Buradasınız
Gebze’den “Emekçi Kadınlar Mücadeleye!” Kampanyasına Destek

Gebzeli işçi ve emekçi kadınlar UİD-DER Kadın Komitesi’nin “Kadına Şiddete Hayır, Her İşyerine Kreş, Doğum İzni Uzatılsın, Gece Vardiyası Yasaklansın!” taleplerini öne çıkaran “Emekçi Kadınlar Mücadeleye!” kampanyasına destek veriyor. Bu taleplerin kendi talepleri olduğunu ifade eden emekçi kadınlar desteklerinin nedenini şu şekilde açıklıyor:
Gıda işçisi: Öncelikle birlik, beraberlik çok önemli. Kadın hakları için beraber olursak istediğimizi söke söke alacağımıza inanıyorum. Bütün kadınları beraber dayanışmaya çağırıyorum.
Petrokimya işçisi: Çalıştığım işyerinde sizlerden bahsedeceğim. Bu konuda bayan arkadaşlarımı derneğe davet edeceğim.
Metal işçisi: İleride işçi kardeşlerimin yaşadığı aynı problemleri yaşamak istemiyorum. Ayrıca sosyal medyadan da örgütlenip bu projeyi büyütmek gerektiğine inanıyorum.
Hizmet işçisi: Ben de bir anneyim. Çocuğuma iyi bir gelecek sağlamak istiyorum. Ama bırakabilme şansım yok. O yüzden her işyerine kreş istiyorum. Çocuğum için istiyorum.
Büro işçisi: Bir kadın olarak kampanyayı destekliyorum. İşyerinde, çevremde tüm kadın arkadaşlarıma bu talepleri ileterek mücadeleye katmak için elimden geleni yapacağım. Kadınlar isterse her şeyi başarır.
Petrokimya işçisi: Bütün bu sorunları ben de yaşıyorum. Kreş istiyorum. Çocuğumu bırakacak yer bulamıyorum. Gece vardiyasını istemiyorum. Çocuğum bensiz uyumuyor. Benim uyku düzenim bozulduğu için sağlıklı kararlar alamıyorum ve stresli oluyorum.
Metal işçisi: Çalışan anneler çocuklarından uzak kalıyorlar. Çocuklar yeterince anne sevgisi alamıyor. Çalışan annelerin çalışma saatleri az olmalı. Vardiya olmamalı, hafta sonları tatil, zorunlu mesai diye bir şey olmamalı. Çevremizde o kadar zorluklar içinde çocuğunu büyüten anneler var ki bunlar için herkes el ele vermeli. Bu sorunların ortadan kalkması için…
Büro işçisi: Ben bir kadınım ve bu kampanya benim taleplerimi ifade ediyor. Dayak, öldürme, taciz, tecavüz son bulsun diye, gece vardiyaları yasaklansın diye, doğum izni anneye de bebeğe de yetsin diye, işyerlerinde ve mahallelerde kreş olsun diye mücadele edebiliriz, etmeliyiz. Kadın işçiler olarak bu bizi güçlü kılar.
Kargo işçisi: Üst komşum Emel Abla kirada oturuyor. Çalışmak istiyor ama çocuğuna bakan kimsesi yok. Annesi çok yaşlı bakamıyor. Gündüz çalışabileceği bir iş istiyor, bütün işler vardiyalı. Kreşe verecek parası olmadığı için hayata karşı gelemiyor. İnsanların dinlenmeye, çocuklarına ayıracak vakti olmasın mı?
Petrokimya işçisi: Bu sorunlar hepimizin sorunları. Birlikte mücadele ederek bu talepleri kazanabiliriz.
Metal işçisi: Kadınların hem işçi olarak hem de kadın olarak pek çok sorunu var. Başlatılan bu kampanyanın bu sorunların çözümü için bir adım olduğunu düşünüyorum. Bunu büyütmek biz kadınların elinde ve bunu kadın arkadaşlarıma duyurmak için hem elimden geleni yapacağım hem de sizlerden yardım isteyeceğim.
Hizmet işçisi: Ben bir kadınım ve bir anneyim. Bir anne olarak çocuklarımın geleceğini düşünmek zorundayım ve bunun için de her işyerine kreş açılmalıdır. Ben bir kadınım ve bir kadın olduğum için hemcinsime yapılan her türlü şiddeti kınıyorum. Ben bir işçiyim ve bunun için de gece vardiyasına karşıyım. Türkiye gibi bir ülkede kadın olmak çok zor. Her şeyini ertelemek zorunda kalıyorsun. Hep her şeye maruz kalıyorsun. Bunları yenmek de ve bunlardan kurtulmak da sadece ve sadece biz kadınların elinde.
İşsiz: Ben anneyim ve kadınım. Önerim kadınların yoğun olduğu fabrikalarda bülten dağıtmak ve kampanyamızı tanıtmak.
Hizmet işçisi:Çok ciddi sorun olarak gördüğüm kadın cinayetleri, doğum izni, kreş, gece vardiyası gibi birçok sorunun çözülmesini istiyorum. İlk önce kendim bilinçlenip, inanıp çevremdeki arkadaşlarıma, herkese bu bilinci yaymak için mücadele edeceğiz.
Petrokimya işçisi: UİD-DER üyesi bir kadın işçi olarak kampanyayı destekliyorum. Kadınıyla erkeğiyle ayrılmaksızın mücadeleyi bütün gücümüzle, çevremizdeki işçi kardeşlerimize taleplerimizi anlatarak büyütmeliyiz.
Mağaza işçisi: Bu zamana kadar bir kadın olarak böylesi kampanyaları duymuş olsaydım şimdi sorunlarımızın hafiflemiş olduğunu görürdük. Belki de başka konuları çözmeye çalışıyor olacaktık. İşyerlerinde bizi ağır işlerde ezmek isteyen patron temsilcilerine, patronlara karşı daha çok kadın arkadaşımla mücadele etmek istiyorum.
İşçi-öğrenci: Kadın isterse eğer her zorluğun üstesinden gelebilir. Bu kampanyayı bütün emekçi kadınlar olarak büyütmek bizim görevimiz. Hep beraber mücadele etmezsek hiçbir zaman başarılı olamayız. Hiçbir mücadele bu mücadele kadar yoğun derecede haklı olamaz. Kadın ezilir, üretir, yaşatır, hayat verir çünkü!
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/