Buradasınız
İşsizlik Çığ Gibi Büyüyor!

Türkiye İş Kurumu’na başvurarak iş arayan kayıtlı işsizlerin sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 31,9 oranında artarak 3 milyon 142 bin 524 kişiye ulaştı. İşinden memnun olmayanlar ve emekli olmalarına rağmen aktif iş arayanlar eklendiğinde ise, bu sayı geçen yılın aynı dönemine göre 760 bin 264 kişi artarak 5 milyon 182 bin 390’a yükseldi.
Üstelik patronlar ve devlet, işsizlik rakamlarını düşük göstermek için türlü oyunlar çeviriyor. Resmi işsizlik rakamlarına, umudu olmadığı için ya da başka sebeplerle son 4 haftadır iş arama kanallarını kullanmayanlar dâhil edilmiyor. Yani devletin gözünde birçoğumuz türlü kriterlere uymadığımız için işsiz bile sayılmıyoruz.
Patronlar iş saatlerini giderek yükseltiyorlar. Bırakalım daha düşüğünü, 8 saatlik işgünü bile biz işçilerin dünyasında ne yazık ki hayalden ibaret. Çalışma günü ortalama 12 saate çıkmış durumda. Fiilen 14-16 saate varan çalışma süreleriyle telef oluyoruz. Üstelik iş yükümüz de her geçen gün artıyor. Patronlar daha fazla kâr etmek için bir işçiden iki hatta üç makineye bakmasını istiyor. Böylece üç işçinin yapacağı işi bir işçiye yaptırarak iki işçiyi kapının önüne koyuyor. Üç makineye bakan işçiyi de bu işi yapacak binlerce insan var diyerek korkutuyor. Çoğumuzun bizzat yaşayarak bildiğimiz bu durum üzerinden işsizliğe baktığımızda, kayıtlı işsizlerin 1 milyon 666 bininin neden 1 yıl ve daha uzun süredir iş beklediğini anlamış oluyoruz.
Resmi verilere göre her 10 üniversite mezunundan biri işsiz. Kayıtlı işsizlerin 368 bin 974’ü üniversite, yüksek lisans ve doktora mezunlarından oluşuyor. Bu rakamlara mezun olduğu bölümle ilgili iş bulamayıp geçici olarak başka bir işte çalışan insanlar dâhil bile değil! Bu gibi veriler de eklendiğinde diplomalı işsiz sayısı katlamalı olarak artmış oluyor. Yoğun bir sınav temposundan geçen, onca emek harcayan ve yaşamını sağlayacak bir iş bulma umuduyla okuyan yüz binlerce genç de işsizlikten payına düşeni alıyor.
Kayıtlı işsizler içinde 15-19 yaş grubuna dâhil olan 125 bin 691 kişi var. Yani daha okul çağlarında olan fakat bin bir maddi sorun yüzünden çalışmak istediği halde çalışamayan, 125 binden fazla kardeşimiz var. 60 yaş ve üstünde olan 23 bin 383 kişi de kayıtlı işsizler içinde. Patronlar her defasında televizyonlarda çok vicdanlı olduklarından dem vuruyorlar. Bu nasıl vicdandır ki 23 binden fazla yaşlı insan, ömrünü tamamlamayı iş kuyruklarında bekliyor!
Kardeşler, rakamların dili soğuktur. Acılar, rakamların gri tonlarıyla anlatılamaz. Çoğu zaman ağzımızdan kolayına çıkan bir sayının aslında ne kadar çok insan olduğunu ve bu insanların her birinin de kendilerine ait bir hayatı, bir hikâyesi olduğunu unuturuz. Gözümüzün önünde bir milyon insanı canlandıralım. Tarihteki nice ordu bu sayının en çok üçte biriyle zaferler kazandı. Biz ise işçi sınıfı olarak milyon değil milyarlarız. Tarihin gördüğü en büyük ve en güçlü orduyuz. Yeter ki gücümüzün farkında olalım ve bizlere yaşamı zehir eden patronlara karşı mücadele verelim. İşte o zaman; işsizliği, yoksulluğu, savaşları, acıları, sömürüyü sadece yeryüzünden değil insanlığın kelime dağarcığından silip atarız.
Gebze İşçi Dayanışması Okuyor!
- Meydanlarda Barış ve Demokrasi Talebi Yükseltildi
- Başka Bir Gezegen Gibi
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
Son Eklenenler
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...