Buradasınız
Diyarbakır ve Mardin’de Yangınlar: Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor

20 Haziranda Diyarbakır ve Mardin’de çıkan yangınlarda 14 kişi hayatını kaybetti, 78 kişi yaralandı. Çok sayıda hayvan ve geniş tarım alanları da yangın nedeniyle zarar gördü. Diyarbakır Veteriner Hekimler Odası 600’e yakın koyunun can verdiğini 214 koyunun ağır yaralı olduğunu duyurdu.
Diyarbakır’ın Çınar ve Mardin’in Mazıdağı ilçelerinin köylerinde başlayan yangın rüzgârın da etkisiyle hızla yayıldı. Sıcaklıkların mevsim normallerinin üstünde seyrettiği, pek çok bölgede yangınların çıktığı bugünlerde yine gerekli önlemlerin alınmadığını, felaketlere kapı aralandığını görüyoruz. Diyarbakır ve Mardin’deki yangınlarda emekçiler uzun saatler boyunca yangına kendi imkânlarıyla müdahale etmek zorunda kaldılar. Kayalık ve ulaşılması zor bölgedeki yangınlara havadan müdahale yapılmadı. Ancak tedbirsizlikler yalnızca yangına müdahalede ortaya çıkmış değil.
Diyarbakır Valiliği yangının anız yakılmasından kaynaklı olduğunu açıkladı. Fakat bölgede yaşayanlar daha önce de burada yangınların çıktığını ve elektrik nakil tesisatının eski ve bakımsız olmasının bu yangınlara sebep olduğunu ifade ediyor. DEDAŞ (Dicle Elektrik Dağıtım AŞ) bölgede 6-10 saatlik elektrik kesintilerinin ardından 8 saatliğine elektrik veriyor. Bir maliyet olarak gördüğü elektrik direk ve tellerinin bakım, onarım ve yenileme çalışmalarını yapmıyor. TEDAŞ (Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ) ile yapılan sözleşmenin gereklerini yerine getirmiyor, devlet kurumları ise gerekli denetimleri yapmıyor.
Diyarbakır’daki yangının uzun süren elektrik kesintisi sonrası aniden verilen akım nedeniyle tellerde oluşan dalgalanma ve bu dalgalanma yüzünden tellerin birbirine çarpması sonucu çıkan kıvılcımlar nedeniyle meydana geldiği belirtiliyor. Diyarbakır Barosu söz konusu ihmallerle ilgili suç duyurusunda bulundu. Yapılan açıklamada da bölgede elektrik kaynaklı yangınların kronikleşmiş bir sorun olduğunun altı çizildi. Daha önce de yaşanan sorunlar sebebiyle köylünün defalarca şikâyetçi olduğu ancak herhangi bir önlem alınmadığı belirtildi.
Meydana gelen yangın, sermayenin ve siyasi iktidarın emekçilerin canını, yaşam alanlarını, geçim kaynaklarının korunmasını umursamadığını bir kez daha gösteriyor. İşçi ve emekçilerden toplanan milyarlarca liralık vergi karşılığında bir kamu hizmeti olması gereken elektrik dağıtımı hizmeti, özel şirketlere devredilmiş durumda. Böylece milyonlarca emekçinin ve doğanın kaderi açgözlü şirketlerin insafına terk ediliyor. Yangınlara müdahale ile ilgili gerekli hazırlıklar yapılmıyor, bunlara birer maliyet gözüyle bakılıyor. Ortaya çıkan ağır bedeli yine emekçiler ve doğa ödüyor.
Kapitalist kâr düzeni ve doğanın yağmalanması sonucu gerçekleşen küresel iklim değişikliği ve aşırı sıcaklar nedeniyle önümüzdeki günlerde de büyük yangınlar meydana gelebilir, bu yangınların yıkıcı sonuçları olabilir. Zira şimdiye kadarki yangınlarda iktidarın nasıl tutum aldığını, bıraktık yangına karşı önlem almayı yangın çıktıktan sonra yapılması gerekenlerin dahi doğru düzgün yapılmadığını biliyoruz. Yangınların olmaması, çıkan yangınların felakete dönüşmemesi için tepkimizi örgütlü olarak göstermeli, gerekli önlemlerin alınmasını sağlamalıyız. İnsanı, canlıları, doğayı değersiz gören ve yıkıma uğratan kapitalist düzene karşı birlikte mücadeleden başka çıkar yolumuz olmadığını görmeli ve harekete geçmeliyiz.
Yolbulan Metal İşçileri Greve Çıktı
Eğitimde Kemer Sıkılamaz
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Tokat’ta Altın Madenine Karşı Direniş
- Yine Yangın, İhmal ve Umursamazlık
- Doğanın Talanına Hayır!
- Diyarbakır ve Mardin’de Yangınlar: Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- “Mersin Atatürk Parkında Yeni Liman İstemiyoruz”
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Brezilya, Fas, Libya: Kapitalizm Felaket Demektir!
- Akbelen Direnmeye Devam Ediyor!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- Orman Yangınları Devam Ediyor
- Deştin Köylüleri: Çimentocular Topraklarımızı İşgal Edemeyecek!
- Samandağ Halkı: “Deprem Öldürmedi Asbestle Öldürecekler!”
- Depremden Sonra Sel de Felakete Dönüştü
- Pakistan’da Seller Can Almaya Devam Ediyor
- “Yeşil Bursa”ya Ne Oldu?
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...