Buradasınız
Bu Kadar da Olmaz, Ama Oluyor!
Aydınlı’dan bir deri işçisi
Yaşam koşulları her geçen gün zorlaşıyor. Evimize ekmek götüremez olduk. Aldığımız üç kuruş para ve bununla hangi ihtiyacımızı karşılayacağımızı şaşırmış durumdayız. Evimize ekmek götürebilmek için canımızdan can gidiyor. Her gün meslek hastalıklarından veya iş kazalarından birçok işçi kardeşimiz yaşamını yitiriyor. Patronlar, bizi çalışırken sömürdükleri yetmezmiş gibi bir de cesetlerimiz üzerinden de para kazanmaya çalışıyorlar. Bu nasıl mı oluyor? Böyle bir şeyi düşünemiyoruz değil mi? Yok canım bu kadar da olmaz diyoruz. Ama ne yazık ki bu bozuk düzende oluyor.
Zonguldak’ta, Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında 17 Mayısta bir patlama gerçekleşmişti. 30 madencinin hayatını kaybettiği patlama sonrasında iki işçinin cesedi çıkartılamamıştı. Patlamanın üzerinden 5 ay geçmesine rağmen Dursun Kartal ve Engin Düzbük’ün cesetleri hâlâ yerin 735 metre altında yatıyor. İşçilerin 5 aydır yerin altında olmasının rezilliği bir yana dursun, işçilerin cesedini çıkarmak için bir de ihale yapıldı. Çinli firma işçilerin cesetlerini çıkarmaktan vazgeçtiği için açılan ihale basına da kapalı oldu. TTK Genel Müdürü Burhan İnan, basın tarafından sorulan soruya şu şekilde yanıt verdi: “Benim de şu an için bilgim yok. Çalışmalarını bitirmediler. Bana da henüz dönmediler.” Rezilliğin, pervasızlığın, vurdumduymazlığın da bu kadarı olabilir yani. Bu insanlar kim? Soruyorum size bunlar kim ki bizim ölülerimizi ihale masasına çıkartabiliyorlar? Ben bunu yapanlara insan diyemiyorum. Bir de yeraltındaki işçilerin ailelerini düşünelim. Eşleri, çocukları, kardeşleri, ana babaları, yakınları onların daha cenazesi bile göremediler. Ölülerini bile gömemediler. Ama bazı kana susamış vampirler hâlâ bizlere saldırmaya devam ediyorlar. Ölülerimiz üzerinde bile kârlarına kâr katıyorlar.
Ben de bir işçiyim. Ben de bir iş kazasına kurban gidebilirim. Ama cesedimin ihaleye çıkarılmasını istemiyorum. Kimsenin cesedi üzerine ihale yapılmasını istemiyorum. Ama biz işçiler bu şekilde dağınık oldukça, birlikte hareket etmediğimiz sürece bunlar her zaman başımıza gelecek. Artık bunlara dur demenin zamanı geldi de geçiyor. Daha neyi bekliyoruz ki? Bize dokunmayan yılan bin yıl yaşayamaz. Bu yılanın başını ezmeliyiz.
Ellerinize Ve Yalana Dair
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...