yeşeriyor. “Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek, yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!”
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- 15-16 Haziranı Yaratanlara ve Onun Ruhunu Yaşatanlara Selam!
- UİD-DER Saflarında Olmak
- Sendikası İçin Mücadele Edenler
- UİD-DER’le 15-16 Haziran’ı Biz de Yaşadık
- Dün de, Bugün de Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!
- Mücadele Ateşini Harlayan UİD-DER’e Selam Olsun!
- Dev Gövdesiyle Yürüyor Haziranda
- Metal İşçileri: “Tarihe Başka Bir Gözle Baktık”
- Bu Tarih, Bizim Tarihimiz
- Sınıf Tarihimizin Yolunda, UİD-DER ’in Rehberliğinde Yürüyoruz
- Geleceğe Köprü Olmaya Borçluyuz!
- Okurlarımızdan Yayın Akışımıza Yönelik Mesajlar
- Gururlandık, Onurlandık ve İçimiz Umutla Doldu
- Akın Akın Yürüyor İnsan Seli
- Mücadele Tohumlarını Yeşertenlere Selam Olsun!
- Tarihi Yazan ve Yaşatanlara Selam Olsun!
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Köklerimiz Derindedir
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...