Buradasınız
Dr. Ekrem Karakaya’nın Katili Kim?
UİD-DER’li Hekim, Hemşire ve Sağlık Çalışanları
Sağlık çalışanları uzun süredir şiddet olaylarıyla karşı karşıya kalıyor. 6 Temmuzda Konya Şehir Hastanesinde çalışan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ekrem Karakaya bir hasta yakını tarafından öldürüldü. Doktor Karakaya’yı katleden kişi daha sonra intihar etti. Hekim, hemşire ve sağlık çalışanları olarak ölümlere alışkınızdır. Çünkü yaptığımız işin doğası gereğidir bu. Birçok insan çeşitli nedenlerle veya hastalıklara bağlı olarak yaşamını kaybediyor. Fakat hepimizi en çok etkileyen her zaman genç ölümler oluyor. Genç bir hastamızı kaybettiğimizde düşünürüz daha yaşayacak ne çok şeyi vardı diye. Ama siyasi iktidarın uyguladığı sağlık politikalarının doğurduğu şiddet ayrıca canımızı yakıyor, bizi nefessiz bırakıyor. Hasta yakınları sağlık çalışanlarına şiddet uyguluyor, Doktor Karakaya örneğinde olduğu üzere katlediyor, kimi zaman ise çekilmez sağlık ve yaşam koşulları sağlık çalışanlarının intiharına neden oluyor. Üzüntülüyüz ama hepsinden önemlisi öfkeliyiz!
Sağlık emekçileri Çapa'ya doğru yürüyüşe geçti. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin artması ve siyasi iktidarın duyarsızlığı protesto ediliyor.#YaşamakİçinGöREVdeyiz #SağlıktaSiddeteHayır pic.twitter.com/6xxRcQVzgb
— UİD-DER (@uid_der) July 7, 2022
İşsizlik, yoksulluk, rejimin baskı politikaları ve kışkırtmaları toplumda şiddeti körüklüyor. Kapitalist sistemin yarattığı çekilmez koşullar, yayılan emperyalist savaş tüm dünyada şiddeti besliyor, bu durum ülkemizi de etkiliyor. İdeallerle başladığımız çalışma hayatımızda karşı karşıya kaldığımız şiddet nedeniyle tüm motivasyonumuzu kaybediyor, canımızın derdine düşüyoruz. Peki, bu neden oluyor? Bu sorunun cevabı biz örgütlü hekim, hemşire ve sağlık çalışanları açısından oldukça açık ve nettir. Tüm toplumu etkileyen ve her yandan fışkıran şiddetin sağlık alanını etkilememesi düşünülemezdi. Hem hekimiyle, hemşiresiyle, personeliyle, sekreteriyle hem de hastasıyla sermayenin çıkarlarını önceleyen sağlık politikalarının kurbanı oluyoruz. Birkaç gün önce internet sitemizde Ankara’dan bir hemşire arkadaşımız “Sağlıkta Sorunlar Büyüyor” başlığıyla bir yazı kaleme almıştı, şöyle diyordu:
“Devlet hastanelerinde azalan doktor sayısı nedeniyle randevu bulmak zorlaşıyor. Kimi hastanelerde doktorların istifa etmesi nedeniyle poliklinikler kapatılıyor. Haftalar hatta aylar boyunca MHRS üzerinden randevu almak için uğraşan hastalar nihayet randevu alabildiklerinde de sorunlar bitmiyor. Muayeneden sonra bu kez de radyoloji tetkikleri için haftalarca bekletiliyorlar. Neredeyse hiçbir hastanede MR, tomografi, ultrason gibi tetkikler 2-3 haftadan önce yapılamıyor. Üniversite hastanelerinde bu tetkiklerin birkaç hafta erkene çekilebilmesi için yüksek ücretler ödenmesi gerekiyor. Profesör muayeneleri de ücret karşılığı yapılıyor. Ücretsiz olduğu iddia edilen sağlık sisteminde aslında her şey parayla! Devlet hastanelerinde her bölüm sürekli yoğun; muayene olmak da tetkik yaptırmak da bu yüzden çok uzun sürüyor. Hasta yetiştirme baskısı nedeniyle muayeneler de detaylı yapılamıyor. Oluşturulan şikâyet hatlarıyla doktorlar ve diğer sağlık çalışanları üzerinde baskı kuruluyor.”
SGK fonları özel hastanelere aktarılırken, sağlık alanında büyüyen sorunların bedelini sağlık çalışanları ve hastalar ödüyor. Dolayısıyla Konya’daki katliam ve sürüp giden şiddet bireysel sorunlara indirgenemez. Yukarıda değindiğimiz sorunlarla birlikte 5 dakikada muayenenin şiddeti doğurduğunu, yetmeyen malzemelerin ve yapılamayan ameliyatların tedavileri engellediğini, aylar sonrasına verilen tetkik randevularının hastaların sağlık hizmeti almasını zorlaştırdığını birçok kez dile getirdik. İktidar ise sorunları çözmek yerine daima sağlık çalışanlarını suçluyor; sorunların kaynağı bizmişiz gibi hasta yakınlarının tepkisini bize yönlendiriyor. Sorunları çözmek için en ufak bir adım atmıyor. Evet kardeşler, Dr. Ekrem Karakaya’nın katili sadece bir kişi değil, iktidarın uyguladığı sağlık politikalarıdır. Sesimizi duymayan, çözüm üretmeyen, taleplerimize kulak tıkayıp şiddeti körükleyen iktidardır.
Örgütlü hekim, hemşire ve sağlık çalışanları olarak her zaman yaşamak ve yaşatmak istiyoruz şiarına sahip çıkacağız. Bir kez daha hatırlatıyoruz; sendikalarımızda, meslek örgütlerimizde, UİD-DER gibi işçi örgütlerinde birleşip bize reva görülen koşulları değiştirmek, haklarımıza sahip çıkmak, kaybettiklerimizin hesabını sormak ve şiddeti önlemek için mücadele etmeliyiz!
Nedir Bu Kimsenin Beğenmediği İşler?
Sağlık Emekçilerinin Sabrı Taştı!
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- Konserve Yapmak Çözüm mü?
- “Çocuklarınız Zekiyse Bile İş Bulamaz!”
- Avrupa Bizi Kıskanırken Market Raflarına Ne Oldu?
- Biri Yıllık İzin mi Dedi!
- Annelerin Acıları Bize Ne Anlatıyor?
- Borsa’da Sadece Para mı Kaybedilir?
- Tatlı Meyve, Acı Reçete
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- “Şehrin En Güzel Yerindeki Mezar”
- Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
- Ne Kadar Örgütlüysek O Kadar Nefes Alırız
- Bursa’da Gelirde ve Vergide Adalet Eylemi
- Belediye İşçileri ve Sağlık Emekçileri Ücret Gasplarına Karşı Eylemler Yapıyor
- Sesimizi Duyurmak İçin Grevdeyiz
- Bunlar Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- Filistin Sendikalarından Eylem Çağrısı
- Taksim’de İsrail’in Saldırıları Protesto Edildi
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- İktidar ve Sermaye Sahipleri Doymak Bilmiyor
- Ankara Gar Katliamının 9. Yılında Barış Karanfilleri Anıldı
Son Eklenenler
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...