Buradasınız
İşçiler Ölmeye, Patronların Kârları Büyümeye Devam Ediyor
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Gün geçmiyor ki bir iş kazası haberi gelmesin. Patronlar maliyeti yüksek olduğu gerekçesiyle gerekli iş güvenliği önlemlerini almayarak biz işçilerin yaşamlarımızı hiçe sayıyorlar. Kimimiz kolunu, parmağını, kimimiz bacağını, kimiz ise canımızı veriyoruz patronların kârları uğruna. Devletin yetkili kişileri bırakın bu kazaların üstüne gitmeyi, üç maymunu oynayarak bu gibi kazaları örtbas etmeye çalışıyorlar. Yaşanan iş kazaları toplumun geniş bir kesiminin gündemine girdiğinde ancak açıklama yapmak zorunda kalıyorlar. Bunu yaparken bile o kadar pervasızlar ki, bizim yüreklerimiz yanarken, yaşanan kazalar ve kaybettiklerimize onlar “kader” diyorlar. Böylece bir kez daha kimin tarafında olduklarını da göstermiş oluyorlar. Sendika bürokratları ise bir şeyler yapmak bir yana kıllarını bile kıpırdatmıyorlar.
Geçtiğimiz hafta Edirne Keşan’da bir maden ocağında yangın çıkmasıyla göçük meydana geldi. Zonguldak’taki işçilerin bedenleri soğumadan 3 madenciyi daha karaelmasın bağrına gömdük. Hepimizin belleğinde yer eden iş kazalarından biri, çok yakın bir zamanda Zonguldak Karadon maden ocağında yaşandı. Gerekli iş güvenliği önlemleri alınmadığı için 30 madenci sınıf kardeşimiz göçük altında kalarak can verdi. Yani 30 eve ateş düştü.
Geçtiğimiz günlerde Mannesman Boru Fabrikası’nda sabah saatlerinde yaşanan iş kazasında 45 yaşındaki Hasan Şimşek isimli işçi, iki boru arasına sıkışarak ağır yaralandı. Kocaeli Devlet Hastanesine kaldırılan işçi tüm müdahalelere rağmen hastanede yaşamını yitirdi.
Kocaeli Derince’de 41 yaşındaki Yavuz Malkoç isimli inşaat işçisi dış cephe sıvasını yaparken 3. kattan düşerek olay yerinde hayatını kaybetti.
BJK tarafından yapılan Selenyum 34 adlı projenin inşaatında çalışan 22 yaşındaki Barış Akpınar isimli bir inşaat işçisi 10. kattan merdiven boşluğundan düşerek hayatını kaybetti.
Tersanede peş peşe yaşanan iş kazalarıyla beraber patronlar ve hükümet göstermelik bir eğitim furyası başlattılar. Sanki bu ölümler, işçiler cahil ve eğitimsiz oldukları için meydana gelmiş gibi yansıtıyorlar. Oysa durum hiç de böyle değildir. Uzun çalışma saatleri, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması, hatta işçileri bir kobay gibi kullanmalarının sonucunda tam 134 işçi kardeşimiz şu an aramızda değil.
Bir başka iş kazası da 23 Haziran günü İstanbul Samandıra’da bulunan Ünsa Çuval’da yaşandı. Hayrullah Yıldırım isimli 30 yaşındaki tekstil işçisi patronların kâr hırsının kurbanı oldu.
Bunlar bildiklerimizin sadece bir kısmı. Oysa dünyada her 6 dakikada bir iş kazası yaşanıyor. Avrupa sıralamasında Türkiye iş kazaları konusunda 2. sırada geliyor. Çoğunlukla da bu kazalar gerekli iş güvenliği önlemleri alınmadığı için meydana geliyor. Çoğu zaman yaşanan iş kazalarının büyük bir kısmı patronların çevirdiği dalavereler sayesinde resmi kayıtlara geçmiyor ve iş kazası olarak görünmüyor bile. Bizim babamız, annemiz, kardeşimiz ya da eşimiz iş kazalarında ölmeye devam ederken, patronların kârları sürekli artıyor. Tüm bunlar biz işçiler dağınık ve örgütsüz olduğumuz için yaşanıyor. Ölen işçilerin yerdeki kanları kurumadan, işçilerin katilleri ellerini kollarını sallayarak daha fazla kâr için başka işçileri ölüme hazırlıyorlar. Gücümüzün farkına varalım ve yeni cinayetlerin önüne geçelim.
İş Cinayetlerine Son!
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...