Buradasınız
Gözümüzü Açalım Artık
Gezer Deri’den bir grup işçi
Merhaba arkadaşlar. Bizler Gezer Deri’de çalışan bir grup deri işçisiyiz. Günde 12 saat 2 vardiya şeklinde çalışıyoruz. Fabrikada günlük ortalama 45.000 metrekare deri üretiyoruz. Patron ürettiğimiz bu derileri, hem Türkiye’de hem de yurtdışında birçok markaya satıyor. Çalıştığımız fabrika, Gezer ayakkabı ve terlik fabrikası ve Gezer deri fabrikası olarak iki ayrı yerde üretim yapıyor. Patron günlük 12 saatin 1,5 saatini fazla mesai olarak, geri kalan 10 saatini de normal çalışma olarak gösterip bizleri haftanın 5 günü çalıştırıyor. Geriye kalan cumartesi ve pazar günleri de zorunlu olarak fazla mesaiye çağrılıyoruz. Yani arkadaşlar, günün 12 saatini ve haftanın 7 gününü çalışmakla geçiriyoruz. Oysa biz işçilerin yasal çalışma saati günlük 8, haftalık ise 45 saattir.
12 saat çalıştığımız için ne ailemize, ne kendimize, ne de çoluğumuza çocuğumuza zaman ayırabiliyoruz. Ancak uykumuzdan feragat edip, gözlerimiz kanlanarak bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu kadar uzun saatler çalışmamıza karşın aldığımız ücret ise asgari ücrettir. Yani 12 saat çalıştığımız halde ayın sonunu getiremiyoruz. Vardiyalı çalıştığımız için diğer vardiya ile bir rekabet içerisine giriyoruz ve bu rekabetten dolayı hem işçiler bölünüyor hem de patronun istediği oluyor.
Arkadaşlar, bizler bu şekilde yani 12 saat ömrümüzün sonuna kadar çalışsak bile başımızı sokacak bir ev sahibi olamayız. İnsan gibi çalışmak için, adam gibi ücret alabilmek için, ailemize de zaman ayırabilmek için gözlerimizi biraz da kendimiz için açalım.
Ulaşıma Değil İşçi Ücretlerine Zam!
Bu Kadar da Olmaz, Ama Oluyor!
Son Eklenenler
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...