Buradasınız
Emekçi Kadınlar: Yalnız Değiliz, Dayanışma İçindeyiz!

UİD-DER’li kadın işçiler olarak bir araya geldik ve örgütlü olmanın, bilinçli olmanın, mücadele etmenin bizler için anlamını, mücadelenin bizi nasıl değiştirdiğini konuştuk.
UİD-DER’li bir sağlık işçisi: İşçi sınıfının kadınları hayatın her alanında çalışır, koşturur, yaşamı var ederler. Egemenler kadınların emeklerini yok sayarlar. Oysa emekçi kadınlar yaşamın yarısıdır. Emekçi kadın mücadeleyle tanıştığında yaşamı nasıl değiştirdiğini görür. Hayata umutla bakıp biz de varız diye haykırır. Mücadeleyle tanışan UİD-DER’li kadınlar dayanışmanın önemini yaşamlarından örnekleyerek anlatıyorlar. Patronlara olan öfkeleri mısralarına yansıyor. İşçi sınıfının kadınıyla erkeğiyle bir olduğunu, dayanışma içinde olması gerektiğini dile getiriyorlar. Çarkı bozuk bu düzende kadınların mücadele etmekten başka şanslarının olmadığını ve bunun hayati bir şey olduğunu söylüyorlar.
UİD-DER’li bir tekstil işçisi: Ben kimseye güvenmiyordum. Bu toplumda babana bile güvenme diyorlar hani. Bu bilinçle büyüyoruz. Ben de kendi halimde bir kadındım, işime gider gelirdim. Bir gün gece vardiyasında çay molasında UİD-DER’li bir arkadaşla sohbet ediyorduk. Ben kimseye güvenmediğimi söyledim. Arkadaş, “iyi de kaç yıldır burada çalışıyorsun, bu yanlış bir şey, çevrende güvenilir insanlar var” dedi. Hatta yakın arkadaşlarımın ismini saydı. Şuna da mı buna da mı güvenmiyorsun, dedi. En son “bana da mı güvenmiyorsun?” dedi. Ben de “hayır güvenmiyorum” dedim. Sonra da arkadaş bir hafta boyunca makineye gelip “bana da mı güvenmiyorsun?” diyerek güveni hatırlattı. Daha sonra dışarıda sürekli görüşür hale geldik ve ona güvenmeye başladım. Daha sonra UİD-DER’li diğer arkadaşlarla tanıştım. Gidip gelmeye başladım, zamanla dayanışmayı, örgütlülüğü, insanlara güvenmeyi öğrendim. Böylece aslında insanlardan uzaklaşarak kendime kötülük ettiğimi de görmüş oldum. Birliğin ne kadar önemli olduğunu görmeye başladım. Hayatın sadece iş-ev olmadığını gördüm. Sorunların nedenlerini yalnızlığımdan dolayı anlayamıyordum. Ama benimle aynı sorunları paylaşan insanlar olduğunu, yalnız olmadığımı anladım ve bu da hayata daha umutla bakmamı sağladı. Şimdi bu umudu işyerinde çevremdeki işçi arkadaşlarıma taşıyorum. UİD-DER müzik topluluğunun şarkısında dediği gibi;
Tek başıma ne yaparım diye düşünme
Milyonların içinde yalnız değilsin
UİD-DER’li bir tekstil işçisi: Ben de yıllardır tekstilde çalışan kendi halinde bir kadın işçiydim. Elbette bir şeylerden rahatsızdım ama her şeyi iç dünyamda yaşıyordum, çünkü çevremdeki işçi arkadaşlarım benim gördüğüm sorunlara karşı duyarsız kalıyorlardı. Ben sorunları görüyordum ama sürekli susuyordum. Eskiden köle gibi hissediyordum kendimi. Son iki senedir kendimi öyle hissetmiyorum. Patronun beni sömürdüğünün farkında olsam da köle gibi hissetmiyorum çünkü UİD-DER’le tanıştım. Çalıştığımız işyerinde zam istemek için küçük bir eylemimiz olmuştu. Orada UİD-DER’li kadın bir işçinin doğru tutumu dikkatimi çekmişti. Sonrasında peşini bırakmadım, onunla epey bir süre dışarıda görüştüm. Beni UİD-DER’le tanıştırdı. Olumlu düşünmeyi burada öğrenmeye başladım. İşyerlerinde köle muamelesi görüp bir şey yapamadığını fark edince karamsarlığa düşüyorsun. Ama UİD-DER’li insanlar seni bilinçlendiriyorlar. Ve bu bilinç sayesinde patronların zenginliklerinin nedenini öğreniyorsun. Herkes bir şeylerden rahatsız ve aynı sorunları yaşıyoruz. Ben buraya geldiğimde daha enerjik oluyorum, çevreme, arkadaşlarıma bu yansıyor. Haksızlığa uğramak çok kötü bir şey, sessizlik insanı öldürür diye düşünüyorum. Ben dayanışmanın ve birliğin önemini UİD-DER’li arkadaşlardan destek alarak öğreniyorum. Bu sayede hayatın yükünü taşıyabiliyor, kavgayı göğüsleyebiliyorum.
Yeter ki sen de kavgayı göğüsle
Umudu yitirme yalnız değilsin
UİD-DER’li bir metal işçisi kadın: Ben çocukluğumdan beri tekstilde çalışıyorum. Bize sürekli “çalış, çalışırsan zengin olursun” diye anlatıp dururlardı. Ben de yıllardır çalışıyorum hâlâ zengin olamadım. Çünkü bu patronların işçileri kandırmak için uydurdukları bir yalan. İşçisin, eğer bir şeyleri bilmiyorsan bu düzen seni zamanla sindirmeye başlıyor. Benim de hazmedemediğim şeyler vardı. Haksızlıklara sesimi çıkaramıyordum, “kim senin yanında olacak?” diye düşünüyordum. Sonra UİD-DER’li bir kadın işçiyle tanıştım. Sizler gibi ben de UİD-DER’e geldim. Zaman geçtikçe işçi olduğumu, haklarımın olduğunu öğrenmeye başladım. Biliyorsunuz kadınlara daha çok baskı yapar patronlar. Zannederler ki bu işçiler hep böyle bilinçsiz kalacaklar. Oysa ben kendimden biliyorum, bir kadın işçi mücadelenin içinde öğrenmeye ve değişmeye başladığında nelerin olabileceğini. Bir kere insan kendisine ve çevresine güvenmeye başlıyor. Ben de birliği, dayanışmayı, işçi bilincini öğrendim. Ailem çevrem benim değiştiğimi fark edip söylüyorlar. Aslında bana UİD-DER dokundu. Önceden karamsar bakıyordum yaşananlara, şimdi sorunun kaynağını biliyorum. Bizi yöneten patronlar yaratıyor bütün sorunları. O nedenle UİD-DER gibi bir dernekte bu dayanışmayı her işçinin tatmasını isterim. Bunun için de işçi arkadaşlarıma anlatıyorum, onları dayanışmanın güzelliğine katmaya çalışıyorum. Birlikteyken hayata daha sıkı tutunuyoruz.
Yaşamak kök vermektir bir çınar gibi
Sarılıp hayata tutunmak her an
UİD-DER’li bir tekstil işçisi kadın: Ben küçük yaşlarda işçiliğe başladığımdan haksızlıkları küçük yaşta tanımış oldum. Bir avantajım, çevremde UİD-DER’li insanlar vardı. Bu anlamda daha şanslıyım çünkü erken yaşta tanışmıştım. Bu nedenle dayanışmanın, örgütlülüğün önemini kavradım. İnsanların mücadele içinde birbirleriyle olan bağlarının güçlü olması bana burada olmam gerektiğini gösterdi. Bir genç kadın olarak hayata nasıl bakmam gerektiğini öğreniyorum. Mücadele insanı değiştiriyor ve dönüştürüyor. Bunun yansımasını da hayatımın her alanında görüyorum. İnsanlar sen farklısın dediklerinde ben de beni farklı kılan şeyin UİD-DER olduğunu söylüyorum. UİD-DER’de olmak gözümüzdeki perdeyi kaldırıyor.
Hayatın elinden çalındı bak
Gözündeki perdeyi kaldırmalısın
UİD-DER’li bir tekstil işçisi kadın: Uzun yıllardır tekstilde çalışan bir kadın işçiyim. UİD-DER’le tanışmam da uzun yıllara dayanıyor. Tıpkı diğer kadın işçi arkadaşlarım gibi UİD-DER’li bir işçinin bana dokunmasıyla mücadele yolculuğum başlamış oldu. Bu süreçte öğrendiklerimin pratikte işyerinde ve çevremde karşılığını, olumlu anlamda yansımalarını buldum. Böylece kendin dönüşürken insanları da değiştirmeye başlıyorsun. Dayanışmanın ve birliğin ne kadar önemli olduğunun tadına varanlardanım. Dayanışma demek birbirine sırt vermek demek, yan yana durmak, omuz omuza ellerinin birbirine kenetlenmesi demek. Umutla bakmak, umutla yeşermek demek dayanışma. Dayanışmayı büyütmek mücadeleyi büyütmek demek. Yalnız değilsin şarkısında dediği gibi koparalım zihnimizdeki zincirleri…
Kopar zihnindeki zincirleri
Güzel günler için direnmelisin
Esenyurt’tan bir kadın işçi: Ben de diğer kadın arkadaşlarım gibi küçük yaşta işçiliğe başladım. Yıllarca tekstilde çalıştım sonra da metal sektörüne geçtim. Ömrüm çalışmakla geçti ve geçiyor. Ben de bir şeylere kızıp öfkeleniyordum fakat sorunun kaynağının ne olduğunu bilmiyordum. Genç yaşta UİD-DER’le tanıştım. Sonraları öğrendim beni öfkelendiren şeyin kapitalizm olduğunu. Mücadele etmekten başka şansımın olmadığını da gördüm. UİD-DER bana çok şey kattı. Bir kere işçi bilincimi kazandım. Dayanışma insana güç veriyor. Fabrikada işçiler nereden buluyorsun bu enerjiyi diye soruyorlar. Ben enerjimi örgütlülüğümden alıyorum. Biz emekçi kadınlar milyonların içinde yalnız değiliz!
Vergi Cenneti
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
Son Eklenenler
- 29 Martta CHP’nin çağrısıyla Maltepe’de bir araya gelen 2 milyonu aşkın işçi, emekçi, öğrenci, emekli; faşist saldırılara, polis şiddetine, baskı ve yasaklara, adaletsizliğe karşı “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” diye haykırdı...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), “Meydanlarda verdiğimiz demokrasi mücadelesini işyerlerine de taşıyoruz!” şiarıyla 28 Martta örgütlü olduğu işyerlerinde yarım gün iş bıraktı. Sabah saatlerinde işçiler işyerlerinde DİSK’in ortak...
- KESK İstanbul Şubeler Platformu, 26 Mart sabahı ev baskınıyla gözaltına alınan ve savcılık ifadesi dahi alınmadan çıkarıldığı mahkemede tutuklanan Eğitim Sen İstanbul Üniversitesi işyeri temsilcisi Levent Dölek ve tüm tutukluların serbest...
- Geçtiğimiz günlerde acı bir kaybım oldu. Acımı sizinle de paylaşmak istedim. 22 yaşında, daha hayatının baharında olan kuzenim intihar etti. “Ne derdi vardı, annesi babası her dediğini yapıyordu” dedi kimileri. Kimisi “kız meselesidir” dedi.
- Rejimin 19 Mart saldırısının ardından Türkiye genelinde başlayan protesto gösterileri devam ediyor. Beklemediği bir halk tepkisiyle karşılaşan rejim, gösterilerin daha da büyümesini engellemek ve bastırmak için her türlü baskı ve korkutma aracını...
- Sevgili işçi kardeşlerim, “Birlik olmak”, ezilenler için çok şey ifade eder. İşçi sınıfımıza yol gösteren önderlerimizin, büyüklerimizin öğütleri bize birlik olmadan güçlü olamayacağımızı hatırlatır.
- İngiltere merkezli uluslararası yardım kuruluşu Oxfam, Ocak ayında bir rapor yayınladı. Rapora göre bugün dünyanın en zengin 10 kişisi günde ortalama 100 milyon dolar kazanıyor. Yani her 1 saniyede servetlerine 1157 dolar (mevcut kurla 42 bin lira)...
- İşsiz kalmak hepimiz için sorun. Bugün ülke genelinde 11,5 milyon kardeşimiz işsiz. Daha kötüsü bu işsizler ordusuna her gün içimizden binlerce insan ekleniyor. Kimisi emekliliğine gün sayıyor, kimisi evlilik hazırlıkları yapıyor, kimisi ilk...
- Rejimin 19 Martta başlattığı gözaltı saldırısının ardından, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Şişli ve Beylikdüzü belediye başkanları ile birlikte aralarında İBB yöneticilerinin de olduğu çok sayıda isim tutuklandı, Şişli Belediyesine kayyum atandı. Başta...
- Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müesesesine bağlı maden ocağında 14 Ekim 2022 günü meydana gelen patlamada 43 maden işçisi hayatını kaybetmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Amasra katliamının ardından 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davada Bartın Ağır...
- 21 Ocakta Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de çıkan yangının üzerinden iki ay geçti. İşyerinde, dehşetini hâlâ hissettiğimiz bu facia üzerine konuştuk. Ne var ki bazı arkadaşlarımızın söyledikleri bu faciayı hiç sorgulamadıklarını, üzerine...
- Sırbistan’da Novi Sad şehrinde bulunan tren istasyonunda 1 Kasım 2024’te beton sundurma çökmüş ve meydana gelen olayda 15 kişi yaşamını yitirmişti. Bu felaketten sonra başta öğrenciler olmak üzere binlerce işçi meydanları doldurmuş, kitlesel...
- Amerikalı sosyalist yazar Jack London, Londra’nın Doğu Yakasında tanık olduğu toplumsal eşitsizliği ve sınıfsal çelişkileri anlattığı romanına “Uçurum İnsanları” adını verir. 1902 yılında yazdığı kitabında, İngiltere egemenlerinin şaşaalı yaşamının...