Buradasınız
İhmal 24 Kişinin Hayatına Mal Oldu
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 5 vagonu raydan çıkarak devrilen trende 24 yolcu hayatını kaybetti, 318 kişi yaralandı. Uzunköprü-Halkalı seferini yapan 6 vagonlu tren, pazar günü saat 17.00 sıralarında Çorlu’ya bağlı Sarılar Köyü yakınlarında raydan çıktı.
Kaza yerine yardım ekiplerinden önce köylüler ulaştı. Traktörlerle kazazedelere ulaşan köylüler, yaralıların ambulanslara ulaştırılmasını sağladılar.
Facianın ardından Ulaştırma Bakanlığı adına yapılan açıklamada, kazanın aşırı yağış nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalması nedeniyle meydana geldiği ifade edildi. Çorlu Kaymakamlığında oluşturulan kriz masasında Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ve Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Ahmet Arslan basın açıklaması yaptı. Ahmet Arslan’ın kazanın doğal nedenlerden kaynaklandığına işaret eden açıklamasına karşın, Birleşik Taşımacılık Sendikası Genel Başkanı Hasan Bektaş, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu ve İnşaat Mühendisleri Odası’nın açıklamaları, önlem alınmış olması halinde kazanın önüne geçilebileceğine dikkat çekiyor.
Hasan Bektaş, demiryollarının özelleştirilmesi, yol bekçilerinin görevlerine son verilerek denetim ve bakım işlerinin özel şirketlere bırakılmış olmasının kazaya yol açtığını söyledi. Bektaş, Ulaştırma Bakanının açıklamalarına şu sözlerle tepki gösterdi: “Yetersiz bilgi donanımı ve mühendislik bilimine uymayan bir yaklaşımdır. Sayın Bakanın bahsettiği, Nisan ayındaki ‘köprü ve menfezlerin’ kontrolü TCDD köprü birimince yapılmış olup, 14 Demiryol Bakım Müdürlüğü mıntıkasındaki ‘Menfez Bakım ve Taş Duvar işleri’ için ihale açılmış ve ihale ödenek tahsis emri çıkmadığından 20.06.2018 tarihinde iptal edilmiştir. Basına yansıyan ve sendikamıza ulaşan fotoğraflarda da görüleceği üzere olayda şüphenin yoğunlaştığı yerdeki menfezin açık olduğu, bu menfezle ilgili bir sıkıntı-tıkanma olmadığı gözükmektedir. Zaten menfez yeni değil, 1900’lü yılların başlarında imal edilmiş ve hâlâ ayaktadır.”
Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada facianın öngörülebilir ve önlenebilir nedenlerin yol açtığı ifade edildi, Bakanlığın açıklamalarına tepki gösterildi: “Gerek Bakanlığın açıklamasından, gerekse kaza yeri görüntülerinden mühendisliğe önem vermeyen bir yapım hatasının yine bir faciaya yol açtığı çok açık olarak görülmektedir… Yapı yerindeki zeminin jeolojik-jeoteknik özellikleri ile bölgenin meteorolojik özellikleri dikkate alınarak yapılması gereken menfez kesit ve projeleri ile menfez üstü ve çevresinde taşkın sularına karşı yapılması gereken dolgu ve koruyucu duvarların usulüne uygun yapılmadığı görülmektedir. Facianın meydana geldiği bu menfez geçişinde yukarıda belirtilen mühendislik parametrelerinin dikkate alınmaması ve toprak dolgu yapılması kazaya adeta davetiye çıkarmıştır.” Açıklamanın devamında, 2013 yılına kadar demiryolu güzergâhlarında görevli olan yol bekçilerinin işlerine son verilmesinin ve rutin günlük kontrollerin yapılmamasının da kazanın önemli nedenlerinden biri olduğu belirtildi.
İnşaat Mühendisleri Odası adına yapılan açıklamada, “Demiryolu hattı yapılırken göçme, çökme ve tabaka kayması ve boşalması ile ilgili bilgiler dikkate alınmamıştır. Ayrıca yağan yağmurlar dikkate alınarak gerekli olan bakım ve kontrollerin yapılmadığı, bu kazanın sadece en son yağan yağmurlara bağlanmaması gerektiğinin bilinmesini de istiyoruz! Suçlu yağmur değildir! Yapanlar, yaptıranlar ve yapılmış olan yapıları denetlemeyenlerdir” denildi.
Çorlu’daki tren faciası, özelleştirilen ve özel şirketlerin insafına bırakılan işletmelerde benzer faciaların meydana gelmeye devam edeceğini gösteriyor. Denetim mekanizmalarının kurulmaması, maliyetleri düşürmek adına çalışanların sayısının düşürülmesi gibi etmenlerin, faciaya giden yolu döşediği anlaşılıyor.
Kazanın meydana geldiği Halkalı-Muratlı tren hattının bakımı için 11 Haziranda ilan edilen ihale, 24 Haziran seçimlerinden 3 gün önce iptal edilmiş. İhalenin iptal gerekçesi “ödenek tahsis emrinin çıkmaması.” İhalenin iptal edildiğinin duyurulmasının üzerinden 18 gün geçtikten sonra bu facianın gerçekleşmiş olması, ihmali açıkça gözler önüne seriyor.
Soma madenlerinin de rödovans yoluyla özel şirketlere teslim edilmesi, denetimlerin yapılmaması, işçilerin gerekli teçhizatlardan yoksun bırakılması, üretim zorlaması gibi nedenler, 301 işçinin göz göre hayatını kaybetmesine yol açmıştı. Facianın ardından hükümet yetkililerinin “ölmek bu işin fıtratında var” açıklamaları büyük tepki çekmişti. Çorlu faciasının ardından yapılan açıklamalar da, hükümetin sorumluluğunu gizlemeyi amaçlıyor.
Kaç Vakte Kadar?
- Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...