Buradasınız
Gençler ve Gelecek Kaygısı
Mersin’den bir grup genç işçi-öğrenci

Mutsuzluk, yalnızlık, karamsarlık ve geleceğe dair umutsuzluk! Gençlik yılları insanın en güzel çağı olmalıyken, sermaye düzeni yüzünden en kâbus dolu yıllar olarak geçiyor. Geleceğe dair kurduğumuz hayallerimiz birer birer sönüyor. Bu tablo tabii ki sınıfsal bir tablodur. Bu hayatta zengin, tuzu kuru kesimin çocuklarının payına hayatın sefasını sürmek düşerken, işçi sınıfının gençlerine ise hayatın cefasını çekmek düşüyor. Biz genç işçi-öğrenciler yarış atı gibi koşturuluyoruz ama büyük çoğunluğumuz “hipodromlarda” yarış dışına itiliyor ve umutsuzluğa sürükleniyoruz.
Lise sıralarında ya da daha erken vakitlerde birçoğumuz geçim sıkıntısı yüzünden okulunu bırakmakta ve iş hayatına atılmakta. Biz emekçi çocukları zaten diğerleriyle eşit şartlar altında eğitim almıyoruz bu düzende. Sermaye düzeni “paran varsa özel okula git, özel öğretmen tut, iyi bir eğitim al, paran yoksa devlet okuluna git ya da hiç okuma!” diyor. Birçoğumuz ise onca sınavlardan geçip bir bölüm kazandığında senelerce okuyor, üniversite sonunda güzel bir geleceğin hayalini kurarken işsizlik duvarına tosluyor. Yahut iş bulmak için okuduğu bölümle bir alakası bulunmayan yerlerde çalışmaya yöneliyor. Velhasıl her koşulda geleceğe dair kaygılar artmış oluyor.
İşçi, emekçi ailelerin büyük umutlarla, çabalarla okuttuğu biz gençlerin üniversiteye gitmesiyle iş elbette bitmiyor. Bugün üniversite mezunu genç işsiz sayısı bir milyonu aşmış bulunmakta. Genç işsizliğin bu kadar artmış olmasıdır gençlerin geleceğe dair umudunu yitirmesine neden olan. Dile kolay her üç gençten biri işsiz, bu yakıcı bir sorundur!
Bir başka durum ise bu çıkışsızlık içinde kendilerini sorunlarından (ortak sorunlarımızdan) uzaklaştırmak için gençlerin antidepresanlara ya da uyuşturuculara yöneliminin artmasıdır. Bu durumların nedeni sermaye düzenidir. Örgütsüz ve sınıf bilinçsiz bir üniversite mezunu gencin, sorunun kaynağını patronların bu bozuk düzeninde görmeyişi; kendini yetersiz, işe yaramaz hissetmesi, hayallerinin birer birer sönmesi ve gelecek kaygısı yaşamasına neden oluyor. Genç intihar vakaları günbegün artıyor.
Patronlar sınıfının ve onların düzeninin biz gençlere vaat edebileceği hiçbir şey kalmamıştır. Biz gençlerin tek başına paçayı kurtarmayı düşünmemesi, yaşadığımız dünyanın sorunlarına, sorunlarımıza duyarsız kalmaması gerekiyor. Sorunlarımız işçi sınıfıyla ortak, çözümlerimiz de ortak! Sınıfımızı bilerek dünyaya sınıfımızın penceresinden bakmamız gerekiyor. Genç işçiler olarak işçi sınıfının saflarında, mücadelesinde olmak bize yalnız ve çaresiz olmadığımızı gösterecektir. Sınıfımızla beraber mücadele edersek sorunlarımızın çözüme dair umudumuz ve direncimiz gelecek kaygılarımızı silip süpürecektir. Dünyayı daha iyiye daha güzele işçi sınıfı götürecektir, safımızı bilip mücadelede yerimizi alalım.
MESS Lokavt İlan Etti!
- Yalnızlık ve Korku Duvarını Hep Birlikte Yıkalım!
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...