Buradasınız
İnşaat İşçileri: Kaza Değil Cinayet!

16 Kasım gecesi Ümraniye’de bulunan Finans Merkezi şantiyesinde Gür yapı ile Yapı&Yapı ve RK Mühendislik şirketlerine ait olan iki konteynerde yangın çıktı. Çıkan yangında üç işçi dumandan etkilenirken içeride mahsur kalan Umut Oydaş isimli işçi hayatını kaybetti. İnşaat-İş ve Disk/Dev Yapı-İş sendikaları 17 Kasım günü Ziraat Bankası şantiyesi önünde ortak bir basın açıklaması yaparak bu iş cinayetini protesto ettiler.
Eylemde yapılan açıklamada “Patronların kâr hırsı nedeniyle alınmayan üç kuruşluk önlemler yüzünden işçiler ölmeye, öldürülmeye devam ediyor. Bu şantiyeler kanımız ve alın terimiz birbirine karışarak yükseliyor. Artık yeter! Bu ölüm düzenini kabul etmiyoruz” denildi. İnşaat-İş ve Disk/Dev Yapı-İş sendikalarının Finans Merkezi şantiyesindeki barınma, beslenme ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için aylardır çağrı yaptığı, ancak firmaların bu çağrıları dikkate almak yerine cezasızlık politikasından güç alarak iş güvenliği önlemlerini almadığı belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Şantiyelerde 6331 sayılı İSİG yasası ve ilgili yönetmeliklerin emrettiği hükümler maliyet olarak görülmeyip gereği yerine getirilse bu iş cinayeti yaşanmazdı. Devletin ilgili kurumları, göstermelik denetimler değil de var olan yasa ve yönetmeliklere uymayan işyerlerini denetleyip gerekli yaptırımlar uygulasa bu iş cinayeti yaşanmazdı. Adli merciler iş cinayetinden sorumlu olanlara ödül gibi cezalar değil de caydırıcı cezalar karara bağlasa sorumlular hak ettikleri cezaları çeker, patronlar önlem almaktan kaçmaz ve bu iş cinayeti yine yaşanmazdı.”
Patronların ve devletin umursamazlığının ve pervasızlığının nedeninin işçilerin örgütsüzlüğü olduğunun vurgulandığı açıklamada, inşaat işçilerine örgütlenme çağrısı yapılarak şunlar söylendi: “Örgütsüz olduğumuz için kârdan başka bir şey düşünmeyen patronlar bu kadar rahat davranabiliyor. Örgütsüz olduğumuz için ölmeye devam ediyoruz. Örgütsüz olduğumuz için patronlar kârlarından vazgeçmiyor, önlem almıyor. Örgütsüz olduğumuz için kendi yasa ve yönetmeliklerine sahip çıkmayan devlet kurumlarına baskı yapıp görevlerini yapmasını sağlayamıyoruz. O yüzden iş cinayetlerine ve sömürüye karşı tek çıkış yolumuz örgütlü mücadeleden geçmektedir. İş cinayetlerine ve sömürüye karşı tüm inşaat işçilerini örgütlü mücadeleye çağırıyoruz. Çalışırken ölmek istemiyoruz, yaşamak istiyoruz. Yaşamak ve yaşatmak için örgütlen.”
Çocuk da Olsa “Harca Harca Bitmez!”
Kaza “Geliyorum” Demişti, Duydunuz mu?
- Soma’yı Hatırlamak
- Soma'yı Unutma, Örgütlen, Hesap Sor
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/