Buradasınız
Esenyurt Cinayetinin 3. Davası Görüldü

Esenyurt’ta, 11 Mart 2012’de, Marmara Park AVM’nin inşaatında çalışırken, kaldıkları çadırda yanarak can veren 11 işçinin 3. duruşması görüldü. Ailelerin bu feci cinayetin sorumlularının yargılanması için adalet arayışı sürüyor. Davanın peşini bırakmayan aileler, Bakırköy Adliyesi’ndeki duruşma öncesinde bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.
Basın açıklamasını aileler adına abisini bu cinayette kaybeden Damla Kıyak yaptı. Kıyak, Samsun’da Eti Bakır’a ait işyerinde amonyak tankının kapağında yapım çalışması devam ederken meydana gelen ve cinayetler serisine eklenen iş kazasına dikkat çekti. Kıyak, 5 işçinin canına mal olan bu kazada yaşamını yitiren işçileri anarak, hikâyelerin hep aynı olduğunu vurguladı. Kıyak, şöyle konuştu: “Binlerce işçi bu izbe, havasız, yeterince aydınlatılmayan, hiçbir iş güvenliği önlemi alınmayan işyerlerinde, mevcut tehlikeler ve riskler konusunda bilgilendirilmeden, gerekli eğitimler yapılmadan, ihtiyaçları olan koruyucu donanımlar kendilerine verilmeden, sigortasız, güvencesiz olarak istihdam edilmektedir. Canlarımızı kaybetmemizin nedeni, denetim eksikliği, ihmal, kâr hırsı ve işçinin hayatına kıymet verilmemesidir.” Kıyak, Cumhuriyet Savcılığı tarafından düzenlenen iddianame ile 13 kişinin yargılandığı davada, “Marmara Park şirketinden, Kayı İnşaat’a, KALDEM’den, MİRATEK’e ve diğer tüm
sorumlulara kadar yargılamanın adil ve etkin sürdürülmesi için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Davalarının takipçisi olduklarını ve herkesin sorumluluğu birbirine yıkmaya çalıştığını gördüğünü dile getiren Kıyak, adalet arayışını sürdüreceklerini şu sözlerle dile getirdi: “Adalet mücadelelerimizi sürdürmeyi gidenlere boyun borcumuz, geride kalan işçilere yükümlülüğümüz olarak görüyoruz. Diğer iş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden ailelerle, destek veren dostlarımız ve avukatlarımızla birlikte, Esenyurt’u unutmadık, unutturmayacağız. İş kazası değil, cinayet diyoruz! Bütün sorumluların yargılanmasını istiyoruz. Adalet istiyoruz!”Kıyak’ın ardından HDK milletvekili Levent Tüzel de söz alarak ailelere desteğini açıkladı. Topal, Demir, Nağmal aileleri de söz alarak duygularını paylaştılar.
Duruşmada yalancı tanıklık
Mahkeme tarafından tanık olarak çağrılan ve ölen işçilerle aynı şantiyede çalışıp aynı çadırlarda kalan Cem Kılıç, İsmail Sarısüleyman, Nurtaç Kurada, ifadelerinde ve kendilerine yöneltilen sorulara verdikleri cevaplarda, herhangi bir iş güvenliği eğitimi almadıklarını, bu yönde de bir denetime rastlamadıklarını beyan ettiler. Sanık avukatlarının tanık olarak çağırdığı Fatih Türk adlı kişi de dinlendi. Bu kişi o işyerinde çalışmadığı halde, o gün orada bulunduğunu beyan ederek, aslında çadırların yakılmış olabileceğine dair iddialarda bulundu. Bunun üzerine, ailelerin avukatları, Fatih Türk hakkında yalancı tanıklık yaptığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundular.
Üçüncü davanın sonucunda da herhangi bir ilerleme olmazken, sorumlularının yargılanması için ailelerin adalet arayışı devam ediyor. Mahkeme heyeti şu hususlara karar verdi:
-
Halen aranmakta olan KALDEM şirketinin ortaklarından Mehmet Altun’un yakalanmasının beklenmesine,
Diğer duruşmaya gelmeyen tanıkların zorla getirilmesine,
Fatih Türk adlı tanık hakkındaki suç duyurusunun daha sonra karara bağlanmasına,
Marmara Park ile Kayı İnşaat arasındaki sözleşmenin gereği olarak ilgili inşaat alanına dönük bir sigorta anlaşmasının olup olmadığının araştırılmasına,
İkinci duruşmada ilgili firmalardan talep edilen karşılıklı sözleşme örnekleri ve bütün bu şantiye alanını kapsayan iş güvenliği koordinasyon tutanaklarının istenmesine karar verilerek dava bir sonraki duruşmaya ertelendi.
4. duruşma 18 Ocak 2013’te saat 10.00’da görülecek.
- Çocuk İşçilikle Mücadele İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinin Büyümesiyle Mümkün
- 301’i, Soma’yı, O Günden Beri Hiç Unutmadık…
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
Son Eklenenler
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...