Buradasınız
İki İnşaat İşçisi Daha Sermayenin Kurbanı
İş güvenliği tedbirleri alınmıyor, patronlara caydırıcı cezalar verilmiyor, iş cinayetleri devam ediyor… 10 işçinin hayatını kaybettiği Torun Center işçi katliamı davası görüldüğü sırada, İzmir ve Ordu’da yine inşaatlarda iş cinayetleri gerçekleşti.
İzmir’e bağlı Örnekköy Mahallesi’nde Katal İnşaat’a ait şantiye’de demirci ustası olarak çalışan Ali Demirci’nin üzerine 13. kattan kalıp malzemeleri düştü. Bugün sabah saat 07.40 sıralarında işbaşı yapmaya hazırlanan Ali Demirci, iş güvenliği tedbiri alınmayan binadan demir direğin başına düşmesi sonucu feci şekilde hayatını kaybetti. 70 işçinin çalıştığı şantiye alanında iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını söyleyerek Demirci’nin iş arkadaşlarından Harun Ergan, “Üç kişi çıktılar, Ali ağabey ortadaydı. Direk arkadaşımıza geldi, kafası parçalandı. 13. katta söküm yaparken yedi sekiz yıllık arkadaşımla birlikte çalışıyorduk.” sözleriyle tepkisini dile getirdi. Şantiyede çalışan işçilerden Mehmet Akgül, şantiyede işbaşı saati 08.00 olduğu halde işçilere 07.00’de işbaşı yapmaya zorlandıklarını dile getirerek şöyle konuştu: “Soyunma odasına girerken üç kişilermiş, diğerleri kaçmış. O anda üç kişi de ölebilirdi. Önlem için ağ kurmaları gerekirdi. Gelen malzemelerin ağa düşmesi gerekirdi.” Akgül, iş güvenliği tedbirlerinin 2 ay önce iş güvenliği müfettişlerinin denetim yapacağı haberi üzerine aldındığını, denetlemeden sonra ise alınan önlemlerden vazgeçildiğine dikkat çekti.
Diğer iş cinayeti ise 23 Aralık akşamı Ordu’da meydana geldi. Altınordu ilçesinde Akyazı Mahallesi’nde 2 katlı bir binanın çatı katında çalışan Gökhan Akçin dengesini kaybederek zemine düştü. 28 yaşında ve 1 çocuk babası olan Gökhan Akçin ağır yaralı halde hastaneye kaldırıldı. Ancak yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
İki işçi de en basit iş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle hayatlarını kaybettiler. Patronlar iş güvenliği tedbirlerini maliyet olarak görüyor ve sadece görüntüyü kurtarmak için önlem alıyormuş gibi yapıyorlar. Gerçekleşen iş cinayetlerinde, olan işçilere ve geride bıraktıkları ailelerine oluyor.
Dur De!
Sağlık, Ama Kime?
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...