Buradasınız
İş Bırakma Eyleminin Akşamında Türk-İş İşçileri Sattı
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Tıkanan kamu toplu sözleşme görüşmeleri nedeniyle Türk-İş, 7 Temmuzda 269 bin işçiyi içine alan bir saatlik iş bırakma eylemi kararı aldı. 7 aydır devam eden görüşmelerden sonra hükümet enflasyon oranın çok altında kalan bir zam önermişti: İlk 6 ay için %3, ikinci altı ay içinse %4. Bunu kabul etmeyeceğini açıklayan Türk-İş, göstermelik de olsa 1 saatlik iş durdurma kararı aldı ve eylemin akşamında bürokratlar hükümetin önerilerinin altına imza attı.
Bürokratların “dostlar alışverişte görsün” kararına rağmen Türk-İş’e bağlı sendikaların örgütlü olduğu devlete ait işyerlerinde işçilerin büyük oranda katılımıyla iş durdurma eylemleri gerçekleştirildi. Türk-İş’in başlattığı eylemlere DİSK, KESK, Hak-İş ve Kamu-Sen de destek verdi.
Pendik Askeri Tersanesinde Eylem
Bu eylemler çerçevesinde, pek çok işyerinde olduğu gibi Pendik Askeri Tersanesinde çalışan Harb-İş üyesi işçiler de 1 saat boyunca iş bıraktı. Askeri tersanede 1800 üyesi olan Harb-İş, büyük ve coşkulu bir eylem gerçekleştirdi. İşçiler işbaşı yapmayarak sabah 7.30’da geldikleri tersane önünde 8.30’a kadar beklediler. Bu eyleme ücretlerini alamadığı için Limter-İş öncülüğünde direnişe başlayan CHT İnto işçileri ve UİD-DER’li işçiler olarak biz de destek verdik.
1 saatlik eylem sırasında işçiler sık sık “Direne Direne Kazanacağız!”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek!”, “Türk-İş Göreve Genel Greve!”, “Türk-İş Uyuma İşçine Sahip Çık!”, “Söz Bitti Sıra Eylemde!”, “AKP Zammını Al Başına Çal!”, “Kurtuluş Yok Tek Başına ya Hep Beraber ya Hiç Birimiz!”, “Taşeron İşçisi Yalnız Değildir!” sloganları haykırıldı.
Eylem sırasında Harb-İş adına Şube Başkanı Hüseyin Över bir basın açıklamasında bulundu. Över, “Bugün yaptığımız bu eylem son olmayacaktır. Eğer istediğimiz zam verilmezse eylemliliklerimiz devam edecektir. Hükümetin önerdiği zam talebi çok komik bir rakamdır. Bugünkü görüşmelerde de bir sonuç elde edilemezse, Türk-İş Başkanlar Kurulunun kararlarına göre eylem planlarımızı hayata geçireceğiz” dedi.
Askeri tersane işçileri, yapılan görüşmelerden çıkan kararlardan memnuniyetsizliklerini dile getirdiler. Konuştuğumuz bir işçi “Hükümet sendikaları ve işçileri yok sayıyor. Patronlara teşvikler verilirken, işçiler yok sayıyor” dedi. Bir başka işçi ise “Sendikalar işçilerin arkasında durmuyor. Elektrik, su ve doğalgaza ortalama yüzde 60 zam geldi. Bize önerilen zam ise yüzde 5 oranında. Şimdi biz bunu nasıl kabul ederiz. Zammı hükümet vermez, bizim almamız lazım” diyerek tepkisini dile getirdi.
Dikimevi İşçileri Engellendiler
Aynı gün, bir grup Dikimevi işçisi de 1 saat iş bırakmaya çalıştı. Ancak işçiler engellendiler. Harb-İş sendikası Anadolu yakası şubesine üye K.K.K 1 Numaralı Dikimevi işçileri, sabah 7.30 sularında fabrika önüne geldiklerinde, dikimevi yönetimi servis kapılarını açtırmadı. Askeri yönetim önceki gün de fabrika içinde yaptığı anonslarla, eyleme katılacak olan işçileri işten atmakla tehdit etmişti. Eylem sabahı ise işçi servisleri Dikimevi içine çekildi ve eyleme mani olundu. Dikimevi işçileri, askerlerin takibi eşliğinde makine başlarına götürüldüler. Bu esnada az sayıda Dikimevi işçisi içeri girmeyerek dışarıda kaldı ve biz UİD-DER’li işçiler de onlara destek verdik.
Dışarıda bekleyen işçiler fabrikaya giren işçi arkadaşlarına seslenerek, eyleme katılmaları yönüne çağrıda bulundular. Bütün servislerin fabrika içine çekilmesinin ardından dışarıda bekleyen işçiler de işbaşı yapmak üzere fabrikaya girdiler. UİD-DER’in verdiği desteğe teşekkür eden işçiler, askeri işyerlerindeki grev yasaklarını eleştirdiler. Ciğerlerimiz var ama nefes alamıyoruz diyen işçiler, grev yasağının kalkmasını istediklerini söylediler.
Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü Önünde Basın Açıklaması
Eylem günü, Yol-İş’in örgütlü olduğu Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü önünde de bir basın açıklaması yapıldı. Tez Koop-İş, Deri-İş, Harb-İş, Belediye-İş ve Yol-İş üyesi işçiler Bölge Müdürlüğü’nün bahçesinde toplandılar ve buradan girişe kadar sloganlar eşliğinde yürüdüler. Eyleme UİD-DER’li işçiler de destek verdi. Giriş kapısında toplanılmasıyla birlikte ilk sözü Faruk Büyükkucak aldı. Büyükkucak yaptığı konuşmada, 1 Ocaktan bu yana devam eden TİS’lerde anlaşma sağlanamaması üzerine 269 bin kamu işçisinin çalışmama hakkını kullandığını ve eylemlerin büyük bir katılımla gerçekleştirildiğini ifade etti. Büyükkucak, konuşmasının devamında sarf ettiği “sosyal barışa en çok ihtiyaç duyulduğu zamanda bu işi masa başında çözelim diyoruz” sözleriyle, aslında akşam saatlerinde yapılacak satış sözleşmesinin ilk işaretlerini daha sabahtan vermiş oluyordu.
Büyükkucak’tan sonra sözü Yol-İş 1 No’lu Şube Başkanı Erdem Arcan alarak basın metnini okudu. Arcan, yaptığı açıklamada, son zamanlarda ciddi hak kayıplarına uğradıklarını, ikramiyelerden kesilen vergi ve sigorta primleri nedeniyle ikramiyelerden birini hükümete bağışlamış olduklarını dile getirdi. Arcan, “Kriz varsa çare de var diyenler, bize evde oturma pazara çık diyenler, kapanan işyerleri ve fabrikaları üretime açmalı, işten çıkartmaları durdurmalı, kıdem tazminatına dokunmamalı, çalışanların örgütlenmesinin önündeki engelleri kaldırmalıdırlar” dedi. Arcan, tarımda uygulanan işçi simsarlığının Özel İstihdam Büroları ile resmileştirildiğine dikkat çekerek, bu kölelik yasalarının geri çekilmesini de istedi. Arcan konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Örgütlü işçiler bu tabloyu tersine çevirecek bu oyunu bozacaktır.”
Sabah Eylem, Akşam Satış
Türkiye çapında gerçekleştirilen 1 saatlik iş bırakma eyleminin akşamında Türk-İş bürokratları, işçilerin tepkilerine ve mücadele isteklerine kulak tıkayarak hükümetin dayattığı sözleşmeyi imzaladı. Yapılan anlaşmaya göre ilk altı ayda %3, ikinci altıncı ayda ise 5,5 oranında zam yapılacak. Ayrıca düşük ücretli işçilerin ücretinde 60 TL’lik bir iyileştirme yapılacak. Türk-İş bürokratları, hükümetin “grev yaparsanız yapın” restinin üzerinden saatler geçmeden sözleşmeye imza atarak bir kez daha işçi sınıfına ihanet etti. Türk-İş 2009 için %20, 2010 için ise enflasyon oranında ve artı %4 zam istiyordu.
İş bırakma eyleminin, Türk-İş’in hükümete işçinin gücünü göstermek için değil işçiden gelecek tepkileri yatıştırmak ve eylem yapıyor gözükmek için aldığı bir karar olduğu birkaç saat için de ortaya çıktı. AKP ile Türk-İş bürokrasisi arasındaki danışıklı dövüş, göstermelik bir eylem ve ardından imzalanan toplu sözleşmeyle sonuçlandı. Bu sözleşmeyle, yüz binlerce işçi yoksulluk sınırının altında yaşamaya devam edecek. Üstelik on binlercesi asgari ücretin biraz üzerinde bir ücret alacak. İşçilerin örgütsüzlüğü bir kez daha bürokratlar eliyle bir satış sözleşmesine yol açtı. Sendikalar mücadeleci işçilerin eline geçmedikçe ve bürokratlar sendikalardan defedilmedikçe satış sözleşmelerinin sonu gelmeyecektir.
Uyanıştan Başkaldırıya
- İşçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Sendikal Baskılar Sürerken Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- İzmir’den Elazığ’a Belediyelerden, Madenlere İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- DİSK ve KESK’ten TÜİK Protestosu
- Şehir Hastanelerinde Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Sağlık, Belediye, Liman işçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- DİSK 15-16 Haziran Anma Etkinlikleri Gerçekleştirdi
- İşten Atmalara, Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Emekliler Meydanlardan Seslendi: “Açlığa ve Sefalete Hayır!”
- Sendika Düşmanlığına, Çayda Düşük Fiyat Dayatmasına ve Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Motokuryeler: Çalışırken Ölmek İstemiyoruz!
- Belediye Emekçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Öğretmenler Ülke Genelinde Şiddete Karşı İş Bırakarak Eylem Yaptı
- Ebe ve Hemşirelerden Hastane Önünde Eylem
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
- DİSK TÜİK Önünde Basın Açıklaması Yaptı
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- BİRTEK-SEN’e Verilen Para Cezası Çalışma Bakanlığı Önünde Protesto Edildi
Son Eklenenler
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...
- Srebrenitsa’da, 1995 Temmuzunda, 8 bini aşkın Boşnak, Sırp egemenleri tarafından katledildi. Geçmişten günümüze emperyalistlerin kışkırttığı tüm savaşlara baktığımızda ölenlerin, acı çekenlerin, yasa boğulanların emekçiler olduğunu, savaştan siyasi...