Buradasınız
İşten Atmaların, OHAL’in, Baskı ve Yasakların Bahanesi: Koronavirüs!

2019 yılı; emekçilerin dünya meydanlarını doldurduğu, kapitalist sistemin yarattığı eşitsizliğe ve adaletsizliğe karşı öfkenin haykırıldığı bir yıldı. Yeni yılda da emekçilerin haklı talepleri yükselmeye devam ederken, egemenler Covid-19’u bir korkutma aracına dönüştürdüler. Şu ana kadar birçok ülkede OHAL ilan edildi, tüm gösteri ve toplantılar yasaklandı. Sağlık tedbirleri adı altında demokratik haklara yönelik saldırılar artmaya, siyasi iktidarlar kendilerini olağanüstü yetkilerle donatmaya başladılar. Meselâ Macaristan’da otoriter Orban hükümeti, ülkeyi kanun hükmünde kararnamelerle yönetme yetkisi almak için meclise tasarı sundu. Güya amaç koronavirüse karşı mücadele! Yaratılan panik ve korku atmosferinde, emekçi kitlelere tüm sorunların suçlusu olarak bir virüs gösteriliyor! Oysa asıl amaç büyük bir krizle sarsılan kapitalizmin yarattığı ağır toplumsal sonuçların üzerini örtmektir. Kapitalizm yeniden bir krizle sarsılmaktadır. Krizin nedeni koronavirüs değildir, krizin yaratacağı tepkiyi frenlemek için koronavirüs kullanılmaktadır. Dünya genelinde on milyonlarca işçi, işini kaybetmekle yüz yüzedir. Asıl görülmesi gereken nokta budur.
Şili’de Pinéra’yı kurtaran virüs!
Şili’de işsizliğe, yoksulluğa ve eşitsizliğe karşı Ekim ayında başlayan protestolar sırasında, sendikalar ve demokratik kitle örgütleri Sosyal Birlik adıyla bir koordinasyon komitesi kurmuştu. Bu çatı altında bir araya gelen ve genel grev çağrısında bulunan sendikalar, hükümetten tüm sektörlerde işten atmaları ve ücret kesintilerini yasaklayan bir koruyucu yasa çıkartmasını talep ediyor. Pinéra hükümeti koronavirüsü bahane ederek OHAL ilan ederken işyerlerinde üretimin sürdüğünü belirten ve asıl amacın başka olduğunu dile getiren işçiler, çeşitli gösteriler düzenliyorlar. SUBUS adlı otobüs şirketinde çalışan sürücüler, gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınması için 17 Martta iş durdurdular.
Emekçiler gerçek çözümler beklerken, devlet başkanı Pinéra 18 Martta gece yarısı OHAL ilan edildiğini açıklamıştı. Kitlesel miting ve genel grevler karşısında olağanüstü bir yönetime ihtiyaç duyan Pinéra; “Bu kriz zamanlarında, tüm Şilililerin sağlığı risk altında” diyerek, silahlı kuvvetlerin sağlık yetkilileri ile işbirliği için meydanlarda olacağını açıkladı. Yapılan açıklamada sağlık sistemini güçlendirmek adına tek kelime edilmezken, demokratik hakların sınırlandırılmasıyla ilgili konular üzerinde duruldu. Salgınla mücadele adı altında 500’den fazla insanın toplanması yasaklanarak, toplanma ve gösteri yapma hakkı kısıtlandı. Okullar kapatıldı, ülkeye giriş çıkışlarda sınır kontrollerinin arttırılacağı ifade edildi. İşyerlerinde işçi sağlığını koruyacak önlemler alınmazken, öğrencilere evlerde güvende olacakları yönünde açıklamalarda bulunuldu. “Toplum sağlığını koruma” adı altında açıklanan önemler emekçileri evlere tıkamak olurken, banka ve şirketlerin çıkarları doğrultusunda adımlar atılacağı yönünde vurgular yapıldı. Ayrıca Şilili emekçilerin mücadelesi sonucunda Nisan ayında yapılacak Anayasa referandumu da bu bahaneyle tüm siyasi partilerin onayı ile ertelendi.
Şilili emekçilerin aylarca sürdürdüğü protestolar, grevler tüm dünyada yankısını bulmuş, özellikle çok sayıda emekçi kadına ilham vermişti. Gençler, mücadeleyi güçlendirmek için ülke genelinde üniversite işgalleri gerçekleştirerek mücadelede yerlerini almıştı. Covid-19 salgını üzerinden yayılan korkuya rağmen 8 Martta milyonların katılımıyla yürüyüşler gerçekleştirilmişti. Emekçilerin bu süreçte taleplerinden biri de herkes için kaliteli sağlık hakkıydı. Şili’de büyük ölçüde özelleştirilen sağlık sistemi, en temel sağlık hizmetlerini vermekte bile yetersiz durumda. Hastaneler yeterli sayıda yatak ve bakım araçlarından yoksun. Şili’de yaşanan tüm gelişmeler bir kez daha emekçilerin taleplerinin ne kadar haklı olduğunu gösterirken, egemenlerin ise gerçek yüzünü ortaya koyuyor.
ABD
Egemenler bir taraftan koronavirüs üzerinden topluma korku salıp kapitalist krizin üzerini örterken, öte taraftan da en temel işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almıyorlar. Detroit’te bulunan Fiat Chrysler fabrikasında çalışan binden fazla işçi, iş güvenliği önlemleri alınmadığı için üretimi durdu. 17 Martta vardiya değişimine denk getirilen eylemde, işçiler kendileri ve aileleri için endişelerini dile getirdi. İşçiler el dezenfektanın dahi temin edilmediğini, banyoların olmadığını ve egemenlerin dillerine pelesenk ettikleri “sosyal mesafe”nin işyerlerinde kurulmasının imkânsız olduğunu dile getiriyorlar. “İnsan sağlığını değil, kazanacakları doları düşünüyorlar” diyen işçiler, her fırsatta salgının ciddi olduğunu dile getiren egemenlerden, ciddi önlemler almalarını istiyorlar. Bu önlemlerin işçileri ve ailelerini koruyacak şekilde alınmasını talep ediyorlar.
İtalya
İtalya’da geçtiğimiz günlerde Mercedes-Vitoria ve Amazon işçilerinin gerçekleştirdiği grevin ardından metal sektöründe çalışan işçiler de greve gidiyor. İtalya, koronavirüs üzerinden dünyaya korku salınmasının adeta merkezi haline gelmiş durumda. İtalya’da sağlık sistemi çökmüş durumda ama bunun nedeni koronavirüs değil. İtalya’da sağlık sisteminin çökmesinin nedeni kapitalist neo-liberal politikalar temelinde, sağlık alanında kamu hizmetlerinin kısılmasıdır. Sağlık hizmetleri zaten çökmüştü ama son salgın bunu saklanamaz şekilde açığa çıkardı. Egemenler diğer salgınlar gibi bu salgına karşı da doğru düzgün önlem almadıkları için ölü sayıları artıyor. Sonra da dönüp bu durumu emekçileri dehşete sürüklemek için kullanıyorlar. Bir taraftan toplum paniğe sürüklenirken, öte taraftan da üretim devam ediyor. İşte bu ikiyüzlülüğe dikkat çeken işçiler, 25 Martta greve gidecekler. İşçiler gerçek anlamda iş güvenliği önlemlerinin alınmasını istiyorlar.
Kapitalizm Bir İsraf Düzenidir
- Arjantin’de İşçiler Üçüncü Kez Genel Grevde!
- Yunanistan’da Kemer Sıkma Politikalarına Karşı Genel Grev
- ABD, İspanya ve İtalya’da Emekçiler Meydanlarda
- İşçilerin Kemer Sıkma Politikalarına ve Anti-Demokratik Uygulamalara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Sırbistan’da Hükümet Düştü!
- Sırbistan’da Tarihi Protesto Gösterisi
- İngiltere’de On Binler Yeniden Meydanlarda!
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Almanya’da Havayolu İşçileri Uyarı Grevi Yaptı
- Dünya Meydanlarında Emekçi Kadınlar: Şiddete, Baskıya, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Son!
- Gürcistan’da Maden İşçileri Ayakta!
- Kadınıyla Genciyle İşçi Sınıfı Mücadeleyi ve Umudu Büyütüyor!
- Finlandiya’da Birçok Sektörden İşçiler Grevde
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Gazze’den Elinizi Çekin!”
- Almanya’da Yükseltilen Irkçılığa Karşı Kitlesel Eylemler
- Örgütlü İşçiler Unutmuyor, Hesap Soruyor! Sömürüye ve Haksızlıklara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor!
- İngiltere, ABD ve Sırbistan’da Mücadele Sürüyor
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- Güney Kore’de Devlet Başkanı Görevinden Uzaklaştırıldı, Mücadele Devam Ediyor
- Güney Kore’de Devlet Başkanına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...