Buradasınız
Emek ve Özgürlük İttifakı Kuruldu: Seçeneksiz de Çaresiz de Değiliz!

Emek ve Özgürlük İttifakı kuruluş deklarasyonunu 24 Eylülde İstanbul Haliç Kongre merkezinde gerçekleştirilen coşkulu ve kitlesel bir toplantıyla açıkladı. “Birlikte değiştireceğiz” sloganıyla yola çıkan Halkların Demokratik Partisi (HDP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) 25 Ağustosta Emek ve Özgürlük İttifakını kurduklarını duyurmuşlardı. İttifak, Eylül ayında yapacağı bir halk buluşmasıyla, derinleşen ekonomik, sosyal ve siyasal kriz karşısında toplumsal adalet, eşitlik ve güçlü demokrasi temelinde değişim mücadelesini ortaklaştıracak mücadele ilkelerini, siyasal program çerçevesini, seçimler öncesini ve sonrasını kapsayan yol haritasını kamuoyuyla paylaşacağını duyurmuştu. Programa milletvekilleri, çeşitli sendikalardan temsilciler, sanatçılar, aydınlar, kadınlar, gençler, cinsel kimlikleri nedeniyle ezilip dışlanan kesimler, direnişçi işçiler, emek ve demokrasiden yana örgütler ile işçilerin mücadele örgütü UİD-DER katıldı. İlettiği mesajda UİD-DER, içinden geçtiğimiz dönemde emek ve özgürlük cephesi doğrultusunda atılan bu adımı önemsediğini ve desteklediğini belirtti.
Direnişçi ETF Tekstil ve İBB işçileri “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek” sloganıyla karşılanırken, yıllardır barış türküleri yakan ve savaşın bitmesi için mücadele eden Barış Anneleri salonda büyük bir alkışla karşılandı. Emek ve demokrasi mücadelesinde yer aldıkları için siyasi iktidar tarafından hapishanelere kapatılanların selamlandığı açılış konuşmasında, Türkiye’nin karanlıktan çıkmasını sağlayacak bir adımı güçlendirmek için çaresiz ve seçeneksiz olunmadığı vurgulandı. Tek adam rejiminin baskılarına, sindirme politikalarına teslim olunmadığı, bu politikalara karşı mücadelede geri adım atılmadığı ve bu günden sonra birleşerek, omuz omuza vererek bu gidişata son verileceği belirtildi. Türkçe ve Kürtçe olarak yapılan konuşmada “Seçeneksiz de çaresiz de değiliz” dendi.
Konuşmanın ardından ittifak bileşenlerinin alanlardaki mücadelelerinden derlenen bir sinevizyon gösterisi izlendi. Görüntülerde iktidarın politikalarına, uygulamalarına direnen Somalı, Ermenekli madenciler, doğa talanına sessiz kalmayan İkizdereli köylüler, on yıllardır yılmadan evlatları için adalet isteyen Cumartesi Annelerine yer verildi.
Emek, barış ve demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi
Emek ve Özgürlük İttifakının deklarasyonunda şu ifadelere yer verildi: “Ekonomiden siyasete birçok alanda Cumhur İttifakının yarattığı yıkımı durdurmak, Tek Adam yönetimini sonlandırmak, halkın çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek, demokratik hak ve özgürlükler temelinde bir değişim ve dönüşümün gerçekleşmesini sağlamak önümüzdeki dönemin acil görevidir. Bu değişim ve dönüşümün yaşanabilmesi için emekten, barıştan, demokrasiden yana güçlerin ortak ve birleşik mücadeleyi güçlendirmesi ve kararlı bir şekilde sürdürmesi büyük önem taşıyor. Bu birlik ve mücadele yeni dönemin belirleyici, etkin bir gücü de olmak zorundadır.”
Ortak mücadeleye, kararlı ve birlikte bir duruş sergilemeye dikkat çekilerek şöyle dendi: “Bu yürüyüşün uğrak yerlerinden biri olan seçimler Türkiye için kritik bir anlam taşımaktadır. Seçim sürecinde halkın gelecek umutlarını salt sandığa bağlamadan, ancak sandığın önemini de görmezden gelmeden emek ve demokrasi mücadelesini yükselterek, bu temelde halkı seçimlerden kazanımla çıkmaya motive etmek ve seçim güvenliği için bütün tedbirleri almak ihmal edilemez bir sorumluluktur. İçinden geçtiğimiz bu olağanüstü süreçte ekonomik ve politik acil görevlerin gerçekleşmesi için hedeflediğimiz ittifak, sömürülen ve ezilen bütün halk kitlelerinin ittifakıdır. İşçilerin, emekçilerin, yoksulların, kadınların, gençlerin, doğa ve insan hakları savunucularının dayanışması ve ittifakıdır. Ortak, güçlü ve kararlı bir mücadele zeminidir.”
Programın sonunda, tüm kurum ve kuruluşlara, partilere, tüm emekçilere birlikte mücadele çağrısı yapıldı. Çağrıda şu ifadelere yer verildi: “Türkiye halkları ayrımcılığa, nefret söylemine, kutuplaşmaya, Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasına sıkışmış bir egemen siyasete mahkûm değildir. Emek, barış, özgürlük ve demokrasi değerleri temelinde halkın egemen olduğu bir toplumsal düzen kurabiliriz. Bunu başarmak ezilen ve sömürülen halk kitlelerinin değiştirici gücüyle mümkündür. Herkesi bu anlayış ve çağrı doğrultusunda ortak ve birleşik mücadeleye davet ediyoruz! Hep birlikte başaracağız.”
Emek ve Özgürlük İttifakından dayanışma çağrısı
İttifakın program çerçevesinin okunmasının ardından ittifak bileşenlerinin temsilcileri birer konuşma gerçekleştirdi. EHP adına Özge Akman, EMEP adına Ercüment Akdeniz, HDP adına Pervin Buldan ve Mithat Sancar, TİP adına Erkan Baş, SMF adına Barış Dayıoğlu, TÖP adına Perihan Koca konuştu. Konuşmalarda ülkedeki ekonomik, siyasi kriz ve sorunlara dikkat çekilirken emekçi kitlelerin barış, özgürlük, adalet ve demokrasi istemleri dile getirildi. İşçi ve emekçilere, emekçi kadınlara, gençlere, Kürtlere, Alevilere, ayrımcılığa ve baskıya uğrayan tüm toplumsal kesimlere, emek örgütlerine ittifaka katılma çağrısı yapıldı. İran’da baş örtüsünü kurallara uygun biçimde takmadığı gerekçesiyle ahlâk polisi tarafından öldürülen Mahsa Amini’nin resmi taşındı. İran’da isyan edip özgürlük için ayağa kalkan, işsizliği, yoksulluğu ve horlanmayı protesto eden emekçilerle dayanışma duyguları dile getirildi. Özgürlük mücadelesinin dünyanın dört bir yanında sürdüğü belirtildi.
Program boyunca salondan “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz”, “Gün Gelecek Devran Dönecek AKP İşçiye Hesap Verecek”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz”, “Sermayeye Değil Emekçiye Bütçe”, “Nefrete İnat Yaşasın Hayat”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız” sloganları atıldı.
İşçi Dayanışması 174. Sayı Çıktı!
- “Süper Talan Yasası”na Karşı Mücadele Sürüyor
- İzmir Belediye İşçileri İşlerini Geri İstiyor
- UİD-DER’in İran İşçi Sendikalarına ve İşçi Sınıfına Dayanışma Mesajı
- İşçiyiz, Filistin Halkına Yapılan Zulmü Kabul Etmiyoruz!
- Talan Yasasına Karşı Köylülerin Mücadelesi Sürüyor
- Sivas Katliamı 32. Yılında Lanetlendi, Katledilenler Anıldı
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- “Halkımız Yoksul Değil, Devletimiz Sosyal”
- Gazze’de Yardım Merkezine Saldırı: Kapitalizmin Geldiği Nokta
- Dünya Mülteciler Günü: Umut Kapitalizme Karşı Mücadelede!
- Genel-İş Sendikacıların Tutuklanmasını Protesto Etti
- Sağlık Emekçileri: “Bitmeyen Eziyet Bitmeyen Rezalet! Hasta Gelmedi Ceza Geldi”
- ABD Büyükelçiliği Önünde Eylem: “Filistin’de Ablukaya ve İşgale Son”
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...