Buradasınız
Kaza “Geliyorum” Demişti, Duydunuz mu?
Kocaeli/Gebze’den bir işçi
Yaşananlardan öğrendiğimiz şu ki kaza geliyorum der… Doğada olduğu gibi fabrikalarda da hiçbir şey kendiliğinden, durduk yere olmaz. Nedenleri vardır. Nedenler ortadan kaldırılınca, önlemler alınınca kazalar da önlenebilir. Birçok sinyal vere vere gelen ama önlem alınıp engellenmeyen kazalar feci sonuçlar verir. Tıpkı Soma, Ermenek, Amasra gibi…
Her defasında yaşanan iş kazalarında, yürekleri dağlayan işçi ölümlerinde, katliamlarda sorumlular timsah gözyaşları dökerler. Olay yerinde kriz masası kurarlar. Cesetleri çıkarırlar, hastanelerde yaralıları ziyaret ederler, ekonomik yardım sözü verirler, cenazelerde en ön safları tutarlar, tabutları taşırlar ve “kader”, “takdir-i ilahi” diyerek sorumluluklarını unutturmaya çalışırlar. Utanmazlıkta, arsızlıkta daha da ileri gidenleri vardır ki bunlar yaralı veya ölen işçi yakınlarına hakaret eder, tekme atar, gözaltına alınması için girişimlerde bulunurlar. Egemenlerin tavrı dün de buydu bugün de bu… Hepsi domuz topu gibi birleşir, birbirlerini korurlar. Canlı yayınlara çıkar, toplumu manipüle ederler. Kurtarıcı rollerine bürünerek toplumu aldatıp istedikleri atmosferi yaratmaya çalışırlar.
Mesela Amasra madenci katliamının ardından AKP İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe sanki kendi görev alanıymış gibi, sanki lütufta bulunmuşlar gibi “böyle hadiseleri minimize ettik” demişti. Tuzla Tersaneleri, Kozlu, Ermenek, Küre, Dursunbey, Karadon, Soma, Bartın, Şirvan, Ostim, Davutpaşa, Esenyurt, Torunlar… İktidar partisinin il başkanına sormak lazım: Minimize etmiş haliniz bu mu? Yoksa tüm bu işçi katliamları başka bir iktidar döneminde mi gerçekleşti? Peki ya Çorlu gibi facialar? Onlar da mı başka iktidarın eseri?
İş cinayetlerinde ölenlerin sayısına baktığımızda ortada bir azalma yok. AKP iktidarı döneminde yaklaşık 30 bini aşkın işçi iş cinayetlerinde öldü. Yani bir ilçe nüfusu kadar insan hayattan koparıldı, aileleri yüreklerinde acıyla yaşamaya mahkûm edildi. Türkiye, iş cinayetlerinde uzun yıllardır Avrupa ülkeleri içinde birinci, dünyada üçüncü sırada yer alıyor. İstikrar vaat ederek her seçim döneminde oy isteyen bu iktidarın en istikrarlı icraatı bu oldu. Geçmişte Avrupa ülkeleri içinde Almanya’nın, Fransa’nın iş cinayetlerinde birinci olduğu dönemler de oldu. Fakat işçiler “fıtrat” diyerek ölmeyi sineye çekmediler, “artık yeter” diyerek mücadele ettiler, örgütlenip patronları önlem almaya zorlayarak canlarını korudular. O halde bizim yapmamız gereken de bellidir.
AKP, bakanlar, maden patronları ve diğerleri ne derlerse desinler gerçek değişmez: Parayı, kârı, sermayeyi her şeyin önüne koyarak iş cinayetleri minimize edilmez. İş cinayetleri, önlemleri gereksiz maliyet sayıp ihmal ederek minimize edilmez. Bu zihniyetle işçi ölümlerinde azalma olmaz fakat sermaye sahiplerinin kârları kat kat artar. Nice eve, ocağa ateş düşerken bir avuç yandaş sayılı zenginler arasına giriverir. İş cinayetleri öyle bir hale gelir ki, suçlular yargılanmaz, yargılansa da ceza almaz, ceza alsa da üç-beş günde arka kapıdan çıkar giderler. Düşünün ki bu ülkede tersanelerden madenlere on binlerce işçi iş kazalarında öldü fakat bir tek patron dahi gerçek anlamda ceza almadı. Bir tek bakan dahi istifa etmedi. Bir tek bürokrat dahi sorumluluğunu itiraf etmedi. Hepsi adeta domuz toplu gibi birleşti, birbirini korudu. Hepsi ne pahasına olursa olsun çarkların dönmesi emrini verdi. Neticede kazalar art arda gelmeye devam ediyor. Demek ki tek bir çare var: İşçiler olarak birleşmeliyiz, birbirimize sahip çıkmalıyız, ne kadar çetin olsa da mücadele etmeliyiz. Patronlar azgınlaşıp daha da kazanmasın, işçi kardeşlerimiz aramızda kalsın. Küçüğünden büyüğüne mücadele etmek buna değer…
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
Son Eklenenler
- 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği Soma Katliamının 10’uncu yılında Soma ve İstanbul başta olmak üzere pek çok yerde eylemler yapıldı. Somalı madenciler anıldı, iş cinayetleri protesto edildi. İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri...
- Arjantin’de sendikaların çağrısıyla işçiler 9 Mayısta 24 saatliğine genel greve gitti. Faşist devlet başkanı Javier Milei ve hükümetine karşı yapılan genel grev çağrısına çeşitli sektörlerden işçiler karşılık verdi. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT...
- Zorlu bir yıldan geçerken işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı, heyecan ve coşku içinde karşıladık. UİD-DER olarak 1 Mayıs’a işçi kentleri Lüleburgaz ve Bursa’da katıldık. Lüleburgaz’da geçirdiğimiz ilk 1 Mayıs’ımız...
- Emekli bir işçi: Bu 1 Mayıs’ta da sınıf kardeşlerimizle kol kola yürüdük. Sınıfımızın taleplerini hep birlikte haykırdık. İyi ki önümüzde bizlere yolu açan sınıfımızın mücadele örgütü UİD-DER var. Kendini, sınıfın taleplerine ve sadece sınıfın...
- Bugün 13 Mayıs 2024. Soma madenci katliamının 10. yıldönümü. 10 yıldır dinmeyen bir acı ve öfkedir Soma Türkiye işçi sınıfının kalbinde. Çünkü Soma’nın hesabı sorulmadı, çünkü Somalar devam ediyor, çünkü kapitalistlerin kâr hırsı yeni Somaların...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.