Buradasınız
İşçi Dayanışması’nı Neden Takip Etmeliyiz?
Bir matbaa işçisi
Arkadaşlar, ben yayınlandığı ilk günden beri İşçi Dayanışması bültenini düzenli okuyan bir işçiyim. İşçi Dayanışması, UİD-DER’in aylık işçi bültenidir. Bülten üç yılı aşkın bir süredir düzenli olarak her ayın 15’inde çıkıyor. Bülteni çıkaranlar işçilerdir. Bültenin dağıtımını yapan, okurlarıyla buluşturan, bülten üzerine okurlarla sohbet edenler de yine işçilerdir. Tahmin ettiğiniz gibi bültenin okurları grev ve direnişlerdeki işçiler, sendikalı-sendikasız işçiler, işçi örgütlerine üye işçiler ve işsizlerdir. Bültenin son sayısını okuyan bir grevci işçinin şu sözleri bence bülten hakkında sizlere de önemli bir fikir verecektir: “elimde olsa bu bültenden milyonlarca basar ve bütün işçilere dağıtırdım”.
İşçi Dayanışması’na sağlam bir haber akışını sağlayanlar, işçi muhabirleridir. İşçi muhabirleri, örneğin yaşadığı ildeki, çalıştığı sanayi sitesindeki eylemleri, grev ve direnişleri, iş kazalarını, işten atmaları kısacası işçilerin yaşadığı mücadeleleri habere dönüştürerek bültene yollamaktadırlar. Bültende, birçok fabrikadan okuduğum işçi mektupları da gösteriyor ki şimdiden çeşitli fabrikalarda doğal işçi muhabirleri İşçi Dayanışması’na katkı sunmaktadırlar. İşçi arkadaşlarımızın başından geçen olayları habere dönüştürerek, diğer işçi kardeşlerine ulaştırması bence çok önemlidir. Fabrikalarda yaşadıklarımızın kâğıda geçirilmesi, unutturulmaması, işçi basını yoluyla duyurulması ve böylece o fabrikada çalışmayan diğer işçilerin de yaşananlardan haberdar edilmesi oldukça önemlidir. Aslında hepimiz fabrikada yaşadığımız sorunları habere dönüştürerek İşçi Dayanışması’na yollamalıyız.
Arkadaşlar, İşçi Dayanışması bülteni, yayınladığı haberlerde, işçi mektuplarında veya diğer yazılarında tarafsızlık maskesi takmıyor. İşçi ile patron arasında yaşanan ne tür olay varsa hatta işçi ile hükümet arasında yaşanan ne tür olay varsa, daima işçinin tarafında olduğunu çok net belirtiyor. Çünkü sınıfların, sömürenin ve sömürülenin olduğu yerde tarafsızlık olmaz. İşçiler kendi çıkarları için, patronlar da kârları için mücadele verirler. İşçi Dayanışması olayları işçi sınıfının penceresinden yorumlayarak, okurlarına yeni bilgiler ve bakış açısı kazandırıyor. Böylece kimin haklı kimin haksız olduğunu da yanlışa düşmeden anlamış oluyoruz. Kimi olaylarda kafası karışan işçilerin, bülteni okuduktan sonra işin doğrusunu kavradıklarına bizzat şahit oldum.
Sayfalarında yer alan yazılar işçinin diliyle, sade, anlaşılır ve akılda kalıcı şekilde yazılıyor. Deneyimlerimizi, haklarımızı, kazanımlarımızı bizlere anlatan İşçi Dayanışması bülteni biz işçilere moral vermektedir. Okuma tembelliğimizi kırmakta, sınıfımıza dair sağlam bilgiler edinmemizi kolaylaştırmaktadır. Bizleri hem okumaya hem de yazmaya teşvik etmektedir.
Bültenin önemli işlevlerinden biri de okuyucuları olan işçileri daima patronlara karşı mücadeleye çağırmasıdır. İşçilerin dini, dili, ırkı ve cinsiyeti ne olursa olsun dayanışma ve birlik içinde hareket etmesini salık vermesidir. İşçi Dayanışması, bizleri işçi kardeşlerimizin mücadelelerine katkı yapmaya davet etmektedir. Bir yandan bizlere çıkarlarımızın neler olduğunu göstermekte öbür yandan mücadeleyle haklarımızı kazanacağımıza vurgu yapmaktadır.
Genelde işçi arkadaşlarımız patronların gazetelerini okumaktadırlar. Bu gazeteler ile karşılaştırdığımızda İşçi Dayanışması’nı okumak her yönden çok daha faydalıdır. Örneğin, patron gazetelerinin sayfalarını karıştırdığımızda işçiler ve onların sorunları yokmuş gibi bir izlenim ediniriz. Patronlar ve hükümet toplumun sorunlarını çözmek için seferber olmuş havası yaratırlar. Bizlere düşen de siyasete karışmamak ve çalışmaktır! Onlar böyle olmasını isterler. Onlar çıkarlarımızı unutmamızı öğütlerler. Ama İşçi Dayanışması, işçileri uyutmak, oyalamak, sakinleştirmek, acılarını dindirmek veya teselli etmek üzere çıkmıyor. Bize moral veriyor ve güç katıyor. Fabrikada işçilerin ortak, anlaşılır bir dille konuşmasına yardımcı oluyor. Yaşadığımız zorluklar karşısında sızlanmak veya teslim olmak değil, örgütlenmek ve mücadele etmek gerektiğini canlı örneklerle gösteriyor. Bülteni okuyan kişi derhal iki seçenek karşısında kaldığını kavrıyor: Olaylara ya patronların ya da işçilerin gözüyle bakmak!
Benim gibi bir işçi olan sizlere, neden İşçi Dayanışması bültenini okuduğumu az çok anlatmak istedim. Sizlerin de her ay düzenli olarak İşçi Dayanışması bültenini takip etmenizi, yani hem okumanızı hem de haber yazmanızı öneriyorum. Çünkü bizlerin bu dünyada işçi olarak yediğimiz içtiğimiz nasıl birse, okuduğumuz ve yazdığımızın da bir olması gerekiyor. Patronların gazetelerine kanmayalım, işten dönerken serviste, evde, arkadaşlar arasında mutlaka İşçi Dayanışması’nı okuyalım, okutalım.
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Kölelerin İsyanı, Ücretli Kölelerin Gücü
- İşçi Dayanışması 208. Sayı Çıktı!
- Örgütlü Olamayan Ucuz İşgücü Olur
- Komşunun Evi Yanarken…
- İşçi Gençlik Patronların Kölesi Olmayacak
- On Depo Benzin İle Ölçülen Emek
- Yaşadığımız Çağın Sorumluluğunu Almak, Guido Gibi Olmak!
- “Greve Çıktık, Elimize Ne Geçti?”
- Sağlıksız Bir Sağlık Anlayışı
- Kim Bu Herkes?
- Zeytin Ağacına Bile Düşmanlar!
- Sorunlarımızı Aşmak İçin Birlik Olmaya İhtiyacımız Var!
- İşçi Dayanışması 207. Sayı Çıktı!
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- En Büyük Engelimiz Kapitalizmdir
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
Son Eklenenler
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....
- Pakistan’da binlerce tekstil işçisi, hakları için haftalardır mücadele ediyor. Arjantin’de emekliler her Çarşamba günü düzenledikleri protestolar devam ediyor. Tunus’un en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Birliği (UGTT) üyesi toplu taşıma...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK, 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine dair, Kamu İşveren Heyeti teklifinin açıklanmasının ardından, 13 Ağustos Çarşamba günü Türkiye’nin pek çok kentinde ortak basın...