Emekçi Kadınlar Ekmek ve Gül İçin Meydanlarda

Emekçi kadınlar dünyanın her yerinde baskılara eşitsizliğe, açlığa, yoksulluğa karşı meydanlarda mücadele ediyorlar. Egemenlerin sömürüsünü, baskıyı, yok sayılmayı kabul etmiyorlar. Erkek işçi kardeşleriyle yan yana omuz omuza hakları için alanlara çıkıyorlar. Zalimlerin saltanatını yıkmak için ayağa kalkıyorlar. Kadına yönelik şiddetin tacizin, arttığı son yıllarda buna karşı tepkiler de büyüyor. Güney Kore’de erkek işçiler emekçi kadın kardeşleriyle birlikte kadına yönelik şiddete, tacize karşı eylemler yaptılar. Yine Güney Afrika’da bir madende kadın işçiler müdürlerin tacizine uğradıkları için kadın-erkek maden işçileri bir araya gelerek büyük bir mücadele verdi. Yüzlerce maden işçisi, işçi kadınlara yönelik baskı, şiddet ve tacize karşı 9 gün boyunca kendilerini madene kapattılar ve oradan zaferle çıktılar.

Egemenler sermayelerini büyütmek için işçileri birlikte çalıştırıp birlikte sömürürler. İşçilerin bir araya gelmemesi için böl parçala yönet taktiğini uygularlar. Kapitalistlerin yarattığı suni ayrımlara inat işçi sınıfı dayanışma içinde olmalıdır. Bir ağaç, bir çiçek susuz kaldığında nasıl soluyorsa, bir yavru kuş annesiz kaldığında nasıl av oluyorsa, bir bebek annesine nasıl muhtaçsa, kadın ve erkek işçiler için de dayanışma o denli önemlidir. İşçi sınıfı kadınıyla erkeğiyle birlikte güçlüdür.

Sendikaya üye oldukları için işten atılan işçilerin direnişe geçtiği bir deri fabrikasında kadın direnişçilerden biri şöyle anlatmıştı: “Ben yıllardır erkeklerin içinde çalışıyorum. Mesailere kalıyorum. Amirlerimizden biri, direnişe çıktığımızda ‘ya kızım senin ne işin var bu kadar erkeğin içinde, sen işine bak, git evinde otur’ dedi. Ben o erkeklerle aynı işyerinde çalıştım. Aynı masada yemek yedim, çay içtim, işyerinde aynı işi yaptırdılar bana. İçeride kendisi de bir erkek olarak benimle sohbet ediyordu. Ama direnişe çıktığım için ‘senin ne işin var erkeklerin arasında?’ dedi. Çalışırken demedi ‘git evinde otur’ diye. Mesailere kalınca senin bu erkeklerin içinde ne işin var, evine git demiyordu. Demek ki ben hakkımı aramaya başlayınca bunların içinde ne işim oluyor. Şunu anladım ki biz birlikte güçlüymüşüz.” Emekçi kadınlar zorluklara baskılara rağmen direnişlerde, grevlerde yerlerini alıp ‘biz de varız’ diyorlar. Umudu yitirmeden birliklerini örgütleyerek mücadeleyi büyütüyorlar. Egemenlerin yüreğine korku salan emekçi kadınlar dayanışmayla güçlenir, güçlendirir.

Aç gözlerle bakmasın diye çocuklar

Kardeşlik adına

Havadaki kuş denizdeki balık adına

Yürüyoruz

Yürüyoruz güneşi ellerimizde tutarak

Yürüyoruz yüreğimizle haykırarak

Bu denizli kuşlu dünyada

Bir tek acılar mıdır payımıza düşen

Kalkın kardeşler ışıklar görünmeye başladı

Dökülelim yollara beş kıtada

Ekmek de özgürlük de barışın gülleridir