Buradasınız
Emekçiler Kirli Oyunlara Karşı Uyanık Olmalı!
Ankara'dan bir işçi

Deprem felaketinin üzerinden haftalar geçti. Hâlâ pek çok yerde su, çadır ve tuvalet sorunu çözülebilmiş değil. Önlem alıp hazırlık yapmayarak depremi tarihi bir felakete dönüştüren iktidar, depremin ardından sergilediği pervasızlıkla, işçi ve emekçilerin öfkesini her geçen gün daha da büyütüyor. Fenerbahçe ve Beşiktaş maçlarında olduğu gibi pek çok yerden “Hükümet İstifa!” seslerinin yükselmeye başlaması, toplumda biriken öfkeye işaret ediyor.
Dayanışmanın ve haklı öfkenin kol kola girip güçlendiği böyle bir süreçte, geçtiğimiz günlerde Amedspor’a ırkçı bir saldırı gerçekleştirildi. Bursaspor maçında Amedsporlu futbolculara dönük linç girişimi, egemenlerin son yıllarda başları her sıkıştığında sahaya sürdükleri kirli oyunların yeni bir örneği oldu.
Maç esnasında 90’lı yılların faili meçhul cinayetlerinin sembolü haline gelmiş beyaz toros resimleri açıldı. Bu cinayetlerin baş faillerinden biri olarak bilinen bir caninin fotoğrafları sergilendi. Futbolculara bıçaklar, mermiler, yabancı maddeler atıldı. Aslında saldırı girişimi maçtan önce devreye sokulmuştu. Maçtan bir önceki gece Amedsporlu futbolcuların kaldığı otelin önüne ırkçı gruplar doluşturuldu. Irkçı sloganlar atıldı ve bozkurt işaretleri eşliğinde futbolculara hakaretler ve ölüm tehditleri yağdırıldı.
Bu saldırılar asla tesadüf değildir. Birkaç kendini bilmez bozguncunun öfke patlaması veya iki üç kamu görevlisinin zafiyeti hiç değildir. Son derece organize, planlı kirli bir provokasyondur. Bu provokasyon, depremle birlikte yeniden ve çok güçlü bir şekilde canlanan halklar arasındaki kardeşliğe yapılmıştır. Hedef, depremle birlikte dil, din, ırk, mezhep, bölge fark etmeksizin sınıf kardeşlerinin yaralarını sarmak için canını dişine takan emekçilerin birliğini bozmaktır.
Emekçilerin büyüyen dayanışmasını engellemeyi amaçlıyorlar. Çünkü iktidardakiler dayanışmanın büyümesinden ve toplumda biriken öfkenin örgütlü kanallara akmasından korkuyorlar. Onlar nefretten, kutuplaştırmadan ve düşmanlaştırmadan nemalanıyorlar. Emekçileri bölüp parçalayarak, halklar arasına nifak sokarak kendi iktidarlarını korumaya çalışıyorlar.
Milliyetçi kışkırtmayla halklar karşı karşıya getirilmek, sisli ve puslu bir hava yaratılarak emekçiler körleştirilmek isteniyor. On binlerce insanımızı enkaz altında bırakanlar, baskı ve zorbalıkla yaşamlarımızı cehenneme çevirenler, iktidar koltuklarında rahatça otursunlar diye! Her şey apaçık ortada değil mi? Bu ırkçılık/milliyetçilik oyununun tek kazananı, işçi ve emekçilere yaşamı zehir eden egemenler ve çürümüş kapitalist sömürü düzenidir.
Kardeşler, egemenler emekçileri kirli oyunlarına alet etmek istiyorlar. Emekçileri yapay ayrımlarla kutuplaştırmak, ayrıştırmak istiyorlar. Buna geçit vermeyelim. Egemenlerin işçileri çekmeye çalıştığı tuzağa düşmeyelim. Birbirimize en çok ihtiyaç duyduğumuz böylesi zor günlerde hangi ırktan ve mezhepten olursa olsun, hangi partiye oy vermiş olursa olsun tüm işçi ve emekçiler, bu alçakça yapılan saldırıların karşısında durmalıdır! Gün emekçilerin birlik ve dayanışma günüdür!
UİD-DER Varsa Umut da Var!
Orman ve Meralar İnşaat Alanı Değildir
- Meydanlarda Barış ve Demokrasi Talebi Yükseltildi
- Başka Bir Gezegen Gibi
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...