Buradasınız
Dünya İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Alanlardaydı
İşçi sınıfı tüm dünyada 1 Mayıs’ta alanlardaydı. 1 Mayıs sabahında işçiler, taşıdıkları pankart ve dövizleriyle alanlarda birleştiler. Hep bir ağızdan attıkları sloganlarla taleplerini haykırdılar. Kadını ve erkeğiyle tüm işçiler kol kola yürüyerek, kapitalist sistemin yarattığı krize, işten atmalara, açlık ve yoksulluğa, siyasal ve sendikal yasaklara, baskılara boyun eğmeyeceklerini haykırdılar. 1 Mayıs’ta bir kez daha görüldü ki, renkleri, dinleri, dilleri ve milliyetleri ne olursa olsun işçi sınıfı uluslararası bir sınıftır ve çıkarları ortaktır. Dünyanın değişik bölgelerinden işçileri aynı gün sokağa çıkartan ve kalplerinin heyecanla, ortak duygularla atmasına neden olan 1 Mayıs, egemenlerin yaratmaya çalıştığı düşmanlıkların ne denli temelsiz olduğunu da gözler önüne serdi.
Amerika’daki işçilerden Fransa’daki işçilere, İran’daki işçilerden Türkiye’deki işçilere kadar her ülkede işçi sınıfı, benzer özlemler dile getirdi: Sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyayı kurmak! Eşit, özgür ve kardeşçe bir hayat sürmek! Haksız ve emperyalist savaşlara ve katliamlara son vererek, barış dolu bir dünyada yaşamak! Açlığı, yoksulluğu ve işsizliği yok ederek insanca yaşamak! Herkesin ücretsiz sağlık, eğitim, ulaşım ve konut hakkından yararlanmasını sağlamak… Kısacası dünyanın dört bir yanında işçiler ürettiklerinin karşılığını alarak, kardeşçe paylaşarak yaşamak istediklerini haykırdılar.
Yüz milyonlarca işsizin, 1 milyardan fazla açın, Irak’ta ve diğer savaşlarda ölen 1 milyondan fazla insanın sorumlusu ve suçlusu sermaye sınıfından başkası değildir. Dünyaya özgürlük ve demokrasi getireceğini söyleyen emperyalistlerin zalimliği ve zorbalığı ayan beyan ortadadır. Kapitalizm artık iyice çürümüştür ve toplumu da çürütmektedir. İşte 1 Mayıs’ta işçi kitleleri, emperyalist savaşlara ve kapitalist krizlere karşı alanlara çıkarak dur dediler. Dünyanın değişik yerlerinde ve değişik alanlarda, patronlara karşı biriken tepkilerini ve öfkelerini dile getirdiler.
Türkiye’de de on binlerce işçinin katılımıyla birçok kentte 1 Mayıs kutlamaları yapıldı. Sendikasız, sigortasız, düşük ücretle çalışmanın oldukça yaygın olduğu Türkiye gibi bir ülkede, 1 Mayıs’ta işçilerin alanlara çıkması büyük bir önem ve anlam taşıyordu. 1 Mayıslar işçilerin kendi sınıf güçlerine güvenmelerini sağlar ve onlara özgüven aşılar.
1 Mayıs meşalesini, fabrikalarımızda ve işyerlerimizde vereceğimiz mücadelelerle büyüteceğiz. Örgütlerimize sahip çıkarak mücadelemizi daha da güçlendirmeliyiz. Aynı sorunlarla boğuşan biz işçileri bölen patronlar sınıfının oyunlarını bozmak için örgütlenmeli ve mücadele vermeliyiz. İşten atmalara, ücretsiz izinlere, düşük ücretlere karşı birbirimizden aldığımız güçle, kararlı bir mücadele yürütmeliyiz. Birimize yapılmış saldırının hepimize yapılacağını unutmadan, sıranın bize gelmesini beklemeden, birlikte mücadele etmenin gönüllü neferleri olmalıyız.
1 Mayıs’ın bizlere verdiği en güçlü mesajlardan birisi işçi sınıfının uluslararası bir sınıf olduğudur, ama bir diğeri de örgütlü olduğumuzda, birlikte hareket ettiğimizde hiçbir gücün bizi bölemeyeceği ve yenemeyeceği gerçeğidir. Gelecek seneki 1 Mayıs’a şimdiden hazırlanmaya başlamalıyız. Haksız ve emperyalist savaşlara dur demek, kapitalist krizin faturasını sermaye sınıfına ödettirmek, işsizliğe, açlık ve yoksulluğa boyun eğmemek için örgütlenelim!
46. Yılında Kavel Destanı
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...